Aşağıya doğru baktı Changkyun. Yüksekti. Korkularını aşabilecek kadar yüksek... Hafifçe gözlerini kapattı. Arkasında duyduğu sesle yavaşça gülümsedi
"We gonna fly~~"
Cidden de uçacaklar mıydı? O sırada arkasındaki yanına geldi. Ellerini kenetledi.
"We don't need wings to fly. "
Cidden de uçmak kanatlara ihtiyaçları yok muydu? Göz yaşlarıyla birlikte yanındaki insana döndü Changkyun. Kollarını sardı ona. Sanki bir daha asla yapamayacakmış gibi sarıldı. Gömülü olan kafasını kaldırmadan konuştu.
" Korkuyorum hyung. Ben senden önce ölmekten korkuyorum. Seni yalnız bırakıp sana acı çektirmekten korkuyorum. Lütfen kurtar beni. "
Minhyuk saçlarını okşayarak öptüğü çocuğa sıkıca sarılırken fısıldadı.
" Sana söz veriyorum Changkyun. Tutacağıma yemin ettiğim tek söz bu olsun. "
