Sahil

2.5K 173 24
                                    

   İyileşir iyileşmez Gürselin'le takılmaya başladım. Çünkü kendimi suçlu hissediyordum. Onun aşık olduğunu çok sonradan öğreniyorum. Halbu ki ilk benim öğrenmem gerekirdi. O kendimi bildim bileli yanımda, ona ihtiyacım olduğunda..her zaman..yanımda. Öyle bir dost bulamazsın. Gerçekten. Ama benim gibi dost olmaz olsun. Ne zamandır okula gitmiyoruz. Gerçi bize kızacak kimse yok. Ailemizden kalan paralarımız da var ama okula gitmeden zaman geçmek bilmiyor. Arada bir ağlama krizlerine giriyorum. Yaşadıklarım bana çok ağır gelmişti. Bir de Kıvanç sorunu var. Çocuğa tatlı demiştim ya ? UNUTUN ! Bu çocuk tam bir öküz. 

   Yeni yeni toparlanabildiğim için Gürselin ve Elif çok fazla üstüme gelmemeye çalışıyorlar ..şey konusunda.."Cadılık". Elif ateş cadısıydı. Ayaz ve Gürselin toprak cadısıydı. Burak ise elektrik cadısıydı. Geriye güçlerini bilmediğim iki kişi kalmıştı ve bunlardan biri ben diğeri Kıvanç' tı. Kıvanç'ın gücünü acayip merak ediyorum ama ona böyle bir şey soramam. Egosunu tatmin etmek için ona bir fırsat veremem. Gürselin'e ve Elif'e sorduğumdaysa " Her cadı kendi özelliğini kendi söyler bizim sana onun gücünü söylememiz kanunlara aykırı. " diyorlar. Cadılığın da kanunu varmış demek aman ne güzel! Kıvanç sürekli bana çok güçsüz olduğumu, onları yavaşlatacağımı ve bu yüzden çalışmaya başlamam gerektiğini söylüyor. GÖT ! Onları ne için yavaşlatacağımı bile bilmiyorum. Bunu öğrenmem için önce gücümü keşvetmem lazımmış. Gürselin ve Elif gücümün ne olduğunu tahmin edebiliyorlar ( ki tahminlerinin ne olduğunu bana söylemiyorlar ) ama Ayaz, Burak ve Kıvanç'ın hiçbir fikri yok. Kim bilir gücümü bulmam kaç yılımı alacak..

   Bu gün sahile gitmeye karar verdik. Hava çok güzeldi ve beni sudan daha iyi iyileştirebilecek hiçbir şey yoktu. Yüzmeyi ve suyun içinde olmaya bayılıyordum. Sudayken kendimi hissedebiliyordum.  Yüzmeye giderken sanki baloya gidiyormuş gibi hazırlanıyordum. Bu sefer rengarenk bir bikini ve cam gözlüklerimle gitmeye karar verdim. Bir de bikinimin rengindeki ruju sürmeden edemedim. Gürselin de siyah ve neon renklerinin karışımı bir bikini giydi. Elif ise sade yeşil bir bikini giymeyi tercih etti. Tam hazırlanıp çıkmak üzereydik ki kapı çaldı. Hızla kapıyı açtım.

Kıvanç: " Neden bu kadar heycanlısın? "

Ben : " Sanane."

Arkasındaki arabada Burak ve Ayaz oturuyordu. Ayaz bana el salladı ve ben de karşılık verdim. O sırada Gürselin geldi. 

Gürselin : "Gelmenize çok sevindim."

Ben : "Ne ?! "

Kıvanç : " Hadi ama bizim gelmemizi istiyorsun sadece kabullenemiyorsun.."

Ben: " Ağzınla burnunun yer değiştirmesini istemiyorsan kapa çeneni! "

Ardıdan kibirli,gıcık bir şekilde sırıttı. Aptal. Elif ve Gürselin, Burak ve Ayaz'ın yanına oturdular. Ben de mecburen önde Kıvançla oturdum. Tam sakin sakin birbirimize laf sokmadan ilerliyorduk. Ben radyoyu açtım ve en sevdiğim şarkılardan Lana Del Rey'in Summertime Sadness şarkısı çalmaya başladı. Havaya girmiş bir şekilde şarkıyı söylüyordum ki Kıvanç kanalı değiştirdi. Gıcıklık değil mi ben de tekrar açtım. Sonra bir o bir ben kanalı değiştirip durduk. Arkadakiler bize bakıp gülüyorlardı. En sonunda radyodan "pat" diye bir ses geldi ve dumanlar gelmeye başladı.

Ben : "Lanet olsun radyoyu bozdun! "

Kıvanç: " Asıl sen bozdun ! "

Ayaz : "Gençler yeter artık ya.."

Ben ve Kıvanç : " Sen sus moruk! "

Ardından herkes gülmeye başladı ve işin tuaf yanı biz de gülüyorduk ve sahile varana kadar gülerek ve eğlenerek geldik. Denizi görür görmez plaj elbisemi çıkarıp bir kenara attım ve denize doğru koşmaya başladım. Balıklama atlıyarak denize girdim ve dalgalarla oynamaya başladım. Sörf tahtam Gürselin'deydi. O gelene kadar 10 kez dubalara kadar gidip geldim. Hiç yorulmuyordum. Resmen deniz kızı gibiydim. En son denizde amuda kalkıp, taklalar açmaya başladım. Sahildeki herkes bana bakıyordu. Sahile doğru baktığımda bizimkiler ip gibi dizilip beni izliyorlardı. Kıvanç diğerlerine bir şey diyordu. Allah'tan ağız okumakta iyiyimdir.

Kıvanç : " Hala gücünün ne olduğunu bilmiyor mu yani? Bu kız resmen bir deniz kızı! "

Elif : " Gürselin ve ben de böyle düşünmüştük. Çünkü o suyun altında 1 saatten fazla kalabilmişti gemiden düştüğünde ço.. "

Devamını çözemedim. Çünkü düşünme yeteneğimi kaybetmiştim. Kimse bu kadar iyi bir şekilde bu kadar uzaktan ağız okuyamazdı. Aman Tanrım! Sudayken kulaklarım her şeyi çok net bir şekilde duyuyor olmalıydı. Nefesimi suyun altında tutmayı denedim. 10 dakika boyunca suyun altında kaldım ve daha da önemlisi nefes almaya ihtiyacım olduğu için çıkmadım. İnsanlar bu işten korkabilirler veya bizimkiler beni merak edebilir diye çıktım. Hatta suyun altında daha iyi nefes alıyordum. Çok hızlı bir şekilde sudan çıktım ve şezlonglara doğru koşmaya başladım. Vücudumda acaba balıklar gibi solungaçlarım var mıydı? Bu nasıl mümkün olabilir? VE BU GERÇEKTEN ACAYİP HAVALI !

Yorum atanları öpüyorum kocaman. Okuyan ve oy veren herkese de çok teşekkürler.

ANORMALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin