Tek Bölümlük Hikayelerim

Hindiba Çiçeğim

~~ Hindiba Çiçeğim ~~

Yazar : Hatice Kurtaran 

Yazın gelişini müjdeleyen güneş gibi sımsıcak gülümsüyorum ona.Onun gülüşünü de alabilmek bana, karların ortasında dimdik ayakta duran mis kokulu kar çiçeğini hatırlatıyor.

Karşılıksız aşkım , daha doğrusu cesaretimi toplayıp da sana yüreğimdeki mevkini bir türlü açıklayamadığım yer işgalcim!

Bugünle beraber okulumuzun son haftasına girmiş bulunuyoruz.Tepemizdeki güneş ,benim heyecanlı halime gülümserken ;sıcaklığını daha verir gibiydi.Öyle ki kendimi su savaşında bulana kadar.Pardon ya! Ben şuan tam olarak bir su savaşının içine esir alınmış durumdayım.

''Daha ne kadar öyle ıslanmaya devam edeceksin? ''diyen Yong Hwa'mın keman gibi hoş sesi beni kendime getirdi.

Bu hafta üniversiteden üniversiteden mezun olacağımız halde hala ilkokul çocukları gibi eğleniyoruz.Ne üzücü durum ki bugünleri çok özleyeceğim;ama en çok da Yong'la yaşadığım arkadaşça(!) anıları.

Elindeki delikli şişeyi alırken bile yerinde duramayan kalbim , su savaşındayken de bana zorluk çektireceğe benziyordu.Dakikalar süren su savaşından, kayıp balık Nemo'dan bile ıslak halde çıktım.Bunun keyfini çıkarırken kör (!) bir şahıs tarafından keyfimin içine limon sıkıldı.Bu kör şahıs bildiğiniz benim yer işgalcim! Onunla zaman geçirmek için çocuğa dönen ruhum bile artik benim aptallığıma dert yanıyordu.

''Bay Seung'un dersine geç kalamam.Sen bu halde gelme! Yoksa mezuniyete hasta bir şekilde gelemezsin.'' diyen Yer İşgalcime o an içimden tüm lafları sıraladım.

Bu kazmalığı ,benliğini tekrar ve tekrardan belli ederek 2012 Odunluk Festivalinde zirveye oturmaya başarmıştı.Ne olurdu sanki ''Seni evine kadar bırakayım ;bu halde arabanı kullanamazsın!'' diye söylese! Mazallah odunluğundan ödün vermiş olur; elindeki o değerli(!) kupayı da kaptırırdı di mi ?

Ben Yong'a söylene söylene evime varıp, balıklığımdan firar edip,üstüne üstlük okulumun kucak açan eski kapısına da geri dönmüştüm.

Gözlerim fal taşına dönüşüp Yer İşgalcimi ararken, uzak bir noktada virüslerin ona temas etmeye kalkıştığını gördüm. Ah o virüsleri tek tek temizlemez miyim!Hemen bir virüs indirme sitesi olarak Yong'umun çevresindeki o virüsleri temizlemeliyim.Virüslere anti, Yong'uma sempatik gülüşümü atarak operasyonu başlattım ve dakikalar süren anti bakışımla virüsleri tek tek temizledim.Artık Yong'umla beraberdim.

Haftalardır uğraştığım mezuniyet hazırlığımı, Yong'un davetini beklerken halletmiştim. Fakat odunumuzun ses ayarları bozuk olduğundan ağzından bir çift ''Benimle mezuniyete gelir misin?''lafı alınamadı.

Ne üzücü durum ki bu gidişle damsız olarak üniversiteden mezun olacağım.Bu durum kızlar tarafından dedikodularla geçerken;erkekler tarafından ise iddia girişine başlamıştı.

Ben Yong'uma tüm güzelliğimle, zarafetimle gülümserken ; erkekler ayran budalası gibi bana bakıyor,beni mezuniyete davet etmek için beklemedikleri ekmek kuyruğundan uzun olan kuyrukta beni ikna etmek için bekliyorlardı.Normalde buna sevinmem gerekirken ;Küçük Emrah pozisyonu almış , Yong'umdan gelecek şutlara karşı kalemden çıkıp sahada geziyordum. Ama tüm çabalarım boşunaydı. Zaten Yong'um normal bir kişilik olsa boş bulduğu kaleye çoktan golü atmıştı.Ah Yong ah !!

Mezuniyetimden bir gün önce okuldaki son işlerimi hallediyordum.Hala damsız olarak son dakika da çıkacak bir dam (Yong) arıyordum.Gözlerim bakmaktan yorulunca ona da göz izni verip önüme bakmaya başladım. Kampüsün yeşilliklerle dolu bahçesinde son kez anılarımı hayal ederken