'' Azerbaycan mı ? ''

13.8K 624 78
                                    



Öncelikle herkese merhaba !!

geç gelen bölüm için üzgünüm ancak hem  kuzenimin nişan telaşı var hem de bayram telaşı . yarın bayram herkesin bayramı şimdiden MÜBAREK OLSUN . bu bayram ülkemize huzur getirir inşallah . bayramda harçlıkları almayı unutmayın lütfen harçlık önemli :) ayrıca bol bol et yiyin canım etten çok ney var kurban bayramında .

hepiniz Allah'a emanet olun kuzucuklar .

güzel vote ve yorumlar için şimdiden teşekkür ederim .

iyi okumalar ...




Dün gece yaşanılan olaylar derinden sarsmıştı beni .  kocam olacak adam , bir anda karşıma çıkıp  beni ürkütmüş üstüne üstlük beni götürmeye çalışmıştı . ama hanzo bey buna izin vermemiş ve beni korumuştu .

sorunlu geçen gecenin ardından güzel bir sabaha gülümseyerek uyanmayı çok istemiştim ama bu sadece istememle kalıyordu .

kızların kahvaltısını yaptırdıktan sonra onlarla biraz oyun oynamıştım .  tabii bu sırada Demirhan Bey iş yerine gitmemiş . sekreter bozuntusu kumral saçlı , Sezgin adında ki kızı eve getirmişti . bunu düşünmemeye çalışarak kızlar kendi hallerinde oynarken düşüncelerimle baş başa kalmıştım .

her zaman , her daim kendi ayaklarımın üstünde durmaktan hem yorulmuş hem de gurur duyuyordum . ama insan yorulunca , hayattan bıkıyordu . yaşama sevinci kalmıyordu ki benim yaşama sevincim yoktu . babamdan hiç sevgi görmemiştim . her daim bu yaşıma kadar yanımda olan Annem vardı . o da bir melek gibi ruhunu ve bedenini alıp yanımdan sonsuzluğa doğru yola çıkmıştı .

bazen o kadar çok dua ediyordum ki annem beni de yanına alsın , kurtarsın beni bu cehennemden diye , ama sonra daha yaşayacak çok şeyim var ki halen hayattayım , daha çok öğreneceğim ders çıkaracağım şey var ki hayattayım diye düşünüyordum .

insan yorulsa da ayakta durabiliyormuş . en çokta bunu öğrenmiştim hayattan . mesela kalbin paramparçayken , ruhun artık acıları kaldıramıyorken bile sen ayaktaydın . çünkü başka çaren yoktu .

düşüncelerimi geri savıp Ellerimi göğsümün altında birleştirip dışarıya bakıyordum . bir an önce bu adamdan boşanmalıydım . birisinden mutlaka yardım almalıydım .

derin nefes alıp , Demirhan Beyden yardım istemek için yukarıya çıkıyordum fakat o kumralı görünce geriliyordum nedense . o kumral kızdan hiç hoşlanmamıştım . resmen mavi gözlü hanzonun içine düşüyordu .

merdivenleri sonlandırdığımda , Demirhan Beyin kapısını tıklatıp , onun gel diye çağrı yapmasından sonra odaya girmiştim .

kumral kız mini siyah eteği ile siyah deri koltukta bacak bacak üstüne atmış resmen gel beni şey yap der gibi bakış atıyordu . ne olacak sekreter bozuntusu (!)

neden bu kadar gıcık olduğumu bu kıza kestiremezken Eceye de bu şekilde sinir olduğum aklıma gelmişti . Burak da Demirhan gibi umursamazdı . bir anda silkelenmiştim . neden bu iki adamı karşılaştırıyordum ki .

'' Demirhan Bey sizden bir konuda yardım isteyecektim . ''

gözlerim sekreter kıza kaydığında o uzun bacaklarını sergilemek ister gibi ayağa kalkıp elinde ki dosyayla Demirhan'ın masasına gitmişti . ardından eğilip açılan göğüs kısmıyla bir şey anlatıyordu . ama işin garip tarafı Demirhan umursamıyordu bile .

İstenmeyen #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin