#Shizaya# Güvenmek

#6#

...
Yanında olupta ona hiç yakın olamamak,ulaşamamak...Izaya ulaşamıyordu Shizou ya ne yaparsa yapsın Shizou onu anlamıyor farketmiyordu şu anda olduğu gibi, ona kaşlarını çatmış" güvenilmez pire" dermişcesine bakıyordu.
Havaalanında birsüre öylece gökyüzündeki uçağı izlediler, Aralarındaki sessizlik Izaya 'nin çalan telefonuyla bozulmuştu Telefonunun ekranında tanıdık gelen bir isim yazmıştı "Namie"
Shizou belli etmek istemese de Izaya 'nin telefonuna gözü kaymıştı ve arayan kişiyi görmüştü. Haberi yoktu Izaya 'nin yardımcısı olduğuna ve tabi ki sevimli iki kız kardeşi olduğundan da haberi yoktu. Pire ile ilgili bilmediği şeyler vardı belkide daha çok şey sonuçta Izaya da bir insandı diger herkes gibi her ne kadar kendini tanrı sanan bir egoist olsa bile belki de Izaya 'nin da duyguları vardı Shizou bu düşünceyi beyninden atması gerektiğini anladı çünkü böyle düşünmeye devam ederse Izaya ya olan kin i geçecekti...
Izaya umursamaz tavırlarla telefonunu açtı.
-Yine ne istiyorsun ?
N-Izaya hatırlatmak istedim de ben çocuk bakıcısı değilim al kardeşlerini
Izaya kardeşlerini tamamen unutmuştu.
Bu kadar işin arasında düzenini sağlamak yeterince zordu kafasının  içinde Shizou varsa daha da zor oluyordu. Başka şansı yoktu Shiozu da kardeşlerine katlanmak zorunda kalacaktı.
I-Geliyorum...
Izaya Shizou ya döndü klasik sırıtmasını yüzüne yerleştirdikten sonra
-Umarım çocukları seviyorsundur Shizou-chan.
-Bu ne demek pire!!
Izaya karşısında ona şaşkın bir ifadeyle bakan adama içinden ne kadar "seni seviyorum" demek istediğini geçirdi. Sırıtışı yarım hüzünle karışmış Shizou nun daha çok şaşırmasına neden olmuştu.
Izaya Shizou nun şaşkınlığından yararlanarak kolundan tutup çekiştirdi. Tabi Shizou inanılmaz gücü dolayısıyla yerinden kıpırdamamıştı. Düşünceli bir şekilde Izaya yı izliyor ne yapmak istediğini anlamaya çalışıyordu.Izaya sonunda pes etti.
-Hadi ama Shizou-chan.
-Nereye gitceksen git pire beni ne çekiştiriyorsun?
-Öyle olmaz biz ortak değil miyiz Shizou-chan ?
Izaya Shizou ya göz kırpmayı unutmamıştı. Madem Akina onun için bukadar uğraşmıştı Izaya da fırsatları değerlendirmeliydi ?
-LANET OLSUN SANA PIRE ORTAGIZ!!
-Kızmaya gerek yok Shizou-chan
-Bana öyle deme dedim ya sana!!
-Hehe biliyorum hadi oyalanmak yok.
Izaya shizou tekrar kolundan çekiştirmeye çalışmış Shizou ise sinirle kolunu Izaya dan kurtarmıştı.
Kısa ve sessiz bir  yürüyüşten sonra Izaya 'nin evine varmışlardı. Shizou ilk nereye geldiklerini anlamamış daha sonradan Izaya 'nin ofisi olduğunu anlamıştı.
"Izaya Orihara'nın Evi" Shizou daha önce burayı hiç görmemişti.Geceden çıkmış gibi simsiyah duvarlar ve mobilyalarla sade bir şekilde düzenlenmiş bir daire...Izaya 'nin ofisine defalarca gelmiş doğrusu dağıtmıştı ama Izaya nin evinin ofisinin üst katı olduğunu yeni öğrenmişti. Ev düzenliydi insanı çeken gizemli bir havası vardı.
O sırada Namie gelmiş peşinden de iki küçük kız başının etini yiyordu.
N-Al kardeşlerini Izaya.
Izaya kadına sırıttı.
-Orihalarla baş etmek kolay değil tabi.
Namie yeni farkettiği Shizou ya döndü bu adam burda izaya nin yanında ve izaya yi öldürmeden sakin  bir şekilde duruyordu.
Namie hayretle Shizou ya baktı ve izaya ya dönerek
-Hayret,canavarı evcilleştirdin mi yoksa ?
Izaya da Shizou da Namie ye dönmüştü. Shizou nun çatılan kaşları sinirlendiğini açıkça belli ediyordu.
N-Neyse ben kaçtım.
Namie tam anlamıyla dediğini yapmış koşarak merdivenleri inip evden çıkmıştı.
Kızlar Izaya ya bişey isteyecek gibi bakmaya başlamışlardı.
I-konuşun?
-Bizi alışveriş merkezine  götürür müsün?
Kızlar bir Shizou ya birde Izaya ya bakmıştı.
Izaya başını evet anlamında sallarken Shizou omuz silkmekle yetinmişti.
Bu izaya için tam anlamıyla bir şanstı Shizou ya ulaşması için bir fırsattı birlikte vakit geçirebilirlerdi. Shizou çalan telefonuna baktıktan sonra Izaya ya gösterdi telefonu tutarken bile "senin suçun pire" der gibiydi.
Tom arıyordu.Büyük ihtimalle uçaktan  indiginde yanlız başına kaldığını farketmişti.
T-Neredesiniz Shizou?
S-Ikkebukuro 'dayız Izayla.
T-Binmemekle iyi yapmışsınız aldığımız bilgi yalnış çıktı boş yere buraya gelmediniz ,en azından ikkebukuro yu araştırmaya başlayın. Ilk uçakla döneceğim zaten.
S-Tamam Tom-san.
Shizou telefonunu kapadığında Izaya 'nin olmadığını farketti.Nereye kaybolmustu bu pire.
Izaya bilgisayarını açmış ve Dollars a giriş yapmıştı Tom un aradığını gördüğünde "Kızıl Ejder Avı"nı hatırlamıştı. Mesajları kontrol ettiğinde sordugu kişiden gelen mesajı gördü ve okumaya başladı

"Orihara Izaya , Neden Kızıl Ejderi arıyorsun bilmiyorum ama çok tehlikeli bir işe bulaşmış bulunuyorsun.Aşağıda göndermiş olduğum adrese aklın varsa gitme."
Adres Ikebukuro daki eskilerden bir barın adresiydi bu iş Izaya için sandığından daha kolay olacaktı. Bu akşam oraya gidecekti.
Üstünü değiştirmek için dolabını açmış baştan sona simsiyah tişört ve pantolonlarına bakmış siyah bir tişört almış üstündeki tişörtü çıkardığı sırada kapının duvara çarpması ile arkasına dönmesi bir olmuştu.
-IZAAYAAAA!!
Shizou nun bakışı Izaya ve yarı çıplak vücudu ile buluştuğunda tüm kızgınlığının uçup gidişini yerine dolan utancı hissetti.
Neden utanmisti Izaya 'nin utanması gerekirken pis pis sırıtıyordu.
Izaya Shizou nun bakışlarını yok sayarak tişörtü üstüne geçirdi ve zıplaya zıplaya merdivenlerden indi.Bazen susmak gerekirdi ozaman daha büyük etki yaratırdı Izaya için...

...
Başkan karşısındaki adama karşı yapabileceği hiçbirşeyi olmadığını biliyordu kimdi ki Kızıl Ejdere meydan okuyabilecekti. Canını seviyorsa istediklerini tereddutsuz kabul edecekti.
-Ne istiyorsun?
-Yetkilerini istiyorum.
-Insan her istediğini alamayabilir.
-Ben alırım.
Başkan karşısındaki adamın kızıl saçlarına tezat oluşturan siyah gözlerine baktığında "Seni Öldürürüm" bakışları ile karşılaşmıştı.Içindeki cesaretin uçup gitmesiyle korkuyla
-Siz nasıl isterseniz. demişti.
...

Tom Ikebukuro ya donmek için kalkacak son uçağı bekliyordu o sırada telefonu çalmıştı. Arayan başkandı.
-Evet efendim.
-Tom  ekibine yeni birini almış bulunuyorum.
-Ama efendim Orihara Izaya yı almamış mıydınız?
-Aldım yeni birini daha  alıyorum şimdi de.
-Anladım.
Tom düşünceli bir şekilde telefonunu kapattı bu normal değildi.Içinde garip bir his vardı.

Sarışın kadın havaalanında bekliyordu kendisine yaklaşan arabaya tereddütleriyle bindi.
-Canavarı neden getiremedin ?
-Yanında biri vardı uçağa binmemesinin nedeni o ?
-Demek yanlız değil.Gerekiyorsa hepsini hallet belgeleri al canavarı öldür?
Sarışın kadın şaşırmıştı belgeler hakkında hiçbir bilgilendirme yapılmamıştı kendisine. Kızıl Ejder e çalışmak tahmin ettiğinden daha zordu dünyanın kendisi etrafında döndüğünü,her istediğinin olacağını sanan bir adamdı.Sarışın kadın bişey diyemeden Kızıl Ejder konuşmasına devam etmişti.
-Ilk uçakla Ikebukuro ya dönüyorsun Tom un ekibindesin ,tahminim  iyi bir oyuncu olduğun yönünde.
-Siz nasıl isterseniz efendim.
-Bu akşam Ikebukuro daki mekanı kontrol et ben yarın başına geçeceğim.
-Peki efendim.
Kızıl Ejder sarışın kadına güveniyordu.Kimsenin başaramadığı görevleri başarmış harika bir suikastçiydi.Sarışın kadın arabadan indikten sonra Kızıl Ejder kendi kendine söyleniyordu
-Kimse benden güçlü olamaz Canavar! Son günlerinin tadını çıkar.