"Gelmene gerek yok anne."
Bahar evin önünde annesinin itirazlarına nazik bir şekilde ters tepki veriyordu. Kırmak istemiyordu annesini, ama annesi dün eve sırılsıklam gelmesinin hesabını Sevim Abla'ya soracaktı.
"Çok konuşma Bahar düş önüme."
Yolda devam eden bu itirazlar ve annesinin verdiği cevaplarla sonunda kütüphaneye gelmişlerdi. İçeri girdiklerinde kapıda çalan çan sesi ile Bahar bu sefer yüzünü buruşturdu birazdan Sevim Abla ve annesi tartışacaktı. Sevim Abla'nın adımları yaklaşırken sesi de duyulmuştu.
"Günaydın."
Bahar cevap vereceği esnada annesi araya girdi.
"Aşk olsun Sevim. Dün arabayla bırakamadın mı Bahar'ı eve. Eve geldiğinde sırılsıklam olmuştu. Hiç beklemezdim bunu senden."
Sevim, Bahar'ın annesinin bu ani çıkışıyla şaşırdı. Dükkan dan çıktıklarında yağmur çiseliyordu ve hızlandığında Bahar'ın çoktan eve gitmiş olması lazımdı ama işler sandığı gibi gitmemişti. Bahar'ın canını sıkacak bir şey demek istemiyordu.
"Ah, haklısınız ama arabamın frenlerinde sorun var. Ve ben Bahar'a eşlik ettim. Aniden yağmur hızlandı Bahar evim ters istikamete düşüyor diye zorla geri gönderdi beni."
Annesi ikna olmuş gibi Bahar'a kırgın bakış attı. Bahar ise değneğini mahcup bir ifadeyle hafifçe sağa sola sallıyordu. Sevim Abla iyi yırtmıştı.
Annesinin ona kızacak bir durum kalmamıştı.
"Bahar'a da darılmayın lütfen, onu sizin kadar ben de tanıyorum. Biraz ıslanmak onu mutlu etti. Hem gördüğüm kadarıyla sizin önlemlerinizle bu kadar iyi gözüküyor yoksa çoktan grip olmuştu."
Bu sefer annesi gururla gülümsedi. Daha fazla konuyu uzatmaya gerek yoktu. "Tamam affettim sizi." Dedi ve o an dikkatini çeken kişiye odaklandı. "Bu güzel kız kim şimdi fark ettim."
Bahar o an başını kaldırdı. İlgi olabilirdi.
Sevim Hanım arkasına döndü ve gülerek konuştu. "Bahar'ın çırağı İlgi."
İlgi utana sıkıla yanlarına gelmişti. Bahar'ın annesi sıcacık bir gülümseme iletti İlgi'ye. Kısa bir tanışma ardından annesi etrafa kaçamak bakışlar attı. Demir denen çocuk yoktu ortada. Bugün gelmemişti demek ki. Kızını öptü ve diğerleriyle vedalaştı, kütüphaneden çıkacağı esnada bir şey hatırlamış gibi geri döndü. "İlgi, en kısa zamanda seni evime yemeğe davet ediyorum."
İlgi gülümseyerek başını salladı. "Seve seve gelirim efendim." Dedi. Ama annesi tek göndermezdi onu. Biraz mahcup bir ifadeyle "Şey, acaba abim de gelebilir mi?" diye sordu. Bahar'ın annesi heyecanını saklamaya çalışarak "Tabi ki gelebilir." Dedi ve gülerek kütüphaneden ayrıldı. Ana caddeye çıktığında kocasını aradı hemen. Kadir Bey iş saatinde arayan karısının telefonunu açtı. Önemli bir şey olmuştu.
"Alo."
"Kadir, İlgi ile tanıştım ve yemeğe davet ettim. Abisi ile birlikte gelecek."
Kadir Bey karısının yaramaz çocuk gibi konuşmasıyla kahkaha attı.
"Tamam, ne zaman gelecekler."
"Belli değil en kısa zamanda dedim ama."
Kadir Bey gülümseyerek "Tamam." Dedi ve karısı yüzüne telefonu kapattı. İşine döndüğünde kendi kendine gülümsedi Kadir Bey. Karısının çocuksu halleri hiçbir zaman değişmeyecekti...
Bahar ve İlgi kütüphanede kitapları sıralıyorlardı. İlgi arada dikkatle Bahar'ı inceliyor ve abisiyle tanışıp tanışmadıklarını merak ediyordu. Abisi daha önce bu kütüphaneye geldiyse tanışmaları lazımdı ama dün pek de tanışıyor gibi görünmüyorlardı. Bahar yüzünde bir gülümsemeyle kitapları dizerken o da birikenleri raflara yerleştirmeye koyuldu. Sevim Abla arada onlara bakıyor sonra işine geri dönüyordu. Kütüphaneye liseli birkaç çocuk gelmiş ve ansiklopedilerle dikkatle bir araştırma yapmaya koyulmuşlardı. İlgi bir an şaşırsa da çocuklara hak verdi. Ansiklopediler tarihi kaynaklardı. Akşama doğru işler bittiğinde kütüphanenin çan sesi içerideki sessizliği bozdu. Sevim Abla, Bahar ve İlgi çıkmak için hazırlanmıştı. Kimin geldiğini merak etmişlerdi. İlgi gözlerini devirmemek için kendini zor tutuyordu. Abisi mahcup bir ifadeyle onlara gülümsemişti.
"Merhaba bayanlar..."
Bahar duyduğu sesle dudaklarını birbirine bastırdı. Demir gelmişti. Sevim Abla "Biz kapatacaktık ama..." dedi fakat cümlenin devamını Demir bozdu.
"Bende İlgiyi almaya gelmiştim zaten."
"Kendim gelebilirdim abi."
"Bilmiyorum küçük cadı."
Bahar hafifçe gülümsedi. Demir'in muzip ses tonu yine kalbini hızlandırmıştı. Acaba nasıl biriydi Demir... İlgi ağzının içinde bir şeyler geveledi ama abisi bunu duymadı. Abisinin kütüphaneye gelmesi onu ilgilendirmezdi bu konuda söz vermişti kendince ama küçük bir çocuğu okuldan alır gibi kütüphaneden almak ne demekti. Eve gidince Bahar Ablası ile ilgili ne varsa öğrenecekti çünkü abisi kaçamak bakışlar atıyordu sürekli Bahar Abla'sına.
Sevim Abla dükkanı nihayet kapattığında İlgi ve Demir "İyi akşamlar." Diyerek yanlarından ayrıldılar. Bahar ve Sevim Abla'da kol kola yolda yürümeye başlamışlardı.
"Sevim Abla sana bir şey soracağım?"
"Pekala zor bir soru mu?"
"Sen karar ver."
"Tamam, hazırım gönder gelsin."
"Demir nasıl biri yani yakışıklı mı?" diye sorduktan sonra yolda durdu. Utancından yanakları kıpkırmızı olmuştu. Sevim Abla Bahar'ın bu halini görünce kahkaha atmamak için kendini zorladı. Bahar bu çocuktan hoşlanmıştı. Zaten Demir'in sürekli Bahar'a kaçamak bakışlar atmasının başka nedeni yoktu. Demir'de hoşlanıyordu Bahar'dan...
"Esmer ve kaslı bir yapısı var. İlgi ile çok zıt. Gülünce senin yanaklarında oluşan gamzeler onda da var. Gözleri de senin gözlerinin renginden badem rengi... Kısaca yakışıklı bir çocuk."
Bahar hayalinde canlandırdığı Demir ile kalbinin tekrar hızlanmasına mani olamadı. "Ve yağmurdan sonra oluşan toprak kokusuna sahip."
Ağzından Demir ile ilgili hoşuna giden bir detayı kaçırmıştı. Sevim Abla hafifçe güldü. "Sende de papatya kokusu var birbirinize bence uyum sağlıyorsunuz."
Bahar utançla "Sevim Abla." Diyerek mırıldandı. Elleriyle yüzünü kapadı. Sevim Abla'nın boğazında bir yumru oluştu. Bahar'ın babasına yardım etse çabucak ameliyat olsa ne güzel olurdu. Ama inatçı Kadir Bey reddediyordu. Bahar hak ediyordu mutluluğu ve gözlemleriyle Demir doğru kişiydi. "Tamam, sustum seni utangaç." Dedi gülerek ve yolun geri kalanını sessiz bir şekilde yürüdüler.
YORUM VE VOTELER GELEBİLİR Mİİ LÜTFEN :))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BADEM #Wattys2016
RomanceHayata atılan yeni bir adım ne kadar iyi olabilir,geçmişinin seninle ne kadar bağı olabilir?İnsanlar senin düşündüğün gibi midir? Hayatı boyunca etrafındaki insanların seslerinden başka bir şey duymayan,kendisine anlatılanlarla kendi hayal dünyasın...