grayson?

262 5 0
                                    

Tamam, 5. şişeyi içmemeliydim. Ama kendi başıma eve gitmeyi başarabilirdim, değil mi? Los Angeles'ta şaşırtıcı bir şekilde boş olan sokaklarda duvarlardan yardım alarak, sendeleyerek ilerliyordum. Önümü kesen Range Rover şaşırmama ve ürkmeme sebep olurken etrafta yardım isteyecek birilerini aradım. Saat gecenin üçüydü ve kimsenin dışarıda olmaması normal değildi. Mutlaka bir kaç çift kenarda köşede yiyişmeliydi!

"Her şeyi mahvediyorsun, Rina!" Güzel sesi kulaklarımda çınlanırken, kendimi Range Rover'ın açılan camına odakladım. Neden onun kalbini kırmıştım, neden o benim kalbimi kırmıştı?

"Hey, Rina iyi misin? Tanrım neden içtin!?" Tanıdık gelen ses zihnimde tek bir isim uyandırdı.

Grayson Dolan.

Belime yerleştirdiği eli itip duvara sırtımı yasladım. "Ben iyiyim."

Yüzüne yerleştirdiği alaycı ifadeyle bana resmen 'Ya, ne demezsin!' diyordu. Gözlerimi devirdim ve tekrardan belime yerleştirdiği elini umursamadan kafamı ondan uzaklaştırdım. Tek yardım isteyebileceğim kişi Dallas'tı fakat tartışmamızdan sonra yüzüne bakabilecek cesareti kendimde bulamıyordum.

Yüzüne yayılan kötü gülümseme ile yüzüme doğru eğildi. Dudaklarımız arasında kısa bir mesafe kalmıştı. Kendimi geriye itmeye çalışıyordum fakat kollarıyla beni sıkıca tutuyordu. Nefesini yüzüme üfledi. Yüzüme bir sıcaklık yayıldığını hissettiğimde erkekliğine bir tekme atmak aklıma gelmişti.

Attığım tekme sayesinde bütün sokağı inleten bir çığlık yayıldı. Onun geri çekilmesinden faydalanıp, koştum. Sarhoş bir insan ne kadar koşamıyorsa o kadar koştum. Heyecandan ve alkolden bacaklarım titrerken tek yaptığım bağırarak yardım istemekti.

Büyükannemin evinin çatısını görür görmez bacaklarımı o tarafa döndürdüm. Grayson arkamda yoktu. Böbrek üstü bezlerim adrenalini son hızda salgılarken kalp atışlarım boğuk bir şekilde kulaklarımda yankılanıyordu.

Sarhoşluğumdan yararlanmaya mı çalışmıştı?

En yakın arkadaşlarından birinin sevgilisine sarkmaya mı çalışmıştı?

Dudaklarımın üzerine üflediği nefesi hatırlayınca diken diken olan tüylerime karşılık dolan gözlerime engel olamadım. Vücudumda güç kalmamıştı ve yavaş yavaş kendini kapatıyordu. Hemen Cameron'a gidip bunu anlatmalıydım. Ya da anlatmamalı mıydım? Tanrım çelişki çok lanet bir şeydi!

Belki sarhoş olduğum için böyle bir hayal görmüştüm. Hayır, imkânı yoktu. Yüzüme üflediği sigara kokusunun bir açıklaması olamazdı.

Boğazımdaki kuruluk nefes almama engel olduğu için durma kararı aldım. Arkamı dönmeye korkuyordum fakat cesaretimi toplayıp arkama döndüm. Oradaydı. Sokak lambası yüzünün yarısını aydınlatırken, dudaklarını oynattı.

Bunu sır olarak sakla.

Gözlerimi yumdum. Aramızda iki bina boşluk vardı. Kafamı iki yana sallayarak bahçeye adımladım ve eve girdim. Merdivenlerden çıkamayacak kadar bacaklarım titriyordu. Kapıyı kilitledim. Salondaki rahat koltuklardan birine geçip az önce yaşananları unutmaya çabaladım.

Arka cebimde hissettiğim titreşimle elimi telefonuma getirdim. Cameron olduğunu görünce rahatlayarak telefonu açtım. Tartışmamız kimin umrundaydı ki!

"Uyuyamıyorum, Rina." Boğuk sesi ellerimin titremesini arttırmakla kalmayıp her zamanki gibi nefesimi de kesmişti. Az önce olanlar yüzünden gözlerimden yaşlar akıyordu. Bunu sesime yansıtmamayı ne kadar çabaladıysam da beceremedim.

"Cameron..."

"Hey, iyi misin? Tanrım seni ağlattım mı? Siktir! Hemen geliyorum Rina." Gecenin bir yarısı uykusundan kalktığı için boğuk çıkan sesinden eser kalmamıştı. Sesi son derece endişe ve kızgınlık barındırıyordu.

Söylemek ve söylememek arasında gidip gelirken ağzımdan şu laflar çıktı: "Cameron sorun yok. Sadece biraz fazla k-kaçırdım." sonunda tutamadığım hıçkırıkla kendimi tutmayı kestim. Omuzlarımın sarsılmasını umursamadan telefonumu fırlattım. Yüzümü yastığa gömüp hıçkırıklarımı durdurmaya çabaladım.

Midemin derinliklerinden gelen kusma dürtüsü sayesinde hızla klozete gittim ve midemdeki alkolü boşalttım. Akan makyajıma bakıp yüzümü birkaç kez yıkadım. Sonunda yüzümün temizlendiğini hissedip salona doğru adımladım. Zilin melodisi kulaklarımı doldururken temkinli adımlarla kapıya ilerledim.

"Rina, açar mısına kapıyı? Beni endişelendiriyorsun."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 18, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Snapchat | c.dHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin