( ALINTI )
Hoşuma gittiği için paylaşıyorum
Öncelikle merhabalar diyorum. Ben Ankara’da 9 senedir medyumluk yapıyorm. Bir süre önce yanıma bir kadın ve oğlu geldi ( kadın = 32 oğlu = 8 ) Kadın bana oğlunun duvarla konuştuğunu söyledi ve lavaboya gidemiyormuş. Banyo yapmaktan korkuyormuş ve dahası çocuğun makat kısmında ( dışkı bölgesi ) derin yırtıklar olduğunu görmüş. Benden yardım istediler. 1. gece evlerinde çocuğun yanındaki yatakta uyudum. Saat 4:19 da konuşma sesleri duydum. Not defterim elimde dinlemeye başladım dediklerinin %35 kadarını zor anladım. 4:20 = Geç geldin 4:25 = O bir medyum 4:52 = dokunma ona nolur 5:01 = o sana bişey yapmıyor yarın daha erken gel…
Sabah oldu çocugun sırtında üçgen şeklinde yanık izleri, omzunda 52 yukarıda 53 aşağıda diş izi buldum.. O gün öğlenleyin Cin tırnağı hazırladım ve evime gittim. Saat çoktan 24:10 olmuştu televizyonda Okan Bayülgen’in makina programını izliyordum. 24:29 da yattım. Saat 2:17′de kapım çalındı. Açmadım. Saat 2:51 kapım tekrar çalındı açmadım. Saat 3:23 kapım tekrar çalındı ve açmaya gittim. Kapıda 16 yaşlarında bizim görevlinin oğlu recep vardı. “Abi rahatsız ediyorum ama arabanızı çaldılar ” dedi. Hemen aşağı indim arabam çalınmıştı. Polisi arayacaktım telefonum yukarıda kalmıştı. Recep diye bağırdım görevlinin oğluna bakmadı bile. Yukarı çıkıp kapıyı açtım. Kapıyı açar açmaz karşıda koridor, koridorun sağında solunda ve tam ortasında 3 oda var. Ortadaki odanın kapısı çat diye kapandı. Nas suresini okumaya başladım, içeri girdim. Ortadaki odaya doğru yaklaştım ve kapıyı açtım kimse yoktu burası benim odamdı. Yatağımın yanına elbisemi çıkardım odamın kapısı hala açıktı. Kapıyı kapatayım derken bir ses duydum evimin kapısına anahtar sokulmuştu ve açılmıştı. 10 sn kadar baktım ve kendimi gördüm. Arkam dönük bir şekilde ayakkabılarımı çıkarıyordum. Nefesim kesilmiş bir şekilde kapıyı kapattım. Hemen yatağımın altına girdim. Korkudan ne yapacagımı bilmiyordum. 1 dk kadar geçmedi odamın kapısı açıldı. Biri hızlı hızlı nefes alıyrdu. O bendim…
Sonra elbiselerini çıkardı. Kapıyı kapattı, dizlerinin üstüne çöktü ve yatağın altına baktı… Gözlerini göremiyordum ama beni rahat bırak diye bağırıyordu. Ağzından ve kulaklarından akan kanı görüyordum. Lütfen lütfen diye yalvardım. Nas, Fatiha, Ayet-el Kürsi dualarını okudum. Sabah uyandığımda dilim çatal diye adlandırdığımız yılan dili şeklinde olmuştu. Çocuk ise 2 ay önce okulun son günlerinde kermes var diye gitmiş 2 adet kurşun kalemi burun deliklerine sokup elleri ile kalemlere çok sert bir darbe vurmuş ve hayatını kaybetmışti. Dün gece yine saat 2:56 da kapı çaldı ama açmadım. Fena haldeyim…