Kapıyı kilitledi ve tşörtünü çıkartıp yatağa uzandı. Derin nefesler alıp kendini sakinleştirmeye çabalıyordu. Küplerimizi oldu ama gene de bir şey demedi. Galiba kendine yedirmedi diyeceklerini. Ne de olsa 3 kızla evlendi ama hiç birine ilgi duymamıştı. Beste de onu çeken bir şey vardı ama neydi. Tipi mi? Hayır. Gözlerimi ? Hayır. Peki ya neydi bu ? Gözleri duvara odaklanmıştı ama beste kalkıp camları kapattı ve perdeleri kapatmıştı. Yavaşça yanına geldi ve kulağına fısıldadı.
+ İstersen aşağı da ki kızları çağırabilirsin.
Ege doğrulup bestenin saçını eline alıp çekti. Ondan ses gelmeyince dudaklarını çenesinde gezdirip birdendurdu özür diledi. Kapıyı açmaya giderken Beste onu durdurdu. Kısa olduğundan makyaj sandalyesine çıktı ve Ege'yi dudağından öptü. Arthur' ise kapının önünde olanları anlamaya çabalıyordu. Üçersen öpüşme sesleri gelince bir kahkaha attı ve kızlara paralarını ödeyip gönderdi. Ege ise kucağında olan minik şeytanını öpüyor ve kendini mutluluğa veriyordu. Tam 2 saat sonra odadan çıktılar. Ege hala daha huzursuzkrn Beste biraz yorgun olmasına rağmen hala daha tatlı bakıyordu. Gülümsedi ve elini tuttu ölüm meleğinin. Arthur'un yanına geldiklerinde Beste zar zor oturabiliyordu. Bunun için Ege'nin kucağında ve hep ondan destek alarak oturuyordu. Telefonunu açıp Youtube den bir dizi açtı ve televizyona bağladı. Ege hala daha kırmızıyı ve Besteye pişman gözlerle bakıyordu. Bembeyaz tenini kirletirsiniz düşünüp içi acıyordu. Beste ise mutlu olduğunu ve kendinin istemese bunu yapmasına izin vermeyeceğini söyleyip onu rahatlatmaya çabaladı. Dudaklarından öpüp Ege'yle film izlemeye koyuldular. Müzik sesleri yan Villa'nın bahçesinden geliyordu. Ege filmi durdurup hadi bebeğim partiye dedi. Genelde hacker karın kullandığı maskeyi takıp aynı kıyafetleri giyindiler. Ellerinde siyah eldivenler siyah pantalon ve siyah kapşonlu polarları vardı. Duvardan tırmanıp partiye göz gezdiririrken Ege birden ters takla atıp havuzun yanına indi. Beste ise duvarda biraz koştuktan sonra iki takla atıp yere inmişti. Herkes gözlerini açmış onlara bakıyordu. En sevdikleri müzik çaldığında istemsizca aynı hareketleri bir robot gibi yapmaya başlamışlardı. Millet videoyu açmış onların hip hop dansına kilitlenmişti. Eğlence bitince ikisi aynı anda geldikleri gibi duvara tırmanıp kaçtılar. Herkese göre bir seri katil soğuktur, gülmez , eğlenmez. Aslında yanlış tabir o adam öldürülen dahi eğlenir. Telefonu çaldı ve beste telefonu elinden alıp sesini kalınmalarını ve açtı. Arthur'du arayan ve sıra sende bu gece hallet dedi. Telefonu kapattı ve Ege'ye dönü ve hadi iş başına dedi. Silahları bellerine taktılar ve geziniyormuş gibi arabaya yaklaştılar ve birden arabaya bindiler. Evet adam garaja gelecekti 5 dksı vardı. Kimse görmesin diye güvenlik kameraları olmayan yerlerden geliyordu. Arabasına bineceği sırada karşısında maskeyi bir adam belirdi. Konuşmadan ona yaklaştı ve yüzüne baktı. Gözlerinde korku vardı. Eskiden kendisi adına çalıştığı adm şimdi onu öldürmesi için adam tutmuştu ama Arthur' onu halletmişti. Gökhan Soysal artık mezar taşında El fatiha yazacak dedi. Biliyordu ikinci bir şansı yoktu. Kafasına silahı doğrulttu ve elini adamın elinin üzerinde silahla birlikte tuttu. Tek bir kurşun sesiyle adam yere düşmüştü. Intihar etmişti. Kime göre intihar tabi ki polislere göre. Sigarasını çıkarttı ve çakmağıyla yaktı. Gökhan Soysal ın kasa anahtarını alıp oradan uzaklaştılar. Arthur'u aradı ve paket hazır dedi. Besteye Ege bir soru sordu. Beste hatırladın mı baban ile bir antlaşma yapmıştık?
