MAFYA BANA MUHTAÇ

15~ BENİ SEVİYORMUSUN?

Saçma bir dizi veya film her ne denirse, ama bunları gerçek olmasını istemiyorum, belkide bir rüya veya kabus. Ama şuan bize doğru Yağız öfkeyle geliyor olmasın.

Pamir beyin öfkeyle sıktığı elini bakıp ayağa kalktım. Nemi yapacaktım bilmiyordum sadece orda öylece dikildim.

Ne diyebilirdim? Akşamdan kalma balık gibi boynu bükük bir durumdaydım.

Peki benim Yağız neyim gerçekten?

Patronum.

Sevgilim.

Arkadaşım.

Dostum.

Kurtarıcım.

Belkide sadece sıradan biri.

Ama gerçek olan Yağız benim aşık olduğum adam. Beni bir nevi olsada aldatan.

Duygularım ile oynayan.

Kendime sayıp sövmek yerine, susup bakamaya devam ettim. Yağız hızlıca yanımdan geçerken, masada oturan Pamir beye çoktan ulaşmıştı.

Tehditkar bakışları ikimizin arasında gidip gelirken.

Yağız tıslar gibi konuştu.

"Seni ne ilgilendirir, sevgili kuzenim?"

Son derece sinir bozucu bir ses tonu ile söylemişti, öyle ki şu durumda hareket dahi etmek istemiyordum.

Kaşlarım çatık ikisine bakarken.
Bir adım öne attım. Yağız ile tam göze göze geldimizde aynı onun gibi tısladım.

"Bu sizi ne ilgilendirir peki?"

İkiside bana şok olmuş gibi bakıyordu. Bende şuan şok oldum.
Ama ben geri adım atarmıyım?

Tabikide atarım.

Masadaki çantamı alıp, hızlıca çıkışa doğru gitmeye başladım. Arkama bakmam dahi fikrimi değiştire bilirdi.
Bu yüzden her şeyi boş vererek. Dışarı çıktım. Deri bir nefes verip, etrafa bakındım.

Hayatımda fazla ekşınlıydı zaten birde bu iki uyuz kuzenin arasında kalmıştım.

Zaten seven sevilmezdi bu hayatta. Bu gerçeği bilip yinede Yağız'dan vaz geçmiyordum.

Bir taksi durdurarak bindim. Kedimi ola bildiğince uzak bir yere götürmek istiyordum. Ama bizim gibi kişiler eve gidip depresyona girer.

Anahtar deliğine zar zor taktığım, anahtarı çevirdim. Kendimi içeri atarak kapıyı kapattım. Çantamı fırlattım. Ayakkabılarıda çıkardıktan sonra kısa soğuk bir duş aldım ve pijamalarımı giyerek, çikolatalarla televizyonun başına oturdum.

****

İki buçuk saatir, kıza saydırıyordum.
Sözde sevdiği adam kötü ve onu terk ediyor, sonrada intihar ediyordu. Bu kadar saçma bu kadar öküzce bir düşünce olurmu ya.

Adam bir iki adamı patakladı diye bu yapılırmı.

Gözlerimi saate sabitledim, gece yarısını çoktan geçmişti, tam olarak üç film izlemiştim ve eminim gözlerim kan çanağı olmuştur.

Hem ağlamaktan hemde uykusuzluktan. Yatak odasına dahi gitmeye tenezül etmeden olduğum yere kıvrıldım...

Yarın tamamen istifa edip, o lanet iki kuzenden kurtulmam lazımdı.
Her ne kadar Yağız'ı bırakmak istemesemde mecburdum buna.

***

Sabah gözlerimi açtığımda saat on ikinin üzerine gelmek üzereydi. Kendimi hızlıca gere atıp, ayağa kalktım koşarak odama girdim.