2. Bölüm

326 5 5
                                    

Eve geldiğimde direk odama çıktım,hemen yatağa attım kendimi. Hıçkıra hıçkıra ağlıyodum. Kaya sadece benimdi ona aşıktım, o ise benim en yakın arkadaşıma aynı duyguları besliyordu.Bu berbat bir histi, bu kaybetme duygusuyla aynıydı.İkisinde de hep birilerinin canı yanar ve bu genellikle ben olurum , belki de çok saf olduğumdandır, belki de  işe yaramaz olduğumdandır.

 Kafamı toparlamam gerekiyodu, bu yüzden pijamlarımı hazırlayıp duşa girdim , sıcacık suyun altında 1 saat boyunca yıkandım, çıktığımdaysa sanki bütün üzüntüler gitmişti sadece kalbime batan ağrılar gitmemişti.Ekoseli pijamalarımı giydim ve mutfağa yöneldim, hemen abur cubur bölümünü açıp bütün yiyecekleri aldım , dolaptan da buz gibi bir kola aldım ,  sonra da salonun yolunu tuttum. Tam oturmuştum ki kumandanın diğer koltukta olduğunu gördüm.Oflaya puflaya kalktım ve aldım kumandayı. Düğmeye bastım ve film izlemeye başladım. 5 dakika geçmişti ki telefonum çaldı , o da ta odamdaydı, yine oflaya puflaya kalktım ve odama gittim. Telefonu elime aldığımda 5 cevapsız arama 27 mesaj vardı. 3 arama Ada’dandı 2si ise Simge’dendi. Mesajlarsa Demir ve Metedendi, bi dakika Mete, okulun en popüler çocuğu bana mesaj mı atmıştı. Diğerlerini siktir edip onun mesajlarına baktım oha 15 mesaj atmıştı.Hayatımda o çocukla hiç konuşmamıştım. Mesajlarda şunları diyodu :

-Akşam saat 8’de Kayalarda parti var ve seni saat 7 gibi alırım . yazıyodu. Ya bi dakika ben halüsilasyon görmüyodum dimi. Mete’den bahsediyoruz. O benim yüzüme bile bakmazdı.Çünkü gayet yakışıklı bir çocuk. Kumral saçları vardı, yüzü azıcık sivilceliydi ama olsun.Fiziği bayağa iyiydi. Ayrıca çok iyi basketbol oynardı, hem İlayda onu seviyodu, yani büyük ihtimalle kabul etmeyecektim. Ama aklıma bir anda plan geldi.Belki Kayanın dikkatini çekebilirdim. Mete’ye şöyle bir mesaj attım.

-Saat tam 7’de seni okulun önünde beklerim.

Çok geçmeden mesaj geldi.

-Yürümene gerek yok, seni evden alırım.

Lan bu evimi nerden biliyodu. Şuan içim saçma bir mutlulukla kaplandı. Saate baktım saat 5’di. Aman Tanrım 2 saatim vardı. Ama önce Ada’nın aramalarına cevap vermeliydim. Onun aradım hemen, piç telefona cevap vermedi. Onunlar geliştirdiğim taktiği uyguladım. Evini çaldır kapa yaptım ve tekrar cebini aradım bu sefer açtı.

-Ne var İdil?

-Ada , beni aramışsın niye aradın?

-Akşam Kaya parti düzenliyomuş gelicek misin?

-Evet, tabii ki.

-Kimle geliceksin?

-Mete davet etti onunla gidicem. Sen?

-Kimse ile konuşmadım daha. Son dakika birin bulurum.

-Herkeste seni bekliyodu zaten. Büyük ihtimalle yakışıklılar kapılmıştır

-İdil beni hiç tanımamışsın. Ben istediğimi alırım. Dedi ve birkaç dakika sessizlik oldu. Ve ben meraklı olarak yine sordum.

-Ne giyiceksin?

-Bilmem , büyük ihtimalle fiziğimi ortaya çıkarıcak bişey giyerim.

-İnsan bi sen diye sorar dimi?

-Ha? Pardon? Sen?

-Görürsün.

-Ya söyliceksen söyle. Oyalama beni biliyosun çok çabuk sıkılırım.

-Neyse boşver, orda görüşürüz.

Dedim ve telefonu yüzüne kapattım. Ada’nın bu huyuna çok sinir oluyorum. Sanki beni sevmiyor gibi geliyor bazen.

Peki,Sanane? (ASKIYA ALINDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin