Mektrin marketten çıktıktan sonra Dünyalı olanların bilmediği Lokadiyum elementinden üretilen bir poşet kullanılıyordu.
Mektrin evine çıktıktan yaklaşık 3 saat sonra canının sıkıldığını hissederek eski lise arkadaşının işletmiş olduğu İndto Verre Devlet Kahvehane'sine gidecekti. Verre'de en büyük şirketlerden, yolda torbacılık yapan adamına kadar herkes devlete bağlıydı.
Kahvehaneye ulaştığında Mektrin, Selnik'in olduğu arka taraftaki patron odası gibi bir yere gitti.
Selnik, kahverengi saçlı, vücut olarak seksi bir kadındı. Kahvehane denilen yerde 2010'lar Türkiye'sindeki kahvehanelere kesinlikle benzemiyordu.
"Merhaba canım, nasılsın?" dedi Mektrin, gülümseyerek.
"Hoşgeldin, Mektrin. Geçip otursana şöyle." dedi elini uzatarak. "Ne içersin?"
"Ben bir nacilyo alayım. Penkiro'suz."
Nacilyo, Kapotrio'nun çayı gibiydi. Penkiro ise şekerden daha çok tadın güzel gelmesini sağlayan Monosodyum Glutamat idi.
Selnik, çalışanı Ksamm'a, "Ksamm, bir nacilyo ve khaev yollasana buraya."
"Tamam, abla. Gönderiyorum." derken gözü bir adama takılır. Adamın üstünde bomba düzeneği görür.
Selnik,"Mektrin yat!"
Bomba patlar.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Varış Yeri: 2374 (İPTAL EDİLDİ)
Bilim KurguSimülasyoncu beni 2374' e getirebilir mi?