Ufuk hemen arabayı çalıştırdı ve Yeşimin tarifiyle evine doğru hareket ettiler. Yeşimin evinin önüne geldiklerinde Yeşim " Bu arada Ufuk seninle sohbet çok hoş oluyor yarın bir işin var mı kaldığımız yerden devam etmek isterim sohbetimize?"
"Yok, da Mehmet'e ayıp olmasın."
"Yok ya merak etme ben Mehmet'ten izin alırım. Bir şey demez için rahat olsun."
"Peki, ne diyeyim olur o zaman."
"Tamam, o zaman yarın görüşmek üzere iyi geceler."
"Sana da iyi geceler."
Yeşim'i bıraktıktan sonra eve döndü Ufuk. Eve geldiğinde kardeşi odasında ders çalışıyordu. Annesi ise örgü örerek televizyon seyrediyordu. Geldiğini haber vererek odasına geçti. Odasına huzurun kokusu hâkimdi adeta çok güzel kokuyordu. Bilgisayarını açtı ve kendine kahve yapmak için mutfağa gidip geri geldi. Masaya oturup kahve eşliğinde kitabını yazmaya koyuldu. Yeni çıkaracağı kitabın ismine henüz karar vermemişti ama iki isim arasında kalmıştı. Birisi Gönlümün Sesi idi, diğeri ise Ecrindi. Kitabın çok ses getireceğine ve okuyanlara gerçek sevgiyi anlatacağını düşünüyordu. Kitabı yazarken saate baktığında saatin çoktan gece yarısını geçtiğini görünce bugünlük yeter diyerek ortalığı topladı ve yatağına uzandı. Çok yorgun olduğu için hemen uykuya daldı. Gözlerini ikinci kez açtığında sabah olmuştu ve güneş bulutların arasından gülümsüyordu. Kahvaltısını yaptıktan sonra tekrar odasına geldi. Tam bilgisayara yönelirken bir anda telefonu çaldı. Arayan tanıdık bir numara değildi. Açıp açmamak arasında gidip geldi ama en sonunda açmaya karar verdi. "Efendim."
"Alo Ufuk benim Yeşim."
"Buyur Yeşim hayrola ne oldu?"
"Telefonunu Mehmet'ten aldım kızmadın değil mi?"
"Yok, neden kızayım. Buyur."
"Ufuk hani bugün buluşup yarım kalan konuşmamıza devam edecektik. Unuttun mu yoksa?"
"Yok, unutmadım da şimdi mi konuşacağız?"
"Mümkünse evet."
"Tamam, o zaman ben Mehmet'in arabasını bırakayım sonra kendi arabamı alıp bir saate saat kulesinin önünde olurum. Anlaştık mı?"
"Peki, nasıl istersen anlaştık. Görüşürüz o zaman."
"Görüşürüz."
Telefon konuşması bittikten sonra Ufuk bir yandan 'Allah Allah bu kız benimle neden bu kadar konuşmak istiyor anlamadım ki?' diye düşünürken diğer yandan da üzerini değiştirip annesine haber vererek evden çıktı. Mehmet'e arabayı bırakınca Yeşimin neden bu kadar benimle konuşmak istiyor diye sorsa da bir türlü cevap alamadı. Anlaşılan Mehmet'in ne konuşulacağından haberi vardı ama sesini çıkarmıyordu. Vardır bunda da bir hayır diyerek arabasını almak için servisin yolunu tuttu. Arabayı aldıktan sonra saat kulesine doğru yola çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BANA SENİ YAZ #wattys 2017
RomanceÖnce hayatta sonra ise aşkta yetim kalmış bir hikaye benimkisi... Sessiz bir şehir düşün sensizliğin karanlığında...