Medyada POKİ var.
**********************************************************************************************
Gözlerimi kırpıştırdım. "İnanmıyorum!" dedim sessizce.
"İnanmadığın ne?" Aslı'nın sesini duymamla fotoğrafları tişörtümün içine soktum bir çırpıda.
"Şey." dedim Aslı'ya dönerken. "Kitap almak için geldim. Ama bütün odayı birbirine kattım."
Güldü. "Aman be Melis. Yardım edeyim hemen toplarız."
Zorla gülümsedim.
Aslı, Helen'den yakınıp dururken ben tişörtümün içindeki fotoğrafları düşürmeden hareket etmek için ekstra emek harcıyordum.
"Yani, hep bunu yapıyor. Önceleri hep sustum, abimin mutluluğu falan dedim. Ama abim mutlu değil. Melis?"
"Efendim?"
"Sen beni dinliyor musun?"
"E-evet Aslı. Biraz kafam dağınık."
"Kavga yüzünden değil mi?"
"Aynen." diye yalan söyledim.
"Sakın suçu üstlenme. Helen bunu hep yapıyor."
"Ben daha çok Giray'ı düşünüyorum. Nerede sence?"
"Birkaç gün görünmez o."
Cevap vermedim. "Ben Çetin'in yanına gideyim." dedi ve odadan çıktı.
Kapıyı kapatıp yatağa oturdum ve tişörtümün altından fotoğrafları çıkardım.
Fotoğraftaki Pokiydi, bir adamla, öpüşürken...
Beni ilgilendirmezdi tabi ama yine de şok olmuştum. Fotoğrafları dosyanın içine özenle yerleştirdim ve eski yerine soktum. Suç ve Ceza'yı alıp sessizce kapıyı çektim.
Hâlâ olayın etkisinde zombi gibi yürüdüm. Kafamı dağıtmak için üst katı kurcalamayı düşündüm. Buraya geldiğimden beri çıkmamıştım.
Merdivenleri ağır adımlarla tırmandım. Üst katı ayıran kapıyı zorladım. Ama anlaşılan kilitliydi.
Hayal kırıklığıyla merdivenleri geri indim.
Odama gidip kendimi yatağa yüzüstü bıraktım.
Uyuyakaldığımı sonradan anladım. Bu tatil beni fena yormuştu.
"Abla!"
Çetin'in sesiyle yerimden sıçrayıp yere düştüm.
"Ahh!"
"Iyi misin lan?!" Koşarak yanıma geldi.
"Kolumu kırdım galiba." dedim abartarak.
"Bela mıknatısı mübarek." Kalkmama yardım etti. "Biz Aslı'yla çıkıyoruz. Biraz işi varmış. Evde tek korkar mısın?"
