17 Days |HUNHAN TEXTING|

LAST THİRTEEN DAYS

---

Luhan001: Uyuyamadım.

0017: Sabah geldiğinde bir günaydını tercih ederdim... Uyuyamadız?

Luhan001: Dün konuştuğumuz konu yüzünden. Öldürülen insanlar...

0017: Yanlışınız var, bu yüzden düzeltiyorum. Öldürdüğünüz değil, 'katlettiğiniz' insanlar.

Luhan001: Her ikisinin sonunda da ölüm yok mu?

0017: Öldürmek, işkence etmenin yanında oldukça onurlu duruyor doktor. Sizin gibi onur yoksunları asla direkt öldürmez.

Luhan001: Hangi ülke onurlu ki?

0017: Bu konuda haklısınız. İki çeşit yönetici vardır; şerefsiz ve çok şerefsiz. Siz çok şerefsiz kısmına giriyorsunuz.

Luhan001: Yapılan yanlışlar için elimden bir şey gelmez. Adalet oldukça güç.

0017: Adalet mi!? Adalet güçlü ülkelerin, terörizm için kullandığı kılıf.

Luhan001; Anlamadım?

0017: Örnek vereyim... Mesela Körfez Savaşları. Irak'ın o zamanki lideri Saddam Hüseyin, kimyasal silah ile 5000 kadar sivil öldürdü. Oradaki sözde 'adalet getirmek' için gelen Amerika ne yaptı biliyor musun?

Luhan001: Ne yaptı Bay Oh?

0017: En az bir milyon kişi öldürdü. İşte burada şerefsiz olan Saddam Hüseyin, çok şerefsiz olan Amerika. Irak eski liderlerinin olduğu günü şu an mumla arıyor.

Luhan001: Oldukça üzücü bir durum onlar için. Ama burası Çin ve ben vatanıma hizmet etmek zorundayım.

0017: Burası Tanrı'nın toprakları. O zaman herkes Tanrı'ya hizmet etmeli.

Luhan001: Yaklaşımlarınızı seviyorum. Peki o zaman size bir soru... Çinli olarak doğsaydınız ne yapardınız?

0017: Yönetimdeki aptalların ebesini sikerdim.

Luhan001: Sormamışım farz edin...

0017: Ben de sana bir soru soracağım.

Luhan001: Bekliyorum.

0017: Ben öldükten sonra arkamdan söyleyeceğin sıfat ne olurdu? Herkesin dediği gibi hain mi?

Luhan001: Sanırım tanıdığım en paradokslarla dolu insan derdim. Beni sürekli çıkmaza sokuyorsunuz. Siz beni nasıl hatırlardınız?

0017: Yüzünüze aldanıp söylerdim. Tanrı'nın beni yanına almak için gönderdiği bir melek derdim.

Always and forever HUNHAN
We are one, we are 12