Gülşah üveys

273 11 4
                                    

Adım gülşah..

Nasıl başlanır ki söze ne ben de söz ne kalem de mürekkep dayanır aşkı anlatmaya aslında nedir bunun tarifi derseniz adı "Âşk-ı Huzur"olsun...

Herbirimiz dunyaya seyr-i suluk a gelmişiz.Herbirimiz bir arayıştayız kaybolmuşluğumuzu anlatan..Nedir ki Rabbimizi memnun edecek olan..Acaba kabul edilmiş miyiz huzuruna diye içim içimi adete kemiriyordu arıyordum bir şeyler ama aradığım neyse beni ağlatıyordu..Bilmediği bir şey için aglar mi insan? Neye yandığını bilmeden yanar mı içi? Agladığın şey ler elini uzatsan belkide dokunacakmışsın gibiydi ama ulaşamadım bir türlü.. Ne bende el ne ayak ne de her hangi uzvum yetmedi uzanmaya... Sahi garip değil miydi bir ömür şah damarından daha yakın bir Sevgili yi aramak ile geçirmek belki iki parmak arasi ve el ustuydu dokunmak...ama yetmedi yaktı yandırdı .Yana yana gittim nereye gittigimi bilmeden..zikre ilk hazırlığım yolculuğum oncesi muthis bir ilme aşkım vardı hâla öyle... Okuduğum kitaplar ın haddi hesabı yok..aradıgımı bulmak için belki sayfalarca kitabı çevirdim gunlerce gunde 5-6 kitap takibi vs...
Bir abim vardı Allah derecesini arttırsın ..hani herbirimizin danıştığı bir akıl hocası vardır benimde akıl hocam oydu.. İçimdeki bu arayışı aglayislarimi anlattim defalarca ve bana şunu dedi "Sen aşık olmuşsun" ..Beklemedigim bir cevaptı şasırdım zikrimi o vermişti bana biiznillah.Zikri çekmeye başladıgım günler de bir gun yanlız kalmak isterdim severdim yanlızlığı,kendimi dinlemeyi..Gokyuzune gozlerim yoneldi ama derinleştikçe derinleşti gökyüzü bana..Sanki konusuyordu ayet ayet ve ayetler gozlerimden yaş olarak akıyordu amma nasıl bir ağlama...Gokyuzu şak şak yarılıp sanki gozumden akıyordu..Anlam veremdim ama ayetler içimden sesleniyordu
" Biz, en yakın göğü kandillerle donattık.” (Mülk, 67/5)...hiç böyle bakmamıştım gokyuzu ne anlamlar tasirdı kendinde ..onceden beri tefekkure bir ilgim vardı ne kadar tefekkur etsem istedigim tefekkurlere erişemiyordum..içim mutmain olmuyor "sonsuzu,sonlu 'olarak anlatmaya kelam yetmiyordu...Günler zikirler ile geçerken nefsimi gosterdi Allah c.c..nefsim bir at olarak goruldu ve mana alemindeki evimin temellerini gördüm.... Daha sonraları Rabbimin lutufları yağmaya başladı tabi..O nasıl huzur...O nasıl bir sessizlikti öyle icimde çekisen nefs be şeytana inen darbe darbe huzurdu...Muzdariptim nefsimden de içimdeki seslerden de ..Hz.Ömer in sozlerini hep hatırlatırdi Rabbim bana..Keşke annen seni doğurmasaydı Ömer... Keşke toprak olsaydım diye inleyişleri asırlar oncesinden kalbime hitap ediyordu, isyan mı? Hayır..bu isyan değildi biliyordum,sadece Ona layik olamamanin izdirap iniltileri idi nağme nağme dokulen gönlüme..

Daha sonraları bir gün ikindi namazı esnasında namaz kılma için kıbleye yoneldim..İçimden bir ayet konuşuyordu benimle ..inanın her yanımda ''fecr suresi" dolanıyor du sanki..O ne güzel liktir öyle.. Ama acayip kuşatti beni karanliklari yaran fecr,sanki yüreği yarıyordu.. Goz yaşlarım sel oldu aktı kalbimdeki o atış ise uçsa uçamaz konsa konamaz bir guvercinin kanat cırpışı idi...İcimde tekrarlanan tek bir ayet!!!O nasıl bir ayetteki anlamını bilmeden kalbimi yerinden söküyor bedenimi yıkmaya yetiyordu bayılacagimi sandım bir an ..
Ayet ise fecr 23.ayet
 ""O gün Cehennem bütün dehşetiyle getirilir ve yine o gün insan her şeyi hatırlayıp gerçeği anlar ama, artık bu anlamanın ona ne faydası olur ki!""" 
SuhhanAllah..bana zikri veren abime anlattığımda fecr suresini okumamı istedi bir kez okumuştu sonra 30ayetide tefekkur etmiştik hocamızla biiznillah..

Hep şunun izdirabi vardı içimde.. Hakkı ile kul olamadım,olamıyorum yetmiyordu hiçbir şey..Ne kitaplarım ne de başka ibadetlerim..Odamda her gün ilim öğrenimimi yapmaya çalışıyordum ama yok olmuyordu..ruhum huzursuzlanıyordu ,hep dusuncemde Rabbimdeb yeterince nasıl haya edebilirim acaba memnun mu kulundan hep acabalar vardı gonlumde.Bana zikri veren sormuştum ben Rabbim in huzurunda iken yuzum kipkirmizi olsun hep utanarak dolaşayim istiyorum demiştim.Bana şunu demişti "zikir kalbe inince Allah tan haya etmeye başlanır"'...Beklemedigim bir cevapti yine nasıl olur da zikir kalbe iner nasıl anlasılır hayretteydim ve ne zaman olurdu bu? O abim e çok soru sorardim muthiş sekilde ard arda hep cevabı " Sabret" olmuştu...anladım ki son çekişmeleri nefs ile mucadelemde...Birgün zikrimi yapıp uyumaya karar verdim.Ama uyuyamıyordum..uyutmayan bir şey var dı beni...Allah ım o nasıl bir şeydi..Kalbim muthiş atıyor vucudumda anlım ve kollarımda serinlik oluşuyor hava sicak olmasına ragmen sogukluk vardi etrafimda...Allah im o ne muthiş bir şeydir ki kalb zikrim verilmişti..ahh ahh uyuyamazsın ki kalb konuşuyor ..uyuyamazsın ki Hakk kalbine geliyor nasıl uyuyacaksın ki nasıl!!! Rabbin kenzen sıgmadığı kainata kulun kalbinde yer bulması olacak is degidi...onun için kal,nazârgahı ilahiydi.Abdulkadir geylani hazretlerinin deyimiyle 360kez Allah kulun kalbine bakar...Baktı evet bakıyordu .Ben ise odada dönüp duruyordum uyuyamıyordum anlamda veremiyordum nitekim sabah namazi vakti girdi namaz kildim uyudum.Sabah hocam anlattim ve kalb zikrimin başladıgini ve şükür namazi kilmami soyledi.
Burasi marifet dergahindan hakikate açılan makamın adı hayret makamı....hayatımda hiç demediğim kadar SubhanAllah demeye başladım:).Rabbim ayet ayet konuşuyordu benimle.Bazen şuphe ettiğim konularda zikirle alakalı Rabbim cevap veriyordu .Bir gun yine bir şeyleri merak ediyordum ruyamda HZ.Ebubekir r.a nın ismini gordum.. Bu arada şunu soylemekte yarar var benim dunya ve ahiret tek dostum,yandığım yakıldığım aşk derecesinde sevdigim agladigim sahabem O dur.Onun icin ismini gorunce saşirdim tabi şuphelerimde var acabalar beni bırakmadı tam o sıra önüme bir ayet düştü ki Rabbim bir cevap verdi...ayet müthiş SubhanAllah:
"" Bu lütuf Allah'tandır. Bilen olarak Allah yeter."" Rabbim lutfetti evet hamdolsun Rabbimize şanı ne kadar da yüce...
Birgün etraf karanlık yere çöktüm zikir çekecektim.Başladım zikretmeye ama bir yandannda korku var etraf karanlık bişey oldu olacak beklentisi de var nefsin oyunudur aldırıs etmeyin.. Ben de içimde nefsimle mucadeledeyim bir yandan zikir çeker iken şu ayetle dikkatimi toparlamaya çalisiyorum ki Rabbimin huzurundayım ve beklentisiz olmam gerek.Ayet hep içimde ama ne diyor Rabbimiz "Gafillerden olmayın!! Müthiş bir ayettir. insanı otokontrol eden bir ayet..sağ elimde tesbihim zikir çekiyorum elime baktıma ama el bembeyaz. Bir yandan da düşünüyorsunuz inanamiyorsunuz bu lutuflara olmaz ya diyorum.Dua etmeye başladım "Allah ım!!! Göz yanıltır Sen yanıltmazsın...kulak yanıltır Sen yanıltmazsın günlerce boyle dua ettim inanılacak gibi değildi

Üveyslerin Kaleminden ✏Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin