missing

2K 203 54
                                        

Ben geldiiim, nasıl özlemişim, siz de özlediniz mi bakayııım? 



Ashton: Minerva

Minerva: Ashton?

Ashton: Bunu itiraf etmekten nefret ettiğimi biliyorsun, değil mi?

Minerva: Bir şeyleri itiraf etmeyi sevmediğini ama aslında bunu kendinden sesli duymayı sevmediğini biliyorum hayatım.

Minerva: Ama önce bana neyi itiraf etmekten bahsettiğini söylersen bir çözüm bulabiliriz, ha?

Ashton: Söylerim.

Ashton: Yeter ki bana bir daha hayatım deme, yapma be.

Minerva: Ama hayatımsın

Ashton: Ama o kelimeleri hiç sevmiyorum.

Minerva: Ben seviyorum.

Ashton: Of Minerva of

Ashton: Sadece bir haftadan uzun süredir ailenin yanındasın ve seni özlediğimi hissediyordum, konu buydu, ama hayatım demeye devam edeceksen vazgeçiyorum, özlemem.

Minerva: İkimiz de birbirimizi özlüyoruz Ash

Ashton: Bu gerçek canımı sıkıyor.

Minerva: Benim sıkmadı, bu konuda yalan söylemeyeceğim.

Ashton: Şu sevgi olayını sevmemenin nedenlerinden biri daha aklıma geldi.

Ashton: Şahıslardan birinin canını sıkan şey, diğerinin işine geliyor.

Ashton: Bu nasıl bir iğrençlik, sevgiden kastınız bu mu yani?

Minerva: İşine gelen bir şeye sahip taraf olunca öyle demiyorsun ama

Minerva: Üstelik normal çiftlerde, biri birini özleyince diğerinin hoşuna gider.

Minerva: Özlenmek kimin hoşuna gitmez ki?

Ashton: Sorunun cevabını biliyorsun.

Ashton: Üstelik canımı asıl sıkan özlemekti.

Minerva: Beni  güldürüyorsun Ashton.

Ashton: Ben gülmüyorum.

Ashton: Seni özledim diyorum ve bir daha demeyeceğime emin olabilirsin.

Minerva: Ashton, sadece daha önce hiç böyle bir şey demediğin için şaşırdım.

Minerva: Yoksa ben de seni çok özledim, bunu biliyorsun.

Ashton: Özlediysen gel, bu kadar basit.

Minerva: Dibimdeyken kendini özlettiğin zamanlara da sayabilirsin bence.

Ashton: Cidden senle uğraşamıyorum ya.

Ashton: Ne zaman geleceğini söyle sonra da susabiliriz.

Minerva: Babam ve annem göndermeme konusunda çok ısrarcılar, kurtulamıyorum.

Minerva: Bir de babam sevgilin mi var, onun yanına mı gidiyorsun diye sorguya çekiyor, anlayacağın durum karışık.

Minerva: Yani üç güne falan en erken.

Ashton: İyi.

Ashton: Bu arada Veronica dün yanıma gelip senin artık gelmeyeceğini duyduğunu söyledi.

Ashton: Geleceğini söyledim ve üzüldüm deyip göz kırptı bana.

Ashton: Sadece söylüyorum.

Minerva: NE YAPTI NE YAPTI

Minerva: Üzülmüş mü kıyamam ben oNA YA

Minerva: Ben geleyim de üzülmesin.

Minerva: Hani illa üzülecekse tırnaklarını sökeyim de manikürünü yeni yaptırdı diye üzülsün o.

Minerva: Değil mi ama??

Ashton: Sen bilirsin.

Ashton: Sonuçta sen gelmeden bir gece onun evinde bir şeyler yapmayı da teklif etti bana yani.

Minerva: Ne teklif etti dedin sen az önce

Ashton: Bir gece onun evinde bir şeyler yapmak.

Ashton: Ama ben hayır dedim.

Ashton: Ha Minerva, ne zaman geleceğim demiştin sen?

Ashton: Hey, neden cevap vermiyorsun?

Minerva: Kusura bakma, eşyalarımı topluyordum da.

Minerva: Birazdan hava alanına gideceğim.

Minerva: Birkaç saate orada olurum.

Minerva: Veronica'nın birkaç kemiğiyle ilgileneceğim.

Minerva: Ve sonra da senin o altın sarısı buklelerini yolacağım hayatım.

Ashton: Ben ne yaptım?

Minerva: Beni kışkırttın.

Minerva: Sence ben salak mıyım Ashton?

Minerva: Anlamıyor muyum gelmem için yaptığını?

Minerva: O kadar meraklıysan böyle sinirden kıskançlıktan delirmeme, biraz da dönütleri ile sen ilgilen, değil mi ama? :)))

Ashton: Siktir ya.

Ashton: Başımı şişireceksin değil mi?

Minerva: Ne o Ashton, gelmeyeyim mi yoksa, vaz mı geçtin?

Ashton: Geçmedim.

Ashton: Sen gel, ben o dönütlerle uğraşırım, zaten bana çok bir şey yapamazsın bence.

Minerva: Haklısın, sana kıyamam.

Minerva: Ama Veronica'ya kıyarım.

Ashton: Biliyordum.

Minerva: Neyi?

Minerva: Sana kıyamayacak olduğumu mu?

Ashton: Hayır, dayanamayıp geleceğini.

Ashton: Her zaman bana gelirsin.

Ashton: Ben de o yüzden bir türlü gidemem ya zaten.





Want to Ignored // IrwinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin