Sayfa 10

4.8K 249 3
                                    


Sultan, Asiye'nin arkasından bakarken "Deli kız" dedi gülerek. Sonra bahçenin köşesine kurulmuş iki sedirden birine geçip oturdu. Bahçenin ortasında küçük bir havuz vardı. Keza küçük havuzun ortasındaki kurulu fıskiye suyu sürekli devir daim yapıyor ve tam tepesinde su küçük bir şemsiye gibi açılarak etrafından yeniden havuzun içine dökülüyordu. Genç kadın sürekli ziyaret ettiği bu evin bahçesinde bu küçük şöleni izlemekten mutluluk duyuyordu her defasında. Yine havuzun etrafındaki meyve ağaçlarında ötüşen kuşlar, bahçe duvarından sarkan hanımelinin büyüleyici kokusu bu muhteşem şöleni unutulmaz kılıyordu adeta. Oturduğu yerden sessizce ve hayranlıkla bahçeyi süzmeye devam ederken Asiye teyzesinin yürümekte zorlanmaktan mütevellit tıslayarak yanına doğru yürüdüğünü fark etti. Hemen oturduğu yerden kalkıp yaşlı kadının oturmasına yardım etti ve kendisi de hemen yanına ilişiverdi. Yaşlı kadın oturup ciğerlerini uzun bir nefesle tazeledikten sonra hemen yanına oturan Sultan kızının dizine hafiften vurarak:

- Sağ olasun Sultan kizum. Ne iyi ettun de celdun. Hoş celdun.

- Hoş buldum Asiye teyze. Börek yapmıştım birlikte yiyelim dedim.

Asiye, büyükannesi ile Sultan ablası bahçede sohbet ederken çayı hazır edip börek tabakları ile birlikte bir tepsinin içinde bahçeye çıkardı. Ucu ucuna çapraz gelecek şekilde koyulmuş iki sedirin tam ortasında duran masanın üzerine bıraktı tepsiyi. Çay bardağının içinde dans eden kaşığın çıkardığı düzensiz tını bahçedeki diğer seslere karıştı birazdan. Asiye tabağındaki böreği iştahla yerken lokmalarının arasından boğuk bir sesle:

- Eline sağlık Sultan abla yine döktürmüşsün valla dedi.

Büyükanne torununu kınayan bir nazarla süzerek:

- Azucuk kibar ye şuni. Koca kiz oldun artuk. Hapur hupur yiyecene azucuk da yapmayu oğren. Cittiğin yerde celip Sultan ablan yapmayacak sağa boreği diye azarladı.

AsiyeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin