1| Öküz Başlı Antilop!

119 8 8
                                    

Umutlandığım bi hikaye, güzel okuyun lütfen :D

●●

"Anneeğğ, yemeeaağhk!"

"Ya Melin kızım, kaç kere dedim sana şöyle bağırma diye."

"Anneeğ, yemaaağğk!"

"Allah'ım sen akıl fikir ver."

Sipaydi kardeşim Berkay "Anne bende zaten çok fazla var, Melin için dua et sen" dedi. Burnumu domuz gibi yapıp domuz sesi çıkardım. Mutfaktan annem duyup "Berkay sen gülme oğlum." dediğinde kahkaha attım. Berkay göt olmuştu. Neyseki bu durumlara alışıktı.

Annem hazırlanıp karşımıza çıktı. "Ben Seval teyzenizle dışarı çıkıyorum. Akşama doğru gelirim." deyip kapıya yöneldi. Ayakkabılarını giyerken "Dolapta dolma var eğer acıkırsanız." demeyi de ihmal etmedi. Heyt be has türk annesi(!)

Annemden hemen sonra kapı çalınca Berkay ayağıyla dürtüp "Kalk aç lan kapıyı." dediğinde açlıktan deveyle kavga etmek istemeyip kapı için ayağa kalktım. Kapıyı açtığımda direkt üstüne atladım Beren'in. Omzunun üstünden arkada Eymen'in beklediğini gördüm. Sinsice baldız sırıtışı yaptım. Sizde bilirsiniz mutlaka o sırıtışı. Eymen başıyla selam verip elindeki tesbihi sallayarak çetesiyle yürümeye devam etti. Eve bırakıyordu kendince salak.
Eymen iyi hoş , yakışıklı çocuktu da fazlaca kıroydu. Karizmasını, ağırabiliğini korumak için gerekiyordu galiba şu tesbihler. Bir tane bende alacaktım, yoldan geçen yakışıklı çocuklara laf atarken gerekiyordu. Gerçi bizim mahalleden pek yakışıklı çocuk geçmiyordu ya!

Beren'in kolundan tutup odama doğru çekiştirdiğim sırada yeniden kapı çaldı. Ben burada 5 metre yürüyüp odama gelme zahmetinde bulunuyorum ve kapı çalıyor ha? Sinirle ofladım.

"Afrika kertenkelesii kapı sırası sendee!" diye bağırdım bizim Berkay'a. O koca kıçını kaldırıp kapıyı açmalıydı. Kapı açılma sesini duyduğumda rahatladım. Bizim kertenkele ilk kez beni ikinci kez söyletmemişti. Gelişme vardı bu çocukta.

Berenle birlikte yatağa oturduk. Gıybet Time başlıyordu. Oturunca ellerimi hınzırca birbirine sürttüm.

"Anlat kız neler oldu bakalım?"

Deli gibi merak ediyordum dünkü partiyi. Bizimkilerin sayılı güzel planlarındandı. Kalabalık bir parti olmuştu. Mahalledeki -dolayısıyla okuldakiler de- gençlerin hepsi gelmişti partiye. Gülüp içip eğlenmiş, dans etmişlerdi. Bense, anne mağduru olup gidememiştim. Ne işim varmış partide! Anneme ne kadar yalvarsamda inadı tutmuştu keçinin. Göndermiyorum diyordu, başka bir şey demiyordu. Tüm gece muşmula suratlı Berkay'ı görmüştüm, yakışıklı çocuklar yerine.

"Kanka neler olmadı kii."
ki'yi uzatarak söze başladı Beren. "Önce her şey normaldi. Sonra olan oldu. Bizim Gizem Furkanla dans etmeye başlamış. Ya herhalde kız içmiş de etmiş çünkü bildiğim kadarıyla hala Erenle ayrılmamışlar. Biz Erenle oturuyorduk tabi. Bunları görünce Eren bir sinirlendi anlatamam."

" E sinirlenir tabi çocuk. Yazık ya benim kankama, neler görmüş." dedim cık cıklayarak.

Beren de kafasını sallayarak hak verdi bana. Sonra hemen devam etti.

"Eren bir fırladı ayağa, yapıştı Furkan'ın yakasına. Bir kafa attı, öyle bir ses çıktı ki! Furkan bir anda yerde buldu kendini. Tabi herkes şok, herkes heyecanla kavgayı izliyor. Birileri "vur!vur!" diye el çırpıyor. Eren biraz dövmeye devam etti."

"Gaza gelmiştir o da."

"Sonra biri tuttu Eren'in kolunu." dediği an dikkat kesildim. Bizim Eren sert çocuktu, okulca sevilir sayılır, korkulurdu. Mahalleli de severdi onu, kavgalarında karşısında olmak yerine yanında olurdu. Herkes durdurmaya bile çekinirken kimdi bu?

Bi' Sevsen BeniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin