-7-

6 0 0
                                    

+ Evet ama antlaşmanızı hatırlamıyorum bay öküz.
- Hatırlamaman çok normal çünkü hiç bahsetmedim.
+ Ee anlat bakalım kocacık olay ne ?
- Babanın ipi çekildi. İstediğimizi yapmadı ve artık ölmesi gerekiyor.
+ Nasıl yani ?  Babamı mı öldüreceksin ? Yapma bunu Ege .
- Kusura bakma ama ben böyle öğrendim acımak yok. Duygular yok. Hem yapmak zorundayım.
+ Bak babamı sevmem belki nefret ederim ama kesinlikle ölmesini istemem. 
- Yarın siyahlara bürün yas günlerin başlıyor. 

Beste afallamış bir biçimde Ege'nin yanına geçti ve oturdu.
+ Ne zaman öldüreceksin onu ?
- Ikinci paketin ne olduğunu biliyor musun ? Bagajda ki....
+ Kim ? Dedi bira soğuk bir sesle
- Korkma be bizim eve baskım yapan itlerden biri. Hani sizin başkanınız lakabı pitbull.
+ Tamam hatırladım. Onu öldürenilirsin sıkıntı yok.
- Ben değil canım sen öldüreceksin.
+ Hay hay nasıl bir ölüm istersiniz onun için ?

Arabada gülüşme sesleri olmuştu. Eğlenerek ve dikkat çekmeden deniz kıyısına indiler. Arabanın bagajındaki ürkek ve ter kokan adamı alıp ağlamasın ya da bağırmasın diye ağzını diktiler. Evet diktiler sakın küfür anlamayın. Odunları sakladıkları yerden alıp ağlayan adamın etrafına dizmeye başladılar. Benzinini de döktükten sonra hani yemek hazırlayan ustalar gibi bir baktı adama ve "Hadi pişirelim " dedi Ege.  Sigarasını çıkartıp içmeye başladı. Sigarasından iki duman aldıktan sonra adama doğru fırlattı ve kocaman bir alev oluştu. Adam çığlık atamadığından değişik sesler geliyordu. O kötü koku hala daha tiksindiriciydi.  Adamın o ateşten çıkıp kendini söndirmesiyle ikinci raunt başladı. Naylonu alıp adamın ellerini ayaklarını sıkıca bağladılar ve götürüp yan taraftaki denize fırlattılar. Yaralarına değer tuzlu suyun etkisiyle dikişleri açılan ağzıyla atamadığı en içten çığlığı attı ama bir sorun vardı çünkü şuan boğuluyordu. Ikisinin de cinayetle birleşen yolları kim bilir belki bir çocukla sıradan olur. Belki de olmaz bunu zaman gösterecek.  Izmire gitmek için arabaya bindiler ve tam 2 ay kimseyle iletişime geçmediler. Güldüler eğlendiler. Ege bazen bilgisayardan kimin ne yaptığına bakıyor ve çıkıyordu. Ordan da Antalya turu yaptılar. Antalya da kimsenin dikkatini çekmemek için Ege avukatlık Beste ise garsonluk yapıyordu. Bir iş çıkışı beste aldığı maaşıyla doğru Avm kerin kapısını aşındırdı. Eve geldiğinde duş alıp üzerini giydi. Ege en sonunda Kapı kolunu oynatmış ve eve girmişti. Kapının önünde ki beste kısa şortlu ve yarım atletliydi. Prüzsüz yüzü, dolgun dudakları ve siyah saçlarına çok güzel görünüyordu. Ege ona bir adım yaklaştı ve incelik beline sarıldı. Köprücük kemiğini öpersen bir yandan da burnuna ziyafet veriyordu güzel koku ile.  Bir süre böyle kaldılar ta ki Ege'nin takım elbiseden rahatsız olmasına dek. Kıravatını çıkartıp ceketinden kurtulmuştu. Gömleğinin düğmelerini çözersen Beste onu durdurup kendi çözmeye başlamıştı. Gömleğini çıkartırken bir yandan da kaslarına dokunmuştu. Ona getirdiği siyah beyaz tşörtünü ve siyah pantolonunu verip giymesini bekledi. Ege ise giydikten sonra selfie için Bestenin beline sarıldı.  Bestenin kendisine baktığını görünce ona dönen Ege zaman ayarını unutmuştu. Ama çok güzel bir resim olmuştu.  İnstagram hesabına attığı fotoğrafla telefonu elinden bıraktı.
Evden çıkıp doğru kumsala gidiyorlardı. Ama sokaktaki bütün erkeklerin dikkatini Beste çekiyordu. Ege bir itam da bulunurlarsa döversin diye kendi kendine konuşuyordu. Birlikte sahile inmişlerdi ve bütün kızların dikkati Ege deydi. Sinirleri bozulmuştu ama gene de sakindi. Biri bir söz derse ne yapacağını biliyordu. Ege Besteyi kucağına alıp denize doğru koşmaya başladı ve bilinen son Besteyi denize attı.

Beste ise denize atıldığı andan itibaren 3 dk dır ordan çıkmadı.  Endişelenmişti ve denize atladı. Kumların dibinde bir beden gördü. Evet bu Besteydi. Onu alıp doğru ca karaya çıkarttı ama endişeden ve vicdan azabından kendine sövüyordu. Bileğini aldı ve satıyor nabzını saymaya başladı. Gayet iyiydi ama nesi vardı neden uyanmadı diye düşünürken bir kahkaha sesi ile daldığı siyah gezegenden ayrıldı. Daha sonra görüşeceğiz black gezegen.

+ Eşek şakası öyle değil canım böyle yapılır.

Ege gülmeye başladı. O kadar içten ve güzel gülüyordu ki herkes hayran olurdu uğruna. Ona kocaman sarıldı ve kucağına almak için hamle yaptığında beste sırtında taşımasını istemişti. Ege bunların acısını tabi life çıkartacaktı. Sırtına aldığı besteyle koştu, dans etti, yemek yedi, içki içti. Artık ona ne adıyla ne de lakabıyla sesleniyordu. Kadınım diyordu. Bir balıkçı lokantasına gidip yemek yediler ve Ege bestenin kolunu tutup hadi bulaşıkhaneye çünkü param bitti. Bulaşıkların hepsini beste tek başına yıkadı. Tam 150 adet tabak.  Elleri isyan ediyordu artık. Etrafı temizlersen köpükler içinde eline tek taş bir yüzük geldi ve biri unutmuş diyebildi.

- Hayır o senin kimse unutmadı yani. Sadece sürpriz yaptım.
+ aman ne güzel süpriz. Ellerim buruşturmak ya.
- Temizlenmiş oldu hem ne olacak ki.  Yakıştı ama .
+ Temizlenmiş oldu öyle mi o zaman seni de temizleyelim.
- Nasıl yani ?
+ Bak hemen göstereyim.  Dedi ve eline su fışkiyesini alıp suyu sıktı. Su savaşı zamanıydı. Ege islâna ıslama bestenin yanına gidip beline sarıldı ve alnından öptü. Bir örtü aldı ve besteyi omzuna alıp kalçalarını örtüyor örttü.  Evlerine geldiklerinde Ege duşa gireceğini ve akşam toplantı olacağını söyledi. Bestede hazırlanmak için duşa girdi. Takım elbisesi ve ekipmanları ile ( tabanca , bıçak,  mermiler , eldiven ) tamamen hazırdı. Beste ise yırtmaçlı sarı bir elbise giyinmişti. Kabarık eteğin altına bacağına sardığı tabanca kılıfıyla hazırdı. Küçük el çantasının içinde ise jarjör ve mermiler vardı. Arabanın arkasına ise dürbünü tüfeği bulunuyordu. Araba ile partiye gidene kadar konuşmadılar. 
Ege arabadan inerken Besteyi Alnından öptü.

- Hadi iş başına Medusa.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 07, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARMAŞIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin