Shizou uyandığında ilk yaptığı şey izaya ya bakmak olmuştu.Ama yanında yoktu en son lunaparktan beraber çıkmışlardı.
Sonrası yoktu.
Bir süre etrafı inceledi.
heryanında zincirler vardı.
Biri tarafından kaçırılmış olma ihtimali çok yüksekti buda izaya nin da yakalanmış olduğunu gösterisidi.
-Izaaayaaa"
Bağırdığında cevap gelmesini izaya nin kıkırdamasını bekledi ama hiçbir ses duyamadı.
Sonra kapının açıldığını ve kel bir adamın içeriye girdiğini farketti.
-Ne istiyorsun teme
-Insan büyüklerine biraz saygılı olur ama sizin yok ,doğru ben sizi insandan saymiyordum.
-Bizi sen mi yakaladın lan
-Evet ben getirdim yaratacağım yeni ırk ın kökleri olacaksınız
-Ne saçmalıyorsun lan izaya ya bişey yaptıysan ?
Shizou sinirle bileklerindeki demirleri çekti ama hareket ettiremedi bu onu daha çok sinir etmişti.Kel adam ise ifadesini bozmadan
-Izaya ya ben değil sen zarar vereceksin Shizou.
-Ne saçma..."
Shizou sırtına batan şeyle kendini bir tuhaf hissetmişti.
Karşısında kendine gülen kel adama bağırdı ama bu hiçbir fayda etmemişti.Bu şekilde düzinelerce iğne vücuduna batırılıyordu.Tamam iğneler sinek ısırığı gibiydi ama etkisi vücudunda oluşmaya başlamıştı.
Içerideki adamlar gülerek odadan çıktılar.
Shizou ise içinde oluşan yanma hissini durdurmaya çalışıyor başka şeylere odaklanmayı deniyordu.Ama vücudu seyirmeye başlamıştı.Birden önündeki duvar açılınca karşısında aşık olduğu insanı görmek kalp atışlarını hızlandırırken beynine de kan sıçramasına neden oluyordu.Bilinci kendini kapatırken izaya ya yaklaştı ve tuttuğu bileklerinden başlayarak bütün zincirleri çıkardı.
Asıl amacı onu kurtarıp bu adadan kaçmaktı.Ama vücudu yürümüyordu gözleri izaya ya baktı kendisine gülümsüyordu ona güveniyordu.Sonrasına ise kendini izaya nim üstünde buldu.Gerisi ise işin en acı tarafıydı. Uyandığında hissettiği suçluluk kaldırılamayacak kadar ağırdı en kötüsü de başını izaya nin yanda yattığı odadan tekerlekli sandaye ile çıkarken görmesiydi.Sonrasına çalan sirenler.Koşuşturan insanlar Izaya gidiyordu onu bırakıyordu...
Yaptıklarını düşününce kendisini bidaha affetmeyeceğini hissetti.Duygularını içinde yaşayan bir insan değildi.
-Izayaaaaaaaa
Adını haykırdı
Tekrar tekrar
Yer sallanıyordu odaya giren profesörleri duvara attı ve etraftaki deneyleri yıkmaya başladı.Kisa zaman sonra ise adada bir kaos ortamı oluşturmuştu.Her köşede izaya yı aramıştı.O sırada ileride gördüğü sürat teknesi dikkatini çekti.Izaya ydi giden derin bir iç çekti. Pişmanlığını ve üzüntüsünü sonra da yaşardı önemli olan tek şey izaya ydı.
Ne yaparsa yapsın onu bırakmayacakti. Kendisini durdurmaya gelen kel adamı duvara fırlattı ve onun adamlarinin sonu sa denize uçmak olmuştu çalıştığını umduğu bir tekneye atladı ve teknesinin sürat teknesinin peşine düştü.Shizou izaya yi tanıyordu bazen calkantılı olan ruh halini de biliyordu. Güven sorunu yaşadığını da şimdi izaya giderse onu bidaha kazanamazdı.Onun için tekneyi takip etmeye devam etti.O sırada telefonu çalmaya başlamıştı
"Tam sırası lanet"
diye söylenerek telefonu açtı.
-Sonunda Shizou açtın
-Kimsin
-Katashi
-Tanıyamadım
-Kızıl Ejder işte neyse ne yaptınız haber alamıyoruz kaç gündür sizden
ŞİMDİ OKUDUĞUN
#Shizaya# Güvenmek
Fanfiction#Boyxboy dur homofobikler okumasın. #Izaya ve shizou# Nefret aşka dönüşebilir mi ? Shizou nun kıskançlığı Izaya yı hep güldürmüştür. Shizou hiç bir zaman Izaya ya güvenmiyordu,güvenemiyordu bu güvensizlik sinirle birleşince bir taraf hep kırılacakt...
