Yanımda Kal #Wattys2016

Bölüm 4 - " Seni tanıdığım güne lanet olsun! "

Multi : Eylül ve Arda

Kafamı sıraya koymuş hocanın anlattıklarını dinlemek yerine Pazartesi Sendromundan çıkmaya çalışıyordum. 3. ders olmasına rağmen hala kendime gelememiştim ve çok uykum vardı. Dün gece kafamın içinde volta atan düşüncelerden uyumaya zaman bulamamış neredeyse sabahlamıştım. Şimdi de okulda uykusuzluktan ruh gibi geziyordum.

Arda'nın söyledikleri hala kafamı kurcalarken Melis'in söylediklerini de düşünmeye başlamıştım. Melis'i aradıktan 15 dakika kadar sonra yanıma gelmişti ve olan biten her şeyi ona anlatmıştım. Dediklerine göre aynı şeyleri zamanında Melis'e de yapmış. Ama tek fark Melis'e hiç bu kadar bağırmamış. Arda korumacı bir yapıya sahipti ancak hayatıma o kadar da karışmasına izin veremezdim. Enes ile olan problemimi kendim çözmek istiyordum.

Dün akşam Enes'ten gelen mesaja göre de yarın buraya gelip kendini sevgilim diye tanıştıran kişiyle tanışmak istiyordu. Arda ile aramız böyle olunca ne yapacağımı bilemiyordum. Sıkıntıyla ofladım. Sadece bir cümle ile hayatım yalan üzerine kurulmaya başlamıştı. Enes buraya gelince mecburen Arda ile sevgili rolü yapmak zorunda kalacaktık. Ancak ben onunla konuşmak dahi istemiyordum.

Sırtımın kalemle dürtülmesiyle arkama döndüm. Arkamda ki kız Melis'le yer değiştirmişti ve şuan Melis kaşlarını çatmış bana bakıyordu. "Hala depresyon modda mısın sen? " Burukça güldüm ve Melis'i görebilecek şekilde kafamı masaya koydum.

" Aklımı bir sürü soru kurcalıyor? " Tek kaşını havaya kaldırınca bunun devam et işareti olduğunu anladım. " Enes yarın buraya gelecek. Ve Arda ile tanışmak istiyor. Ama sevgilim olarak tanıdığı Arda ile. " Melis omuz silkince sinirle inledim. " Onunla konuşmak istemiyorum Melis. Onun yüzünden yalan söyledim ve söylemeye de devam edeceğim. Hayatıma karışması sinirimi bozuyor. " Melis gözlerini devirince homurdandım.

" Enes'i başından savana kadar Arda'ya katlanmaya çalış. Zaten Enes'te inanıp geri gidince konuşmak istemiyorsan konuşmazsın Arda ile. Ancak Arda kendini sevgilisiyim diye tanıtmasaydı Enes'ten kurtulamayacaktın. " Hüzünle bakışlarımı yere indirdim. " Yoksa kurtulmak istemiyor musun? " Bakışlarımı hızla Melis'e çevirdim.

" Onu da nerden çıkardın? Tabi ki kurtulmak istiyorum. Yeni bir okul, yeni bir hayat, yeni arkadaşlıklar. " Son da kurduğum cümleye burukça gülümseyince Melis sanki zafer kazanmışçasına sırıtıyordu. " Ne sırıtıyorsun be? " Omuz silkip 'Hiç' diyince ona kötü bir bakış atıp önüme döndüm.

Hoca hala ders anlatmaya devam ediyordu. Duvardaki saate bakınca daha dersin bitmesine 20 dakika olduğunu fark ettim. Kollarımı birleştirip kafamı gömdüm ve gözlerimi kapattım. Sonsuza kadar uyumak istiyorum.

" Eylül! " Adımın seslenilmesiyle uykumdan uyandım ancak kafamı kaldırmadım. " Uyandığını biliyorum, kaldır kafanı. " Melis'in kulak tırmalayan sesine suratımı buruşturdum. " Tamam o zaman, bende gidip Arda ile konuşurum. " Gözlerim anında açılınca kafamı kaldırıp arkasını dönen Melis'in kolundan yakaladım. Bana döndüğünde yüzündeki sırıtmasıyla konuşmaya başladı. " Aaa! Uyandın demek, bende Arda'nın yanına gidiyordum. " Kahkahayı patlatınca gözlerimi kıstım. Irıspı.

Arkama yaslanıp ellerimle yüzümü avuçladım ve gözlerimi ovaladım. Derince bir nefes alıp verdikten sonra Melis'e baktım. Kolumdan tutup beni sıradan kaldırınca gözlerimi devirdim.

" Nereye gidiyoruz acaba? " Bana hiç bakmadan kolumdan çekmeye devam etti. " Emrelerin yanına. " Kafamı sallayıp Melis'e ayak uydurdum. Ancak aklıma gelenle olduğum yerde durdum. Benimle beraber Melis'te durunca homurdandım.

" Ya sen bilmiyor musun? Arda ile aram bozuk, gitmem ben oraya. " Melis oflayınca kolumu elinden kurtarıp göğsümde kollarımı birleştirdim. " Niye sen gitmiyorsun? Arda gelmesin. " Tek kaşını kaldırmış bana bakarken gözlerimi devirdim. " Emre'nin en yakın arkadaşı. Muhakkak orada olacaktır. " Bu seferde Melis kollarını göğsünde birleştirip bana meydan okurcasına baktı. " Sende benim en yakın arkadaşımsın. Eğer ben orada olacaksam sende muhakkak orada olacaksın. " Tek kaşını kaldırdığında 'Sıkıyorsa gelme' dercesine bana bakınca ofladım.