ASİSTAN(Bölümler yeniden yazılıyor.)

0.5

Medya: Ateş Tuna

   Şirkete geldiğimde odama geçtim. Fazla havasız kalmıştı. Pencereyi açıp odayı havalandırdım. Sandalyeme oturup dışarıyı izledim.

   Şehir akıp gidiyordu sanki. Arabalar çok fazlaydı. Bir düzen içinde hareket ediyorlardı.

   Aklıma birden Demir'in beklediği kişi düştü. Demir'den etkilendiğim için aklında başkasının olması moralimi bozuyordu. Acaba güzel miydi? Saçları ne renkti mesela? Ya da gözleri? Demir'in yanına çirkin bir kızı yakıştıramadım bir an. Ama gönüldü bu. Yanına yakışsa da yakışmasa da gönlünü kaptırdıysan iş bitmiş demekti. Acaba yanına gitsem fotoğrafını göstermesini istesem? Yok ya çok saçma olur bu bir anda.

   Omzuma dokunulmasıyla yerimde sıçradım.

"Sakin ol. Benim." Diyen sesle arkamı döndüm.

"Gizem?! Ödümü kopardın!"

"Özür dilerim. Kapını tıklattım ama ses gelmeyince odaya girdim." Gülümsedim.

"Neyse sorun değil. Hoş geldin." Sıkıca sarıldım.

"Hoş buldum kuzu. Evde canım çok sıkılınca Emre'yle şirkete geldim. Kız kıza vakit geçiririz diye." O da kollarını bana dolamıştı. Geri çekilip masamın önündeki koltukları işaret ettim.

"Otursana." Koltuklara karşılıklı oturduk. "İyi yapmışsın. Benim yanıma da çok fazla gelen giden olmuyor. Sıkılıyorum ben de zaten."

"Çalışmayı seviyor musun? Yani ailesi zengin olup çalışan çok az kız var. Herkes baba parası yiyor. Tabi ben koca parası." Kıkırdadım.

"Bana göre baba parası yemeden, kendi ayaklarının üzerinde durmak çok önemli. Zaten o yüzden kendi şirketimizde çalışmayı değil de başka bir şirketi tercih ettim. İyiki de tercih etmişim. Çocukluk arkadaşlarımı buldum." Gülümsedik birbirimize.

"Büyüdükçe baya bir güzelleşmişsin ama Başak. İlk gördüğümde kıskandığımı itiraf etmeliyim."

"Aa bana diyene bak. Sen benden kat kat fazla güzelsin." Omuz silkti. Elini karnına koyup okşadı.

"Ben yaşlanıyorum artık. Bak anne bile oluyorum. Minik bebişim doğduktan sonra kendime zaman bile ayıramayacağım büyük ihtimalle. Ya Emre beni sevmezse?" Yüzü ağlamaklı bir hâl aldığında bende elimi karnına koydum.

"O ne demek Gizem ya. Adamın sana bakışlarından aşk akıyor resmen. Hiç sanmıyorum öyle bir şey olacağını. Enişte sana baya yanık." Güldü.

"Ah kocacığım. Ağzını, yüzünü yerim onun. Aşkım depreşti bak." Sonra bir anda ayağa kalkıp yanıma oturdu. İmalı, imalı gülümsedi. "Sen bizi boşver. Demir'le aranız nasıl?"

"Patron - çalışan ilişkisi işte."

"Hah. Yeme beni. Geçen gece nasıl dans ettiğinizi gördüm. Deliler gibi aşık bir çift vardı sanki karşımda. Üstelik çokta yakışıyorsunuz. Bir sürü insanın gözü sizin üzerinizdeydi. Nazar değecek diye ödüm koptu vallahi."

"Ay Gizem abartma. Normal bir danstı işte." Yüzüne bir sırıtış yayıldı.

"O geceyi tekrarlayalım. İyi geliyor insana kafa dağıtmak."