★SEATTLE - 1845 - Damon
İpeksi saçlarını parmaklarıma doladım. Güzel beyaz saçlarını... Neredeyse kapanmak üzere olan gözlerine baktım... İçinde can çekişen ruhunu hissediyordum, İsterik çığlıklarını. Canı acıyordu, O Çok uzağa gitmek üzereydi... Benim bile ulaşamayacağım kadar uzağa. Fısıltıya dönüşen sesini duyduğumda gözyaşlarıma hakim olamadım...
"Seni seviyorum Damon... Seni her şeyden çok seviyorum..."
Soğuk elleri avuçlarımdan kayarken elimden hiçbir şeyin gelmiyor oluşuna mı? Yoksa Baş meleklerin ona yaşama şansı vermemelerine mi kızgındım ? Bilmiyordum... Kafamdaki bütün bu soruların içine tek bir cevap vardı. O gitmişti... Cennetin en güzel köşesinde mutlu bir yaşamı olacaktı, belki de beni unutacaktı... Ben ise cennetten kovulmuş bir zavallı olarak burada sürünecektim. Her geçen saniye ölecektim.
"Ben de seni seviyorum Sophia..."
★GÜNÜMÜZ - 2013 - Angel
Zilin sesini duyduğumda nefesimi tuttuğumu yeni fark etmiştim. Çantamı aldım ve Hızla ayağa kalktım. Bana çevrilen gözleri umursamadan sınıftan çıktım. Derin bir nefes aldım. Koşar adımlarla köşeyi döndüğümde birine çarptığımı farkettim.
"Ö-özür dilerim... Ben şey.."
Siyah gözlerine baktığımda biraz da olsa ritmi düzelen kalbimin sesi tekrar kulaklarımda çınlamaya başladı. Nabzımın koridorda yankılanıp yankılanmadığını sorguluyordum...
"Sorun yok. ben de seni arıyordum"
"Neden beni arıyordun ?"
Sesimdeki endişe ve korku karışımı ton beni bile şaşırtmıştı. Korkuyor muydum yani ? Derin bir nefes aldım.
" Bunu unutmuşsun."
Elinde tuttuğu ceketime bakakaldım. Hızla elinden aldım.Ne sanmıştım ki ? Motorlu testereyle beni öldürecek miydi ? Dolaba yaslayıp boğacak mıydı ? Yaşadığım için, hayal kırıklığına mı uğruyordum ben ? Bu Saçmalıklardan kurtulduğumda şaşkınlıktan bayılabilirdim. O... O gitmişti... Ama hissetmiş olmam gerekmez miydi ? Yani ufak bir esinti, ne bileyim bir ses ? Gözlerimi sıkıca kapattım. Açtığımda tam karşımda duruyordu ! Siyah gözlerinde alaycı bir bakış vardı.
"Sen B-bunu nasıl yaptın ?"
"Neyi nasıl yaptım ?"
"Az önce gitmiştin...."
"Ne ?"
"Sen... Neyse boş ver biraz yorgunum sanırım bu yüzden oluyor"
Gülümsedi ve hızlı adımlarla merdivenleri çıkmaya başladı.
Tanrım deliriyorum sanırım. Önce zihnimde hissettiğim ses... Halüsinasyonlar... Beni neyle sınıyorsun ki ? Sırtımı soğuk duvara yasladım. Bacaklarımın artık beni taşıyamadığını anladığımda kendimi acımasız yer çekimine bıraktım. Gözyaşlarıma engel olamadım. Ne yaptığımı ben bile anlamamıştım ama içimden bir ses bana AĞLA diyordu. DURMADAN AĞLA.
"Dur !"
Arkasına bakmadı. Duyduğunu biliyordum. Hareket etmiyordu. Ayağa kalktım. yavaşça yanına gittim.
"Adın ne ?"
" Bunu neden soruyorsun ?"
" Polise şikayet etmek istersem dış görünüşün hariç elimde başka bir bilgi olsun istiyorum diyelim ?"
Güldü. Ama bu normal bir gülüş değildi. Alaycı... tıpkı bakışlarındaki gibi.
" Damon"
Bunu tükürür gibi söylemişti. ya sinirliydi ya da adını sevmiyordu. Birinci seçenek " BEN BURADAYIM APTAL" dercesine başımda dönüp duruyordu.
"Ben de Angel. Tanıştığıma memnun oldum Damon."
Elimi uzattım. Önce biraz saçma bulsa da o da elini uzatmayı akıl etmişti. Eli son derece ipeksi ve... soğuktu. Benim ellerimde soğuktur ama bu biraz, biraz fazlaydı...
"Ben de"
Gülümsedim. Siyah gözlerini bir saniye bile benden ayırmadı. O da gülümsediğinde rahatlamıştım.
"Görüşürüz Damon."
Hızlı adımlarla merdivenleri inmeye başladım. Hala bana baktığını hissedebiliyordum. GÖRÜŞÜRÜZ ANGEL. Sesi zihnimde yankılandığında olduğum yerde kaldım. Hışımla arkama döndüğümde gördüğüm tek şey lisedeki ahmaklardı. Damon... O Gitmişti....
![](https://img.wattpad.com/cover/9669180-288-k691216.jpg)