1. BÖLÜM: "KESİTLER"

6.1K 501 187
                                    

Bade, internette kendine ait bir blogda yaşadıklarını yazıyor. İtalik olan yazılar blogunu takip edenlere hitaben konuşurken yazdığı yazılar. Düz yazı ile yazılanlar ise blogundaki takipçilerine anlattığı hikayesi.

Multi'de tanıtım videosu var. İzlemeyi unutmayın. :')

Keyifli okumalar!









En son ne demiştim? Biraz daha geriye saracağımdan söz etmiştim. O zaman 'normal' hayatımın küçük kesitlerinden biraz bahsetsek nasıl olur?

Çektiğim acıları, çaresizce beklediğim zamanları, korkulu anılarımı okumaya hazırsanız... Başlayalım.









1. BÖLÜM: "KESİTLER"





15 Aralık 2014,

Karşımdaki bayan doktor telefonunu kulağına dayayarak önündeki kağıda göremediğim bir şeyler yazdı.

"Tamam o zaman, akşam gelirim. Bir şeyler içeriz. Babamı da alırım. Tamam canım, kapatıyorum. Görüşürüz!"

Telefonla konuşması beş dakikadan fazla sürmüştü. Beni muayene ettikten sonra koltuğuna koca götünü yayarak arkadaşıyla telefonda konuşmaya başlamıştı. Şikayetlerim için ise spordandır diyerek sallamıştı. Şimdi ise elindeki reçetede kas ağrısı için olan ilaçların isimlerini bize uzatıyordu.

Yan gözle anneme baktım, burnundan soluyordu. Kadına saydırmamak için kendini sıktığını görebiliyordum. Annemin bir şey demesine fırsat bırakmadan doktorun elindeki reçeteyi sertçe çekerek aldım.

"Çok yardımcı oldunuz, teşekkürler."

Sertçe kapıyı çarparak çıktık.



*


30 Aralık 2014,

"Melis... Ne olur biraz duralım. Cidden nefes alamıyorum." Elimi hızla atan kalbime doğru götürdüm. Nefesimi düzenlemeye çalışırken bir yandan Melis'in söylediklerine kulak vermeye uğraşıyordum.

"E, ne diyordum ben?" Benim cevaplamama izin vermeden işaret parmağını havaya kaldırdı.

"Buldum!"

Ellerini dağınık saçlarının arkasına götürerek tokasından çıkan saç tutamlarını düzenlemeye çalıştı. "Bana üç gündür mesaj atmadığını söylemiştim zaten. Ama bil bakalım dün gece ne oldu? Mesaj attı!" Kolumu kavrayarak kantine doğru yürüdü ve beni de arkasından sürüklemeye başladı.

"İşte her zamanki gibi kendisini haklı çıkarmaya çalıştı. Artık yoruldum. Doğru düzgün konuşamıyoruz bile."

Dediklerine her ne kadar odaklanmak istesem de aklımdaki düşünceler buna engel oluyordu. İçimdeki garip his bir şeyler diyordu. Bir sıkıntı vardı, bunu biliyordum. Göğüs kafesim ve bacağımdaki kasın kasılması normal bir şey değildi. Bir şey vardı... Ama ne?

"Bade! Dinliyor musun?" İrkilerek en yakın arkadaşım Melis'e doğru çevirdim gözlerimi.

"Evet, evet. Dinliyorum," dedim kendimden emin gözükmeye çalışarak.

Ellerini beline koydu, "Ne dedim en son, söyle."

Bir kez daha böyle arkadaşım olduğu için sevindim. Beni tanıyordu ve bu gerçekten çok güzel bir histi.

HÜCRELERİMİN İNTİHARI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin