Şuan bunu yazarken kendi odamda dolapta kilitliyim, haykırıyorum fakat kimse beni duymuyor. Ben o internet hayaletlerinden biri olduğunu düşünüyorum, okuduğum mesajda aynen şunlar yazıyordu; ''Etrafındakileri savunmak mümkün olabilir.Sevdiklerinizden uzakta kal.Kimseye söyleme ve ölümü kucaklama.''Titreyen ellerimle size ölüm mektubumu yazmak istiyorum. Benim hikayem sabah erken saatlerde başladı. Sabah fatura varmı diye maillerimi kontrol ediyordum, kapı çaldı kapıyı açtığımda sadece yerde bir zarf vardı ve içinde bir flash disk vardı. onu ben aldım, içeriye girdiğimde eşim :
-Hadi git artık, işe geç kaldın.Ve bende o aceleyle flash disk'i masaya bırakıp gittim.İşteyken o flash disk sürekli aklımdaydı ya garip bir şakaydı yada bir pazarlama şirketinin yaptığı kampanyaydı. Eve geldiğimde yerde kandan şeritler ve eşimin cesedini buldum. Eşim bilgisaray ekranının önünde ölmüştü.Ekranda bomboştu.Gözlerimde yaşlarla o anlık sinirle bilgisaray kasasına vurdum. Baktım ki o bana gelen usb takılıydı. Hemen bilgisaraya baktım.D:TaşınabilirDisk adli bir klasörde ''Torture.avi'' adında bir dosya vardı.Hiç düşünmeden videoyu açtım otomatik olarak videoyu çalmaya başladı.Videoda :Bir yatakta 7, belki 8 yaşındaki kız siyah beyaz video izliyor.20.saniyede kız aniden yatağa oturuyor. Gözleri geniş, bezelyeyi andıran yeşil küreler gibi açılıyor .Bir anda çığlık atmaya başladı.Orada bir adam vardı, ve ben onun bir insana benzemediğinden emindim.. Aniden anladım ki bu videoda yaşanan olayların olduğu sokak bana tanıdık geliyor.Tanıdık bir ev ve tanıdık bir mahalle. Adam bizim eve doğru geliyor, farkettim.Kalp atışlarım hızlandı.Koyu kapşonlu bir adam kapıya dayandı.Kapının önüne iyi bir barikat yaptım. İçimden geçen şeyler sadece şu :
-Ben ölmek üzereyim, eğer son sözüm varsa da kimse bu videoyu izlemesin.Yakında siz de bir flash disk alacaksınız...+200 de yenisi gelecek. İyi geceler ♡