SIR

63)Karmakarışık

YAĞMUR

Barışla beraber kumlara oturup ayaklarımızı dalgalı denize doğru uzatmıştık. Çıplak ayaklarımıza denizin soğuk suyu vuruyodu. Tenim ürperirken Barışın şefkat dolu göğsüne biraz daha sokuldum

"Bura çok güzel"

dedim bilmem kaçıncı kez.

"Biliyorum güzelim bunu on beşinci söyleyişin"

dedi alaylı sesiyle kıkırdadım ve göğsüne hafifce vurdum saçlarımı öptü biraz dalgaların huzur veren sesini dinledik

"Ay ama napiyim güzel yani Allah Allah"

dediğimde Barışın yüzünde güzel bi gülümseme belirdi. Denizin rengine baktım sonra onun gözlerine gözleri denizle aynı renkti. Şimdi gözlerini övmeye başlıycam. Ya tamam mavi göz rengi herkeste var bu çok olağan bi durum değildi ama nasıl desem...bi çift göz insanı nasıl bu kadar içine çekip etkisi altına alabilirdi ki sadece bi çift mavi göz deyip geçemezdiniz onun gözlerine

"Bizim gözlerimizin rengi aynı çok özel bişeymişim gibi bakma"

dedi ve hafifce tebessüm ederek gözlerini kaçırdı

"Niye bakmıyomuşum. Hem sen çok özelsin bi kere ayrıca bizim gözlerimiz aynı değil...senin gözlerin çok başka"

dediğimde derin bi nefes aldı ve gözlerini çıplak ayaklarına dikti. Hiçbişey söylemedi neden onu övmemden rahatsızdı ki?

"Çok garipsin. Mesela sana megolomanyak diyorum çünkü kendini şakayla karışık övüyosun. Ama biri seni övünce...rahatsız oluyosun"

dedim ve hafifce kaşlarımı çattım burun kemerini sıktı ve yutkundu adem elması aşağı yukarı oynadı gözlerini gözlerime dikti

"O şakayla karışık şeyler. Ben böyle şeylere alışık değilim ki...hep aşağılandığım için birinin beni övmesi çok garibime gidiyo"

dedi ve yine en güzel gülümsemelerinden suratına yerleştirdi. Ama buruk bi gülüştü yarım bi gülüş.

"Senin aşağılanıcak bi yanın yok ki bu sadece bi kompleks olmuş sende. O yüzden reaksiyon gösteriyosun"

dedim ve masum bakışlarına dayanamayarak yanaklarını sıktım. Kısık bi kahkaha attı ve alnımdan öptü. Kalbin göğüs kafesimi zorlarken öpücüğünün etkisinden çıkmaya çalışarak gülümsedim.

"Psikolog Yağmur Keskin konuştu"

dedi alaylı sesiyle dirseğimle hafifce karnına vurdum yalandan acı çekmiş gibi inledi ve suratını buruşturdu

"Oscarlık oynuyosun sevgilim bence oyunculuk okumalıydın"

dedim bende alaylı sesimle beni kendine cekip saçlarımı karıştırdı

"Şebeksin"

diye ekledim ve elinden kurtularak saçlarımı düzelterek güldüm kahkaha attı

"Şebek miyim?"

"Öylesin"

"Öyle miyim?"

"Manyak mısın?"

"Manyak mıyım?"

"Sussana ulan!"

"Susuyum mu?"

"Barış Ali Çakır!"

"Kimlikte sadece Barış yazıyo aha inanmıyosan dayıya sor"

dediğinde kahkaha attım ve omzuna vurdum