O

399 23 8
                                    

Birden Taehyung'dan bir şey duymamak tuhaf olmuştu. İlk iki üç gün kapıma gelip tıklıyor , bir şeyler yiyip yemediğimi soruyordu ama şimdi bir çıtı bile çıkmıyordu, uğramıyordu kapıma. Belki de ona ne kapıyı açtığım ne de cevap vermediğim için pes etmişti.
Mutfağa gidip kendime yiyecek birşeyler yapmaya çalışırken yine kapıya vurdu biri. Bu kesin Taehyung olmalıydı. Mutlu bir yüz ifadesi ile kapı deliğinden baktım ama kimse yoktu.
Geri mutfağa dönüp hazırladığım sandviçimden kocaman bir ısırık aldım.

Yine kapıya vurdu.
Bu sefer son surat koşup kapıyı açtım , karşımda Taehyung dikili duruyordu.

" Neden biraz önce vurup kaçtın? "

" Nasıl? " diye sordu kafası karışmış bir ifadeyle.

" Biraz önce diyorum."

" İlk defa geldim kapına.. " dedi.

" İlk defa derken? "

Birbirimize şaşkın bakışlar atıyorduk sadece. Ne o benim sözlerime anlam verebiliyordu ne de ben onun söylediklerine.

" Çatı katında bana vurup gittiğin gün den sonra diyorum."  Bu cümleyi duyduğum gibi sanki başım dönmeye başlamıştı.
Benimle alay geçiyor olmalıydı ve beni bir kaç saniyeliğine neredeyse inandırabilmişti.

" Komiksin " diye cevap verdim alaycı bir şekilde.

" Sende tuhafsın "

Tuhaf mı? Sinirlenmemeye çalışıyordum fakat bu biraz zor olacak gibiydi , sınırlarını gerçekten aşıyordu. Elim ile içeriye buyur ettiğimde sevindirik bir şekilde girdi ve meraklı meraklı etrafa baktı . Fazla görecek birşey yoktu aslına. Açıkçası hiç bir şey yoktu.

" Yatağın nerde ? " diye sordu meraklı gözleri ile. Etrafı koklayan meraklı bir kedi gibi, her köşeye bakıp, bütün kitaplarıma ve eşyalarıma dokunuyordu.
Elim ile koltuğa işaret ettim. Koltuğu gördüğü gibi bana iğrenmiş bir bakış attı. Alt tarafı beş farklı leke renkleri bulunuyordu koltuğun üstünde, çok abartılacak bir şey değildi bana göre.

" Kusura bakmayın padişahım , aslında Dubai'de altın kaplamalı villam bulunuyor fakat Kore'deki evimin daha çok normal halka uygun olsun istedim."

" Saçmalama lütfen! " diyerek gözlerini devirdi.

" Neyse, asıl sen benden ne istediğini söyle. Kapıma gelip duruyorsun."

" Ben senden mi? Asıl sen benden bir şey istiyorsun." diye dalga geçiyordu benimle ve bu durumdan çok keyif alıyordu.

" Ben senden, öyle mi ?"

Buzdolabımı açıp içine baktı. Sonra komik bir yüz ifadesi ile bana baktı.
Kendisini uzaktan izlediğimde aslında çok saçma duruyordu her şeyi. Boyalı sarı saçı, koyu ten rengine hiç uymuyordu. Çizgi filim karakteri gibi duruyordu.

" Oğlum komedi misin sen ? " diye çıkıştım. Biraz ciddi biraz şaka ile karışık.

" Kendini yanlız hissediyorsun , bu yüzden beni yanında istiyorsun."

Bu çocukta ego tavan yapmış sanki. Kesinlikle Aslan burcu olmalıydı başka ihtimali olamazdı.
Eğer burcu konusunda haklı çıkarsam, kendisini neden sevmediğime çok daha fazla anlam verebilirim. Balık burcu ve Aslan burcu asla anlaşamazdı.

" O kadar beğenme bence kendini , kötü olur senin için. Şimdi çık git evimden , geri zekalı!" diye bağırdım.
Hareketleri sinirimi bozmaya başlamıştı. Bir kaç gün öncesinde hayatına son vermek isteyen bir insan nasıl bu kadar hayat dolu bu kadar meraklı olabilirdi yabancı birine karşı.
Kapıyı açıp elim ile dışarıya işaret ettim ama hiç oralı değildi. Bir kaç defa seslendiğim halde hiç bakmıyordu bana , sonra koltuktan bir kaç şeyi aşağı atıp lekesiz olan küçük bir kısmına oturmaya çaba gösterdi. Kaşlarım çatık  bir şekilde onu seyir ediyordum ve beni hiç bir şekilde takmıyordu.

Boy meets Evil | TaegiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin