&

23 3 3
                                    

Yazmak, yazmak ve sonuna kadar yazmak... Gökyüzüne bakarken, boşluğa dalmışken düşüncelerin, ay ışığı altında aydınlanırken, belki de odanda uzanmış kafanın içindeki seslerden uyuyamazken bulur seni, hapseder. Dinmeyen bir yazma ihtiyacı sarmalar ruhunu. Yaz ve kurtul der içinden bir ses. Yaz ve at şu derdini. Yaz ve bırak kafandaki çenesi düşük sesleri. Yaz artık. Buradayım.  Yazıyorum. Bir şeyler yazıyorum. Mükemmel olmasına ihtiyaç yok. Ben ben olduğum için yazıyorum. Benim için yeterli olduğu için yazıyorum. Kalbim için için ağlarken küçük bir çocuk gibi, yine kendimi kalem ve kağıda emanet ediyorum. Daha güvenli bir liman yok çünkü. Daha beni ben yapan bir yer bulmak imkansız gibi çünkü. Uzun zaman ayrı kalmak alışkanlıklardan, alışkanlıklarımdan beni yıpratıyor. Beni yıkıyor. Her yaşanan acının sonunda sığındığım sırdaşımın eksikliği beni yaralıyor ve ben yine her şeyin sonunda kendimi tam burada elimde kalemimle buluyorum. Çıkış yok. Susturacak seçenek yok. Ben yine söylemeye cesaret edemediğim acılarımı kağıtlarda dindiriyorum.

Ben yine kendimi her yerde yana yakıla arıyorum.
~

Dış Kapının Dış MandalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin