1. Bölüm/ Yağmur

70.2K 2.3K 1K
                                    

Medya:Simply Three-Rain

*Hikaye içerisinde yeri geldikçe bazı görseller kullanacağım. Bu görseller yalnızca işlevsel olarak fikir verme amaçlıdır, evin dekorasyonu ile ilgileri olmayacaktır ;)

Keyifli okumalar :)

*1*

Arabadaydı, eve dönüş yolunda. Sevdiklerine kavuşacak olmanın heyecanı ve sevinci ile doluydu yüreği. Başını kaldırıp yola baktığında, önlerinde uzanıp giden yolun ufuk çizgisinde beliren karanlık sisi gördü. Araba karanlığa yaklaştıkça sis büyüyor, sis büyüdükçe ruhu sarsılıyordu. Kötülüğü hissediyordu, araba dursun istiyordu ama durmak bir yana, yavaşlamıyordu bile. Aksine daha da hızlanıyor, karanlık tarafından yutulmak için hevesle ilerliyordu.

Saniyeler içerisinde araba karanlık sisle buluştu ve o an alevler arasında kaldı her şey. Nefes alamıyordu, yakıcı bir sıcak ciğerlerini dağlıyordu.

"Nefes alamıyorum..."

İnlemeye başlamıştı, kalbi yerinden çıkacakmış gibi atarken kalan son gücünü de bağırmak için harcıyordu.  Aldığı her nefes kor ateşlere salıyordu yüreğini, yine de bağırıyordu.

"Yardım edin! Nefes alamıyorum! Yardım edin!"

Soluğunun tamamen kesildiğini hissettiği anda gözleri açıldı ve hızla doğruldu. Yatağında olduğunu anlamanın verdiği rahatlığa rağmen Hakan'ın kalbi deli gibi atıyor, göğsü hızla inip kalkıyordu.

"Lanet olası kabuslar..." diye mırıldandı. Yıllar geçmişti ama hiç ara vermeden her gece benzer kabuslar görüyordu.

Omuzlarına değecek kadar uzun olan saçları ve üzerindeki rambo atleti terden sırılsıklam olmuştu. Yatağın hemen yanındaki komodine doğru eğilerek çekmecesini açtı ve katlanmış haldeki atletlerinden birini çekip aldı. Her gece yataktan kalkıp üstünü değiştirmek zor olmaya başlayınca atletlerini yakınına koymaya karar vermişti.

Islak atletten kurtulup kurusunu üzerine geçirdikten sonra terini alsın diye her gece yastığına yenisini koyduğu havlunun kuru olan uç kısmıyla ensesinin ve saçlarının nemini alıp saate baktı, yediye geliyordu. Nefesini seslice dışarı verirken bacaklarını tutup yataktan sarkıttı. Nasıl olsa tekrar uyuyamayacaktı, kalkmak en iyisi diye düşündü. Yatağına yakın duran arabayı kendine çekerek kollarından aldığı destekle tekerlekli sandalyesine geçti.  Komodinin üzerinde şarj olan telefonunu alıp bacaklarının arasına sıkıştırdıktan sonra odasından çıkıp merdivenin başına gelerek asansörün tabyasına sürdü arabayı.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Tarçınlı Elma Çayı - Kitap OlduHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin