" Changkyun iyi uyudun mu bebeğim?"
Changkyun gülümsedi ve kafasını salladı. Minhyuk'a söylemese de kötüydü. Her yeri ağrıyordu. Sadece Minhyuk'u üzmemeliydi.
"Hyung bugün de hastaneye gitmek zorunda mıyız? "
Minhyuk onun alnındaki saçları düzeltti.
" Gitmek zorundayız Kyunie... "
Changkyun yastığı yüzüne bastırdı.
" İstemiyoruuum. "Changkyun artık o lanet yere gitmek istemiyordu. Zaten iyileşmediğini bile bile zamanını hastanede harcamak istemiyordu.
" Hyung sen git. İşlerin varsa hallet ben gitmek istemiyorum. Lütfen. "
Minhyuk gülümsedi ve yavaşça kalkarak odadan çıktı.
Changkyun o odadan çıkınca yavaşça defterini aldı ve yazmaya başladı.
" Hyungie,
Sana yalan söylediğim için üzgünüm.
Ama seni üzmek istemiyordum.
Son günlerdeyiz.
Farkındayım.
Çığlıklarımın hiçbir yere ulaşmadığını hissediyorum.
Kimsenin seni benim kadar sevemeyeceğini unutma.
Belki sen başkasını benden daha fazla seversin.
Bunun için üzülmem.
Çünkü sevgiyi en çok sen hak ediyorsun hyung.
Her neyse.
Seni seviyorum.Çünkü sen dünyadaki en muhteşem varlıksın. "
Bir dahaki bölüm final...
![](https://img.wattpad.com/cover/81835087-288-k409853.jpg)