SEVINCIN ICINDE HÜZÜN

4 0 0
                                    

EMRE'DEN...

Savaş'ın dediği sözle bütün sevincim kaybolmuştu Damla'yla Gözde yanımda duruyorlardı yüzümü görünce kaşlarını çattılar telefonu bişey demeden kapattım ve önümde ki duvara yumruğu geçirdim herkes bana baktı Damla beni kendine çekip "noldu"diye bağırdı "Yağız vurulmuş"dedim Ece sevinçle  Eda'nın yanından  çıkmıştı
Ortamda ki gerginliği görünce Mert'le Bora'ya sorar gibi baktı Mert sinirle yanıma gelip boğazıma yapıştı "nerdeler lan şimdi nerdeler"diye bağırmaya başladı yoğun bakımdalar diyebildim sadece Bora gelip ayırdığında Ece'nin Mert'in yanına gittiğini gördüm sevincimizin içine hüzün karışmıştı mutluluklarımızın içine acılarımızın karıştığı gibi...

MERT'DEN...

Eda'nın uyanmasıyla ortalık bayram yerine dönmüştü Emre'ye gelen telefona kadar..

Telefonu donuk bi şekilde kapatmıştı yağız vurulmuş diyerek duvara yumruk attı beynimden vurulmuşlara döndüm Emre'nin yakasına yapışmıştım Bora ayırmasaydı bırakmayacaktım Ece Eda'nın yanından çıkıyordu bizi görünce yanıma geldi tek kelimeyle söyleyip yogun bakıma koştum kardeşimi eğer o it vurmuşsa onu işkencelerle öldürecektim.

Savaş duvarın dibine çökmüştü beni görünce ayağı kalkıp sarıldı biraz öyle durduktan sonra bizimkiler de gelmişti Ege hariç o Eda'yı oyalıyordu ona da bişey olmasın diye Savaş olup biteni anlattı ama tek garip olan şey Savaş bize "kendini vurduğu zaman silah sesi uzaktan geldi sanki o vurmamış gibi "
"Silah nerde"dedi Çağatay.
"Bizim Sipsi diye bi arkadaş var ona verdim ki temizlesin"

Biz böyle konuşurken Bora'nın  telefonu çaldı " kim diye "sorduğum da "Sipsi"diyip açtı Gözde" hoparlörü aç"dedi başını sallayıp açtı.

Sipsi"arkadaşlar sesimi hoparlöre alın çünkü önemli şeyler söyliyicem"dedi telaşlı bi ses tonuyla."Tamam.Herkes seni dinliyo başla"dedim.

"Yağız kendini vurmamış kurşunlar aynı değil yanılma yapmış kimse Savaş orda mı "diye sordu "dinliyorum kardeşim"dedi sert ses tonuyla "Hah Savaş Yağız vurulduğun da silah sesi uzaktan gelmeli sen ayırt edebildin mi ""evet bizde şimdi onu konuşuyorduk ""tamam tahminlerim doğru çıktı şimdi kapatıyorum sizi yine arayacağım"
"Tamam kesin haber ver ama "diyip kapattı Bora.
Kafayı yememek için zor tutuyorduk kendimizi ne düşmanımız bitiyordu ne de maceralarımız....

ECE'DEN...

Bi kardeşimin kurtulma sevinci diğer kardeşimin ölüm tehlikesi hiç ağlamamıştım bu olayda da risk alacaktım kimseye bişey demeden üst kattan sırt çantamı, montumu ve telefonumu alıp çıktım bide Ege'den motosikletin anahtarını onları eve gidicem diye kandırmıştım bi gerçeği öğrenseler ne kadar sinirleneceklerini bu sefer tahmin edemem ama boş boş oturmaktansa Yağız'ın vurulduğu yere gidecektim.

Hızlıca asansöre binip bahçeye çıktım telaşlı bi şekilde gittiğim için birisine çarpıp yere düşmüştüm daha doğrusu düşmüştük."Pardon"diyip çarptığım kişiye baktığımda siması hiç yabancı gelmesede o hiç bişey demeden yanımdan hızlıca uzaklaştı acayibime gitsede şimdi daha önemli işim olduğu için koşarak motosiklete bindim ve Yağız'ın vurulduğu yere yani depoya gidiyordum.

ÇAĞATAY'DAN....

Ortam gergindi ve hic bitmeyen bu karmaşıklık yine hepimizin canını sıkıyordu.

Pencereden bakıyordum iki kişi çarpışıp düştü gözüm onlara kaymıştı dikkatli bakınca birisinin Ece olduğunu gördüm adama dikkatli bi şekilde bakıp koşarak motosiklete bindi Efe'ye döndüğümde bi sağa bi sola gidiyordu endişelendirmek istemediğim için hiç bişey söylemeden aynı şekilde bakmaya devam etmiştim ta ki Yağız'ın doktoru gelinceye kadar..Hepimiz etrafına toplandık Doktor Bey'e "nasıl, iyileşecek mi , bişeyi yok demi"diye üst üste sorular yağdırıyorduk Emre'nin bi susun da bakalım ne diyo lafına kadar herkes susup doktora baktı doktor Emre 'ye minnet bakışlarını attıktan sonra ciddileşip "0 Rh(+) kanı olan birini bulun çok kan kaybediyo  gecmis olsun tekrardan"diyip gitti Savaş ayağı kalkıp "kan grubu aynı olan var mı"diye sordu herkes başını "Hayır"anlamında salladı "çok güzel"diyip asansöre doğru ilerledi "nereye "diye sordum "nereye olacak Eda'nın yanına onun kan grubu 0 Rh(+) anlatırım herşeyi"dedi arkasını tam dönecektiki Mert "lan senin kafan mı güzel kız daha yeni çıktı yoğun bakım dan  git başka birisinden bul "diye sert bi şekilde bağırdı "Mert elinde sonunda öğrenecek kendi ağzınla diyosun yoğun bakımdan çıktı diye ama Yağız hala daha yo-ğun-ba-kım-da "dedi vurgulayarak ve kimsenin bişey demesini beklemeden gelen asansöre bindi Gözde Mert'i sakinleştirirken herkes kendi haline geri döndü.

EDA'DAN...

Vurulmuştum...Yoğun bakımdan yeni çıkmama rağmen Ege'den hariç kimse yanıma gelmiyordu ve Ege 'ye  bizimkileri sorduğumda yorgun olup evlere dağıldığını söylemişdi inanmamıştım çünkü ne kızlar ne de Boragil ben bu haldeyken beni bırakmazlardı ama yine de belli etmemeye çalışıyordum Ege'ye doğru dönüp tam bişey olup olmadığını soracaktım ki içeriye Savaş girdi.

"Ohh be kardeşim geldi"diye sevindim Savaş yalandan gülümseyip "Eda iy misin"dedi hemen ciddi yüz ifademi takınıp yüzüne baktım kesin bişey vardı hem yalandan gülümsedi hemde Savaş bana ilk defa Eda dedi hep miniğim küçüğüm diye seslenirdi kafam da ki bu düşüncelerden çıkıp Savaş' a "evet çok iyim de neden soruyosun "dedim  Ege ye baktığımda o da ciddileşmişti şimdi emindim kesin bişey vardı "Yağız vuruldu ve kan kaybediyo 0 Rh (+) kana ihtiyaç var ve bu kan grubu sadece sende var kan verebilecek kadar iy misin "diye tek bi cümlede özet geçmişti dediği her şeyi boşverip "kim"dedim "bilmiyoruz sipsi araştırıyo sen kan verebilecek misin"

Savaş'ın bu sözünden sonra sinirlendiğim için yaptığım yerden doğruldum ve "Savaş sen iyi misin ben kötü bile olsam veririm kardeşime bu soruyu nasıl sorarsın bana"diye hem sert hem de bağırarak cevap verdim Savaş tepkisiz bi şekilde "bizimkiler olmaz falan dedi diye sordum yoksa sormazdım biliyosun miniğim "dedi "eee hadi gidelim "diyip Ege ve Savaş'ın yardımıyla yataktan inip kan verme yerine gittik herkes yanıma gelmişti hemşire ilk başta kabul etmese de durumu anlatıp ikna etmiştik kanımı epey almışlardı kendimi halsiz hissediyordum o yüzden odama gitmek istedim tabii ilk başta kardeşimi gördükten sonra onla konuşup odama geçtim herkes benımle geldi etrafa bakıyordum çünkü Ece yoktu en sonunda dayanamayıp "Ece nerde"diye sordum herkes birbirine bakıp bilmiyorum dedi Ege ve Çağatay hariç...
Ege "benden motosikletin anahtarını istedi eve gitmek istiyomuş bende verdim sen uyuyodun"dedi kaşlarîm çatılmıştı çünkü Ece asla böyle bişey yapmazdı Efe telefonla onu arıyordu ki telefonun sesi benim odamdan gelmeye başlayınca Savaş duvara yumruğunu geçirmişti hepsi acayip şekilde bakarken ben kızlar ve Mert ile Bora durumu anlamıştı sonuç mu????

ECE YAĞIZ'I VURAN ADAMI BULMAYA GITMIŞTI..!

Kavusamayan AşıklarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin