Kendimi iç dünyama o kadar kaptırmıştım gözümün önünde sallanan elle irkilip geriye sendelemiştim.
''Soo iyi misin?''
''O..Oh !''burnumu çektikten sonra kendim bile zor duyacak bir sesle devam ettim.
''İ...yim...Jinin ağladığını duydum.''
''Evet,ama şimdi uyuyor.'' dediğinde acı şekilde gülümsedim Jin benim dışımda kimsenin kucağında uyuyamazdı.
''Ne oldu?''
''Hiç sadece Chanyeol bile uyutamaz onu..seni sevmiş olmalı.''
''O gerçek mucize gibi çok güzel ...şey yani ona senden izinsiz dokunduğum için üzgünüm''
''Sorun değil J..Jongin'' derken dudaklarım titremesine lanet ettim.
Koridorda durmuş aramızdaki ölümcül boyutlara ulaşan sessizliği bozacak bir şeyler ararken o benden önce davranıp "Mutlu musun?"diye sorunca o ölümcül sessizliği istediğimi fark ettim
''Imm..."hafif bir baş sallamayla onayladıktan sonra "Sen peki,orada her şey yolunda mı ?derken içerideki kanepeye geçmiştim.Bir saniye bile ayakta kalacak mecalim yoktu çünkü.Oda arkamda gelip sessizce kapıyı kapatıp yatağa oturdu.
"Yolunda mı?...Emin değilim,babamın pişman olduğunu biliyorum,artık tek amacı benimle yapamadıklarını yapmak.Bazen eve gider saatlerce sohbet ediyor,bazense dışarıda vakit geçiriyoruz."
''İkiniz adına sevindim gerçekten,yaptığı hataları tekrarlamayıp seninle olduğu için memnunum...Pe.ki sevgilin o..onunla aran nasıl yani evle...neyse işte "diye gülümsemeye çalışıp sorduğumda yüzünde hayal kırıklı gördüğüme yemin edebilirdim.O sorabiliyorsa bende sorabilirdim değil mi ?''
''Ayrılalı çok oldu.''
''Neden?"bu kadar meraklı olmamalıyım kesinlikle,elimle ağzımı kapatıp gülümseyerek "üzgünüm ben ve çenem işte,özel olmalı ,sormadım say"diye topladım.
''Sorun değil,seni hatırlayıp hatırlamadığımı sormayacak mısın?''
Geldiğinden beri sormak istediğim tek şeydi bu ama duyacaklarımdan korkuyordum.Yine kalbimi parçalamasından ..
Derince bir nefes alıp direk gözlerine baktım ne kadar da özlemiştim o koyu kahve gözlerde kaybolmayı.Kendine gel Soo!
"Artık bir önemi yok sanırım ,ayrıldık ,bir çocuğum var,hatırlamamışsındır umarım,beni hatırlaman ikimize sadece acı verir,mutlu olduğumuz hiç bir anımızı hatırlamıyorum ben Jongin. Seninde benim gibi sadece acı olanları hatırlamanı istemiyorum.''
''Kyungsoo sen...''cümlesi Jinin ağlamasıyla bölünmüştü.
Dolan gözlerimdeki yaşları geri göndererek hızla beşiğin yanına gittim.Jin yaşlı kocaman gözlerle bana bakınca yavaşça kucağıma alıp kokusunu içime çekip sakinleştikten onu umursamayarak aşağı indim.
...
''Çocuklar neredesiniz?''Tüm evi üşenmeyip gezdim ama ne Chanyeol nede Baek vardı ortalıkta.Jinle kanepeye kurulmamızla merdiven sesleriyle duraksadık.
''Soo ben çıkıyorum.''
''Lu...nereye beni yalnız bırakma ,lütfen!''
''Şirkette gitmem gerek Soo ve sende aklını başına al..."diyerek kapıyı çarpmasıyla ikinci bir şok geçirdim. Luhan gerçekten sinirlenmişti.Aferim bana melek gibi çocuğu bile yoldan çıkarmıştım.
![](https://img.wattpad.com/cover/73208596-288-k941811.jpg)