-Bölüm 5-

126 30 31
                                    

Arkadaşlar merhaba :) Umarım bölümü beğenirsiniz :)

!KAFANIZIN KARIŞMAMASI İÇİN OKUYUN!

Arkadaşlar, Triche, Trinche ülkesinde yaşayan insanların ırkı. Biz nasıl insansak onlarda Triche. Bir de Zaman Bekçileri ve Triche aynı şey değil arkadaşlar. Zaman Bekçileri Triche ırkından geliyor ama biraz daha gelişmişler. Tek özellikleri, Trichelerin aksine, zaman yolculuğu yapailiyorlar. yani Zaman Bekçileri de bir Triche ama extradan bir özellikleri var.

KAFANIZIN KARIŞTIĞI YERDE BURAYA YORUM OLARAK SORUN ARKADAŞLAR. ELİMDEN GELDİĞİNCE CEVAP VERMEYE ÇALIŞACAĞIM.

-Diana-

Hani bazen olur ya, Yasaklanmış şeyler çok cezbedici gelir. İçinizde bir dürtü oluşur o kuralları çiğnemek için. İşte bana da aynısı olmuştu. Kendimi o kapıdan uzak tutamamıştım. Bana çok cezbedici gelmişti. Kapılmıştım güzelliğine. İçimde korku taneleri yüklü bir heyecanla, girmiştim odaya. Odaya girdiğim an heyecanım daha da artmıştı. Yasaklı meyveye yaklaşmıştım bir kere, geri dönüş yoktu. İçimdeki dürtüyü daha fazla bastıramamış, ve kapının ardındaki dünyalar güzeli elbisenin ipek kumaşına dokunmuştum. Kumaşa dokunduğum an, duyduğum fısıltı ile de son pişmanlıklarımı yaşamaya başlamıştım. Ama beni en çok şaşırtan duyduğum ses tonu değil, kullandığı kelimelerdi...

"Seni seviyorum Diana'm, Seni bu kainattaki her şeyden çok seviyorum..."

Korkuyla arkamı döndüğümde gördüğüm şey, görmeyi beklediğim şey değildi. Görmeyi beklediğim şey, gözlerinde dondurucu bir ifadeyle kapıda bekleyen bir Kral'dı ama önümdeki manzara, beklediğim şey hariç her şey olabilirdi.

Nasıl olduğunu bilmiyordum ama bir balo salonundaydıydım. Etrafımda eski çağlara ait görünen elbiselerle dolaşan kadınlar, eski lordlara benzeyen adamlar vardı. Herkes şahşahalı balo salonunun ortasında dans ediyordu. Ne olduğunu anlayamıyordum. Daha yeni arkamdaki elbiseye bakıyordum. Ne ara buraya gelmiştim ki ben?

Arkamdaki elbiseye bakmak için döndüğümde, hayatımın şokunu geçirdim. Cam mankenin üstünde bütün şahşahasıyla durması gereken elbise artık, bana arkası dönük kızıl saçlı bir kızın üstündeydi. Arkadan bile görmüş olsam kız o kadar asil ve güzel duruyordu ki, bütün salonun ilgi odağı o gibi duruyordu. Herkes ona kısa bakışlar atıyordu. Ben kıza hayranlıkla bakarken, cama vurulma sesleri gelmeye başladı. Hani filmlerde olurdu ya, bir kişi dikkat çekmek için bir bardağa kaşıkla vururdu. Bu ses de aynısıydı.

Merakla arkamı döndüm ve hayatımın bir diğer şokunu geçirdim. Kral, elindeki bardağa ne olduğunu anlamadığım metal bir çubukla vuruyordu. Bardağın sesini duyanlar dans etmeyi bırakıyor, Saygıyla eğiliyordu.

Herkes dans etmeyi bırakmış, merakla kralın ne diyeceğini bekliyordu. Gülümseyerek etrafına bakınan Kralın gözleri, kızıl saçlı kızı buldu ve gülümsemesi büyüdü. Şok ile Kral'a bakıyordum. Onu ilk defa gülümserken görüyordum. İçimden bir ses, bu gülümsemesinin eskiden daha sık olduğunu söylüyordu.

"Güzel halkım; hepinize, bizi bu mutlu günde yanlız bırakmadığınız için teşekkür ediyorum"

Gülümseyerek söylediği cümleleri duyan halk, mutlulukla alkışlamaya başladı. Herkes çok mutlu görünüyordu.

"Bugün; hepinizin bildiği üzere, Benim güzeller güzeli sevgilim Diana'nın doğum günü." dedi kızıl saçlı kıza bakarak. Ben daha yaşadığım şoku atlatamadan, Kral devam etti. "Diana'm; sen benim karanlığıma ışık oldun, soğuk dünyama güneş oldun. Lütfen yanıma gelebilir misin?"

Zaman BekçileriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin