TC kimliğimizide yazdık ve enter; bakamıyorum bakamıyorum ve ellerimi aralayarak gözlerimi açtım aaaa kazanmışım Eveeet ! İşte bu ! Hayallerimin bölümü PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK REHBERLİK başarmıştım!
Hemen aşağıya koştum annem şezlonga kurulmuş güneşleniyordu evimizin bahçesinde havuz başındaydı;
"Anneee başardım kazandım !"
"Eee, bunu söylemek için mi böldün güneş banyomu ?"
"Anne kazandım diyorum PDR yi kazandım!"
"Yahu başını defterden kitaptan mı kaldırdın saatlerce ders çalışıp televizyon bile açmadın! Kazanmasan gerzek derdim vallaha.. Hayır anlamıyorum sen niye bu kadar şaşkınsın zekandan şüphen mi vardı.."
Diyerek tekrar gözlerini yumdu ve güneşlenme keyfine kaldığı yerden devam etti.
Odama gidip ağlamaya başlamıştım, gerçekten hiç mi önemli değildi bu başarım annem için ? Yalnızlığıma gömülüp düşüncelere dalmaya başlamıştım. Etrafımda bir dolu insan vardı ama ben görünmez olmuştum, mutluluğum, mutsuzluğum, başarılarım, kırgınlıklarım, sevinçlerim hiçkimsenin umrunda değildim görünmezdim onlar için.
Kapı tıkladı annem sanıp toparlanmaya çalıştım abim di gelen;"Kulaklığım sende mi ?"
"Hayır, abi biliyor musun kazandım ?"
"Ne kazandın ?"
"Sınavı kazandım! PDR bölümünü kazandım."
"Ha açıklandı demek, iyi aferin aferin.."
Diyip kapıyı çıkıp çekmişti, kendimi berbat hissediyordum yapayalnızım diye ağlamaya başladım, sesim duyulmasın diye yastığıma kafamı bastıra bastıra hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştım.
******************************
Akşam yemeği;
"Babacım hoşgeldin, nasılsın ?"
"İyi."
"Babacım biliyor musun.."
"Melek kızım yorgunum başım çatlıyor, karnım aç müsade et de yemeğimi yiyeyim."
"Özür dilerim babacım.."
Tabağımla oynayıp durdum Kursağımdan tek bir lokma bile geçmedi, ama kimse fark etmedi..
İçine kapanık bir kızdım ben bir o kadar da adil hiç arkadasım yoktu çünkü birbirleriyle arkadaş geçinenlerin birbirlerinin kusurlarını birbirlerinin sırlarını ifşa etmeleri beni inanılmaz rahatsız ediyordu kimseye güvenemiyordum o yüzden hiçbir zaman arkadaş arayışına girmemeye karar vermiştim, zaten içine kapanık kendi halinde bir kız olduğum için kimsede benle arkadaş olmaya çalışmıyordu. Ailem bana yeter diye düşünüyordum, aslında kendimi kandırıyordum.
Ailem bana yeter...
Evet çok komiğim. Polyana gibi düşünmeye zorlayan ama içi kan ağlayan sahte gülümsemesiyle yüreğindeki gerçek acısıyla sıradan bir genç kızım işte..
Gözlerim dolmuştu, neden ailemin umrunda değildim ki ben ? Boğuluyordum kendi yalnızlığımda çaresiz, mutsuz ve de kimsesiz hissediyordum.
Ay ışığı odamı aydınlatıyordu, yıldızlar gökyüzünü süslüyordu şahane görünüyordu gökyüzü. Bu mutsuzluğumda bile gülümsemiştim bu şahane dolunay ve yıldız uyumu bana huzur vermişti.
Aslında beni Mutlu etmek hiçte zor değildi. İhtiyacım olan tek şey sevgiydi. Alışverişle, gezmeyle tozmayla, sevgiliyle Mutlu olacak bir kız değildim ben, öyle şımarık bir genç kız olsam belki daha çok dikkatlerini çekerdim.
Ben sadece Ailemin sevgisine açtım. Bazen beni evlatlık mı aldılar diye düşünmüyor değilim ama onlarda evlat edinecek vicdanı da göremiyordum hani !
Evet ben bu cümleyi kendi anne babama kullanıyordum! Zenginlikten gözleri dönmüş biri sosyete yarışında biri daha fazla kazanayım diye robotlaşmış durumda! Abim Cenk'e gelirsek onun da aklı fikri uçkurunda..
Bu düşüncelerin biran kafamdan geçmesi bile beni utandırmıştı. Onlar benim Ailem, ne olursa olsun ben onları çok seviyordum. Kırık bir kalple ve büyük bir umutla beni fark edip sarılacakları, halimi hatırımı soracakları, başarılarımla gurur duyacakları, günün gelmesini bekliyordum, o günün gelmeyeceğini bile bile bekliyordum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH SES
ParanormalPARANORMAL BİR AŞK HİKAYESİ.. Kalabalıkların içinde yalnızlığımla boğuşuyorum her geçen gün daha eksik daha mutsuz hissediyorum yalnızım ben yapayalnızım kimsenin umrunda değilim kimse bana değer vermiyor önemsiz değersiz vede çaresiz hissediyorum v...