Eda Ege'nin söylediği son lafa karsi fazla bi sekilde ciddilesip "evet dogru diyosun babana bi özgüven gelmis benim annemi dovuyo sonrasinda mahkemede kaybediyo ama sırf elindekileri kaybetmesin diye bi savciyi rüşvetle işinden ediyo sonra gercek anlasiliyo ama Mert AKSOY çoktan yurtdisina cikiyo ordaki baska bi mahkemeye parayla olayi hallediyo simdi de rahat rahat oturuyo ama o rahatlığı ona batacak sen hic merak etme"dedi her sözüne herkes ağzını acarak dinliyordu Ege ise baya sinirlenmisti"Eda sen bunlari nerden biliyosun"dedi Eda"bb Ege hadi bizim size ihtiyacimiz hic bi zaman olmadi olmayacakda ama senin sizin bize cok olacak hadi eşyalarınızı topladik alın ve çıkın"dedi resmen kovmustu Ege ise tekrardan sesi sinirli bi şekilde "Eda sen bunları nerden biliyosun"dedi Eda Ege'ye dönerek"az demin ne demiştim ben biz ne zamandan belli size hesap veriyoruz sanane Ege sa-na-ne"dedi Eda Ege yaninda ki vazoyu yere attı herkes ayağı kalkıp korkuyla hareket ederken Eda'nin umrunda değildi alışkındı o böyle şeylere Ege vazoyu sinirinden yere attıktan sonra bağırarak "seni sevdiğimi söylediğim icin mi bu şımarıklığı yapıyorsun bana cok severim ama nefretimi kimse görmek istemez o yüzden Eda yeter"diye bağıra bağıra meedivenlerden aşağı inip Eda'nin karşısına geçti Eda da ayağı kalktı Ege'yle çok yakın duruyorlardi biz sessiz bi şekilde onlari izlerken yaklastilar nefesleri birbirlerine değiyordu Ege daha da yaklaştı tam opuseceklerken Eda kendini sağa kaydırıp kendini çekti Ege de koltuga düştü herkes ooo çekerken Eda'nin umrunda degildi Ege Eda'ya baktığında Eda merdivenleri çıkıyordu gercekten biz bile beklemiyorduk ben Ege'ye dönüp"sizi böle bile kandırıyoruz kendini fazla kaptirmissin bogulacaksin can yeleğinde yok sen en iyisi bu gemiden dışarı çık"dedim ortam baya gerilmisti Eda odasına gitmiş bizde odalara dağılmıştık Ece'yle Eda bir benle Damla'da ayni odada kalıyorduk biz odalara girdikten iki dakika sonra kapı çalındı bizim kızlar kapıya vurmadan içeriye dalarlardı kesin erkeklerden birisiydi Damla "geeellll"diye bağırınca içeriye Çağatay'la Emre girdi biz şaşkınca onlara bakarken daha söze başlamadan Emre"neden böyle yapıyorsunuz hadi diyelim biz bisey degilizde Ece'yle Efe sevgililer onları böyle mahvetmeye hakkınız var mı"dedi Damla"evet var eğer sizin o salak arkadaşınız Ege olmasaydı şu an hiç kimseye bişey olmayacaktı"dedi Çağatay bana geldiğinden beri bi kere bile bakmamisti anlaşılan fazla sinirlenmisti Damla'ya bakarak"kardesimize hakeret etme bak biz cok düzgün konuşuyoruz"dedi bende Çağatay'ın dikkatini çekmek için "bencede Çağatay haklı düzgün konuşalım her iki taraf içinde"dedim hepsi bana döndü Çağatay hariç nedenini bilmiyorum ama çok kötü hissetmistim kendimi hiç bozgunluga vermeden ben çıkıyorum diyip kapıya doğru ilerlerken Çağatay"nereye"diye sordu ina dönüp"seni ilgilendiriyor muyum "diyip çıktım arabaya atlayıp tam gidecekken cama baktım Çağatay bana bakıyordu gözlerimi devirip bahçede hızlı bi şekilde drift yapıp çıkış yaptım yüksek sesle bi müzik açıp şarkıya eşlik ederek yolda giderken telefonuma bildirim sesi geldi kim olduğuna baktığımda Çağatay ismini gördüm arabayi durdurup hemen mesaja baktım "sahile gel ben seni bekliyorum Özür dilerim"mesajı okuduğumda arabayı ani bi şekilde durdurdum napacagımı şaşırmıştım gidip gitmemem konusunda düşüncelere dalarken ikinci bi mesaj şekliyle irkildim Çağatay'dan zannediyordum ama başka bi numaradandı mesajı okuduğum da şoka yada korkma moduna girmiştim"bence yanlış yerde duruyosun mesela şu an sana bi tır gönderip kaza yapmana yardımcı olabilirim şimdi kaçacaksin kurtuldum zannetmeyin hapise attirdiklariniz veya atacaklariniz ben degilim CICI KIZLAR"mesaji okurken elimin titredigini hissettim resmen tehdit mesajiydi Çağatay'ı tamamen unutup hızlı bi şekilde eve geri dönüş yaptım kızlar evde yoktu ve yol boyunca aradığım halde hic birisinden haber alamamıştım gözyaşlarıma hakim olamıyordum ben hepsini teker teker ararken onlarda gözlerimden teker teker yere damliyordu ve sonuç hala daha hicbirisine ulasamiyordum en sonunda Emre'yi aramaya karar verdim çünkü Damla Emre'yle odada Başbaşa kalmışlardı hemen rehberden Emre'yi bulup aradım üçüncü çalışın sonunda telefonu açtı sesi çok karışık geliyordu ben alo demeden Emre orda bağıra bağıra ben Damla'yi seviyorum ama o beni bırakıp gitti dedi yani en azından ben bu kadarını anlayabilmistim anlaşılan Emre'yle de itibara gecemeyecektim Çağatay'ı aradım ilk çalışta açtı sanki benim aramami bekliyormus gibi "alo?""Çağatay Emre bi yerde içip sızmış git onu al"dedim tamam diyip telefonu kapattık sıra Efe'yle Ege'ye gelmişti onlarla konuşmak istemiyordum ama mecburdum arayıp ikisinide konferans görüşmesine aldım ve Ece'yle Eda'yi sordum onlarda bilmiyorlarmis simdi gözyaşlarım deil sesimde boğuk boğuk çıkan hıçkırıklarıma bile hakim olamıyordum ikisi de noldu diye sert bi şekilde sordular sadece "ben evdeyim çabuk eve gelin anlatıcam"dedim "tamam geliyoruz sen sakin ol ve biz gelene kadar hiç bişey yapma "diyip kapattılar zaten nasıl yapabilirim ki sırf Çağatay'a sinirlendigim için bu lanet olası evden çıkmıştım şimdi de kardeşlerim yoktular...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kavusamayan Aşıklar
Novela JuvenilCok seviyosun ama bir turlu birlikte olamiyosun ya iste burda da birbirini seven ama bir suru engel oldugu icin kavusamayan aşıklar var.....