Nos Agor Ut Memor - III

2.5K 59 9
                                    


Bu tip şirket avukatları çok nadiren mahkemeye çıkar. Şirketleri defalarca dava edilmesine rağmen birtakım anlaşmalar ile bu davaları düşürmeyi başarırlar. Şirketin yeni ürün bandında düşük ücretle çalışan oğlunuz şirketin ihmalkârlığı yüzünden mi öldü? 200 bin lira yeterli mi? 350 yapalım. Hatta 500 yapalım ve siz ifadenizde oğlunuzun alkol ve uyuşturucu sorunları olduğunu da belirtin. Şirketi övebilmeniz için bir 50lik daha çalışır.

Kemal Günaydın da aynen böyle biriydi. Hem büyük şirketlerin avukatlığını yapıyor hem de Cortie gibi eğitim kampı vazifesi gören nispeten daha küçük şirketlere de "bu işler böyle yapılır" dersi veriyordu.

Herhangi bir hukuk bürosuna bağlı değildi.

Hukuk Bürosu yazınca bunun hukukla ve büroyla alakalı olduğunu düşünebilirsin, bu temiz kalbine o kadar imreniyorum ki Selah.

Hukuk Bürosu bu tip iş bitirici avukatların toplandığı ve bir şirket gibi yeteneklerini sattıkları bir ticarethanedir. Kemal Günaydın da bir zamanlar bir hukuk bürosuna bağlıymış ancak yetenekleri sayesinde kendi başında ayakta durabilecek ve büyük şirketlerin pürüzlerini kapatabilecek seviyeye gelmiş.

Şehre yakın yaşıyor, zira züppe genç patronlarının aksine çok erkenden Cortie'ye gidip onların arkalarında bıraktığı illegal enkazı temizlemek ile uğraşıyor. Şirket hesabı ile gidilen akşam yemekleri, haber vermeden orta dereceli hissedar almak gibi türlü türlü saçmalığın tekrarlanmaması için bu genç patronları eğitiyor.

Günahkâr onu ilk hedef olarak boşuna seçmedi. Bu adam olmazsa Cortie'nin iç pisliklerini yeni bir avukata anlatmak zorunda kalacaklar. Ayrıca Cortie yüzünden çok iyi bir avukat kaybeden diğer büyük şirket sahibi moruklar evlatlarının kulağını çekip daha çok hata yapmalarına sebep olacak.

Yaşadığı yeri biliyorum, rutinlerini biliyorum, önlem almadığını biliyorum. Yapacaklarım belli, herhangi bir ek plana veya endişeye gerek yok. Tarikatta bu duruma "Vulgaris" denir, yani "alışılageldik, olağan, her gün başımıza gelen" anlamına gelir.

Benim her gün başıma gelen bu durum Kemal'in hayatında sadece bir kez başına gelecek. En azından bir kez olmasını sağlamalıyım.

Sağlık durumunu araştırdığımda değil sigara, beyaz un bile kullanmadığını görüyorum. Ama gençliğinde sigara kullandığını da eski fotoğraflarından biliyorum. Bu durumda "sağlıklı yaşama destek veren orta yaşlı ve bilinçli birey" değil, ölüm ve acı korkusundan zevklerinden zorla kopmuş bir adam var karşımda. Bu tip bir beslenme rejimi kan dolaşımını oldukça düzenli hale getirir. Bu benim için büyük bir sorundu. Kan dolaşımı düzenli insanlar boğuşabilir, koşabilir ve en kötüsü de koşarken bağırabilir.

Bunları sen de yapabilirsin Selah. Sana silah yarası ile dolu olmasına ve korkunç bir ameliyat geçirmiş olmasına rağmen bakımlı bir vücut bırakıyorum. Tarikatta buna "Currit dum Mortui" denir. "Ölüyken bile çalışır" demektir.

Sağlık demişken, beynimin bana sanrılar göstermesini engellemek için aldığım ilaçlar beni itaatkar yapıyordu. Bunu rahatlıkla hissedebiliyordum. Bu halim benim ayrıntılı ve yırtıcı bir plan kurmamı engelliyordu. Kemal Günaydın bu tip bir çalışmayı her ne kadar hak etmemiş olsa da bu durum canımı sıkıyordu. Diğer infazlarda daha ayrıntılı ve hızlı çalışmalıydım ve bu ilaçlarla ne kadar mümkün olacağını bilmiyordum.

Ailesinden ayrı olarak otellerde kalıyordu. İnfazların otelde gerçekleşmesi genelde suratımın çalışanlar tarafından kaydedilmesine neden oluyor. O ülkede çalışma şansımı çok düşürüyordu. Buradaki tek hedefim o olmadığı için otelde yapamazdım. Ailesinin gözü önünde ölmesi de ancak Günahkâr istediğinde gerçekleşebilirdi. Kemal Bey muhtemelen bir benzincide veya restoranda son nefesini verecekti. Benzinci olmasını tercih ederim. Bir süredir izlediğim için benzin alma periyodundan ve sık gittiği benzinciden haberdardım.

Her Şey Ölmesi Gerektiği GibiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin