Şapşal

35 5 0
                                    

Bölüm şarkısı: Kuytu ada ( Ulaş'ın açtığı şarkı)

Gece boyunca uyumamam benim tüm dengemi altüst etmişti. Ve dahası yarın Ulaş'la birlikte vakit geçirecektim. Acaba nasıl bir gün olacak derken sonunda tam olarak uykuya dalmıştım.
...
Sabah olduğundan bile emin değildim ama öyle bir ses geldi ki uyanmak zorunda kaldım. Ve bu sesi kim çıkarabilir ki tabikide Ulaş. Yatağımın üstüne atlamak üzereyken kendimi yataktan çıkarmayı başarmıştım.
- Günaydın prenses dedi.

- Günaydın Ulaş bey de saat kaç sabah olduğundan bile emin değilim.

- Oldu tabikide, hem bugün için planlarım var acele et.
- Peki dedim.
...
Ulaş diye bağırarak merdivenlerden indim. Ulaş'da koltukta yayılmış bir şekilde televizyon izliyordu.
-Hadi ben hazırım Ulaş.

- Geldim

- Peki nereye gidiyoruz?

-Süpriz dedi, göz kırparak.

-Bak daha 14 yaşındayız beni yasal olmayan bir yere götürürsen seni kendi ellerimle polise şikayet ederim.

- Şimdi sen beni şapşalını şikayet edeceksin
öyle mi?

-Evet aynen öyle

- Tüh sana yazıklar olsun, böyle bir yakışıklılığı nasıl harcarsın bana nasıl kıyarsın?

-Ve klasik Ulaş başlamıştı işde bugün zor biterdi.

- Tamam seni affettim.

-Ama ben senden özür dilemedim ki nasıl affetin, hem özür dilenecek bişeyde yapmadım.

- Hadi kızım ya geç kalacağız.

-Bana diyene bak asıl senin yüzünden oldu.

- Hadi prensesim planlarım bozulmadan gidelim.

- Tamam gidelim.
...
İlk önce evimizin yakınlarında ki bir cafegüzel bir kahvaltı yapdık ardından yürüyerek beni sinemaya götürdü ve beni zorla korku filmine soktu. Şuan içimden ona yağdırıyordum. Yanında ki kıza soru sormaktan ve onunla ilgilenmekten beni unutmuştu. Kafamı çevirdim ve filmde ki sahneyi görünce Ulaş'ın boyununa atladım.

- Prenses bak planlarımı bozuyorsun ama olmaz ki yani

- Korktum odun Ulaş. Yaninda ki kızla ilgilenmekten beni unuttun.

- Tamam bir daha seninle korku filmine asla gelmeyeceğiz bunu aklıma bir yere not ettim.

-İyi akıl ettin Ulaş bey!

- Artık dayanamaycağım. Çıkalım bir kızla konuşturmadın kızım be.
Sonra da ayağaya kalktığımız sırada kızla göz göze geldim bana çok nefret besleyen duygularla bakmıştı bende ona aynı şekilde bakınca kafasını çevirip :
-Ulaş' cım telefon numaranı aldım zaten sonra "yalnız" bir şekilde buluşalım ne dersin?

- Tabikide olur "Aylena'cım".

- Şuan Ulaş'ı öldürebilirdim. Bu kızda şeytan gibi bunu da Ulaş'la işim bitince yanına gömerdim ben iç sesimle boğuşurken Aleyna, Ulaş'ın yanağından öpül sinema salonundan çıkmıştı.Ulaş'sa öylece kalmıştı. Onu kolundan dürtünce şaskın gözlerle bana bakmıştı.
-Ulaş iyimisin?

-Harikayım.

- Tamam o zaman hadi çıkalım insanlar sinirli bakmaya başladı. Çünkü sinema salonun ortasında ayaktaydık.

-Şimdi ki durağımız neresi?

- Senin daha çok seveceğin bir yer dedi gözkırparak.

- Otobüse bindikten sonra sahile geldiğimizi anlamıştım. Ve tebessüm ederek kayalara baktım. Daha öğlen olmamıştı ama güneş tepemizdeydi.

- Burayı neden bu kadar çok seviyorsun?

-Bilmiyorum şapşalım huzur buluyorum.

-Az kaldı.

-Neye az kaldı ki?

-Doğum gününe dedi.

-Ah ben unutmuştum. Çünkü pek kutlamayı sevmem biliyorsun bişeyde planlama lütfen.

-Neden ki? Hem bu sene yakın arkadaşlarımızı çağırırım diye düşünmüştüm. Hadi ama bak kırmak yok beni ona göre.

-Pekala nasıl istersen öyle olsun.

-Süper o zaman. Hadi bakalım biraz yürüyüş yapalım kırlara gidelim mi?

- Harika derim.

Yolda saçma şeylerden konuşarak gitmiştik bu arada da öğlen yemeğini halletmiştik. Sonra Ulaşa' baktım, aslında yakışıklıydı siyah gözleri ve siyah şaçları kemikli yapısı vardı ama benim şapşalımdı.

-Hey prenses?

-Efendim şapşal?

-Daldında öyle sesleneyim dedim. Biliyorum çok yakışıklıyım hayransın bana prenses.

- Yüzümü buruşturarak, aynen hayranım sana dedim.

Daha sonra kırlara uzandık gün batımını izlemeyi isterdim ama saat daha erkendi. Ulaş telefonunu çıkarıp bir şarkı açtı. Ona eşlik ettik ve kahkaha atarak eve gittik beni bıraktıtan sonra bende duşa girip üstümü değiştirdim. Ve aklıma gözleri gece parlayan çocuk geldi sonra uyuyamayacağımı anlayarak penceremi açtım. Ve onu gördüm sahile doğru gidiyordu gözlerime inanamadım ama oydu işde. Hemen evden sessizce çıkıp sahile gittim yine kayalara oturmuş derin derin denize bakıyordu tıpkı bir kaç gece önce ki gibi ama bu sefer kafasını çevirince beni gördü duygusuzca bana baktıktan sonra ayağa kalktı ve geldiği yoldan geri gitmişti. Ama niye bana öyle bakmıştı ki? Anlamıyordum. Zaten gece yarısına geldiğini anlayınca bende eve doğru gittim. Ve odama girdim. Biri balkonumun camına kağıda bişey yazıp bırakmıştı hemen onu aldım. Ve kağıtta yazanları okudum.

Beni neden takip ediyorsun?

SEN BENDE VARDIN AMA BEN SENDE YOKTUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin