"Hyuung. Bunu da alalım."
Minhyuk sevgilisinin yanına gitti.
"Changkyun zaten sende bundan var hem de 5 rengi var. "
Changkyun her zaman yaptığı taktiği uygulamaya başladı.
" Tamam hyung. Sus. Anladım ben. Changkyun ölecek zaten ne gerek var masrafa. Changkyun kim ki? "
Minhyuk göz devirerek sevgilisine arkadan sarıldı.
" Söyle bakayım ben sana hiç öyle dedim mi? Al hadi. "
Changkyun gülümseyerek sevgilisine küçük bir öpücük verdi. İstediği oyuncağı alarak Minhyuk'un yanına, kasaya koştu.
Kasadaki çocukla artık tanılıyorlardı. Güldü ve Changkyun'a baktı.
" Sömürdün çocuğu Changkyun. Hayır koleksiyon mu yapıyorsun? Bu aldığın 6. oyuncak. "
Changkyun gülümseyip Minhyuk'a sarıldı.
" Alsın işte Hyungwon hyung. Hem sana alan yok diye kıskanma. "
Hyungwon güldü.
" Yah Changkyun! Ne zaman Hoseok'a bana oyuncak al desem 'Zaten oyuncakçıda çalışıyorsun. Ne gerek var?' diyor. Çocuk haklı ben ne yapayım? "
Changkyun gülüp yeni oyuncağını bir eline aldı. Diğer eliyle de Minhyuk'un koluna girdi. Hyungwon'a el sallayarak çıktılar.