Beni ayıplarcasına baktı hepsi, mahcup bir halde çağırın gelsin dedim kim olduğunu bilmeden. Onca zaman sonra kapımı çalan birisinin olması beni ister istemez mutlu etmişti. Hoş, kim onu dahi bilmiyorum belki de bir dilenci, dolandırıcıdır kim bilir? Gerçi dolandırıcı yahut dilenci olsa benim ismimi nereden bilsin ki deyiverdim içimden. Belki de dersine çalışıp gelmiştir... Her neyse çocuklar aşağıya gidip çağırdılar kimse kalmadı yanımda. Merdivenlerden topuklu ayakkabının topuklarından çıkan ses beni epey hoşnut etmişti. En son Nergis'imin topuk sesleri çınlamıştı kulaklarımda. Çok geçmeden karşıma dikildi. Ne yapacağımı bilmez bir hal ile gözlerim doldu. Ardından kirpiklerim'den yanaklarıma dökülen gözyaşlarıyla karşıladım onu. Nergis, bunca yıldan sonra karşımdaydı ve ben o yokken planladığım şeylerin hepsini unutup afalladım karşısında. Öpüp koklamak geldi içimden yapamadım. Benim gözlerimin doluşuna şahit olduğunda onun da gözleri dolmuştu. Çok geçmeden hıçkırıklarla ağladı. Bilinçaltım gitme! O seni terk etti! Dese de en sonunda dayanamayıp sarıldım bende. Gözyaşları omuzlarımı ıslatmıştı. O kadar içten ve derin hıçkırıklara boğulup ağlıyordu ki bütün geçmişi, kırgınlığımı, kızgınlığımı bir an da nasıl olduysa unutuvermiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
..
Novela JuvenilKatıla katıla gülebileceğiniz ve aynı zamanda hüzünlerine kapılabileceğiniz bir hikaye... Keyifle okuyun...