Multimedya da Alper var. İyi okumalar :*
Sabah gözüme giren güneş ışıkları ile uyandım.Etrafıma bakındığımda yeni odamda olduğumu anlamam zor olmamıştı. Saate baktığımda öğlen on iki olduğunu gördüm. Ben nasıl bu saate kadar uyuyabilmiştim şaşırdım doğrusu. Hemen yatağımdan kalkıp yatağımı topladım. Gar dolabımın önüne geçip pijamalarımı çıkarttım. Üstüme de rahat edebileceğim siyah taytımı dizimin bir karış üstünde olan beyaz siyah tişörtümü ve beyaz converselerimi giydim.Saçımı topuz yaptım. Duvarda asılı olan annemin fotoğrafına gülümsedim.İçimden anneme günaydın dedikten sonra mutfağa inmeye başladım. Aşağıdan sesler geliyordu.Salon da biri babamla yaş gibi duran bir kadın ve benim yaşlarımda bir erkek çocuğu vardı. Koltuğa oturmuşlar babamla bir konu ile konuşuyorlardı.O arada Fatoş teyze elindeki üstünden dumanları daha sönmemiş kekler ile salona girdi. Bende Fatoş teyzemin arkasından girdim. Babam beni gördüğüne sevinmişe benziyordu.
"Almila gel kızım. Seni yeni komşularımız ile tanıştırayım.Bu hanımefendi Özlem Hanım ve yanındaki de Özlem Hanımın yeğeni Alper." Gözlerimi yeni komşularımız da gezdirdim. Özlem Hanım çok sıcakkanlı ve sevecen birine benziyordu. Alper denilen çocuk ise kafasını bana doğru bile çevirmemişti. Ama buradan gördüğüm kadarıyla yakışıklı bir komşumuz vardı.
Bende Alper denilen çocuğa bakmamaya çalışarak Özlem Hanıma doğru konuştum.
"Merhaba efendim. Hoş geldiniz." Benim sesimle Alper bana doğru döndü.Tek kaşını kaldırmış bana bakıyordu. Ben de ona bakmadan direk Özlem Hanıma dikmiştim gözlerimi.
"Tatlım siz de hoş geldiniz ama resmiyetten nefret ediyorum. Bana Özlem abla ya da Özlem teyze diyebilirsin."
"Tamam Özlem teyze." Deyip sevecen bir şekilde gülümsedim.Gidip babamın yanına oturdum.Geç kalkıp kahvaltı yapmadığım için karnım çok açtı.Bende babamın keklerini götürmeye başlamıştım. Ancak babamın dediği şey ile kek boğazım da kaldı. Öksürmeye başladım.
"Kızım Alper buraya yakın çok güzel bir Anadolu Lisesine gidiyormuş. Biz de konuştuk ve seni haftaya o liseye yazdırmaya karar verdim. Ayrıca Alper de seninle aynı yaştaymış. Birlikte gidip gelirsiniz. İyi anlaşacağınızdan hiç şüphem yok." Babam karar vermişti. Ama ben hazır mıydım bilemiyorum. Yeni arkadaşlar bulmakta her zaman zorlanmışımdır. Şimdi ise hiç bilemediğim bir şehirde, hiç bilmediğim bir okulda , hiç bilmediğim yeni insanlar ile tanışmak beni korkutmuştu. Ama yapacak başka bir şeyim yok. Eninde sonunda bir okula gidecektim. Yeni insanlar ile tanışacaktım. Bu yüzden el mecbur kabul etmeye karar verdim. Zaten ben okula gitmek istemesem bile babamın benim kararıma saygı duyacağını sanmam.
"Tamam baba. Zaten sen karar vermişsin şimdiden. Neyse tanıştığıma memnun oldum. Ben bir kardeşime bakayım." Elimde kalan kekimin son parçasını yemek istemediğimi fark ettim ve tabağa geri bıraktım. Sonra oturduğum yerden kalktım Emre'nin odasına gittim. Bu arada dış kapının örtülme sesi gelmişti. Yeni komşularımız gitmiş olmalıydılar.
Aşağı kattan babamın bana bağıran sesini duydum.
"Almila kardeşini hazırla onu hastaneye arkadaşımın yanına götüreceğim. Ayrıca bizim için hazırlattığı bu ev için teşekkür etmem lazım. Bu arada unutmadan Özlem Hanımın bahsettiği okula bugün kaydını yaptıracağım. Haftaya başlarsın." Üst kattan babama duyması için bende bağırdım.
"Tamam baba."
Emre'nin odasına girip onun hazırlanmasına yardım ettim. Onun bu halleri beni çok üzüyordu.Ama iyileşeceğinden emindim. Emre'yi hazırlayıp babamı kardeşimi alması için seslendim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUTLU SONSUZ
Teen FictionHer şeyin bir sonu varmış. Ya kötü son ya da mutlu son. Peki benim masalım mutlu sonsuz olamaz mı ? Bana göre hayat bir imtihan bizde bu imtihanın baş rolündeyiz. Hayatımızda hatalar olabilir pişmanlıklarımız olabilir kötü şeyler de yapmış olabiliri...