07. Yardım

20 0 0
                                        

Kahretsin geç kalmıştı işte. Hemde ilk günden! Arabayı otoparka park edip kilitlendiğini belirten click sesi duyar duymaz saatine baktı. Saat tam dokuzu gösteriyordu. Koşa koşa binaya girdi ve asansörü beklemeye başladı...

Akrep ve yelkovan hızla hareket ediyordu. 9:02 yi gösterirken evrenin küçük sakası devam ediyor ve asansör gelmemekle ısrar ediyordu.

"Hadi hadi biraz daha hızlı!" Diye söylendi. Sanki bunu demesiyle anında asansörün kapıları açılcaktı.

En sonun da asansör gelip varması gereken en son kata ulaştığında kolunda ki eski saat 9:06 yı gösteriyordu.

Asansörün tam karşısındaki masaya yöneldi ve onu dün karşılayan adının Nalan olduğunu öğrendiği kadına selam verdi.

"Buyur Savaş bey seni bekliyor." Dedikten sonra cevap beklemeden kabusu olan adamın kapısına yöneldi. Kapıyı tıklattıktan sonra "gir" sesini duyması ile kapıyı açtı ve Serra'nın geçmesi için yan tarafa çekildi. Serra içeri girerken kadın küçük bir fısıltı halinde.

"Savaş bey çok dakiktir bir daha geç kalmamaya özen göster" dedi

'Aman dakikliği batsın' dememek için zor tuttu kendini. Onun yerine "peki" diyerek kafasını salladı ve odanın içine adım attı..

Masanın ucuna oturmuş onu bekliyordu adam. Yüz ifadesi ise ruh halini anlamak için hiç bir ipucu vermiyordu. Dümdüz bir duvardı sanki.

"Geç kaldın"

"Sadece 6 dakika, asansörünüz gelmedi" dedi adamın ruhsuz ses tonunu taklit etmeye çalışarak.

"Bir daha olmasın"

"Peki" masumca dudaklarının arasından çıkan fısıldamadan sonra kendine sinirlendi. Bir anda ne kadar da ürkek olmuştu. Serra ürkek olduğunu düşünüp kendine kızarken Nalan hanım hiçte o fikirde değildi ki Serra'yı hafifçe dürttü ve sus işareti yaptı. Serra ise buna sadece umursamaz bir omuz silkme ile karşılık verdi.

Nalan hanım 'yazık ilk günden kovulacak kız. Oysa ki sevmiştim' diye düşünürken patronu ona yöneldi ve

"Bütün hazırlıklar tamamsa Serra hanıma şirketi gezdirin ve çalışanlarla tanıştırın. Odasında eksikler varsa tamamlayın" dedikten sonra sözlerini Serra'ya yönelterek konuşmaya devam etti. " sizde yerleşip işleriniz bittikten sonra saat 3 te ofisime gelin ve projeyi konuşalım, dizayn edilecek evleri gösteririm" dedi.

Serra ise uslu bir kız gibi denilenleri onayladı ve yavru ördeklerin annelerini takip ettiği gibi Nalan hanımın peşinden odadan çıktı.

İlerleyen saatlerse şirketi tanımakla geçti. Kaç çalışan var, hangi kat hangi departman, tuvalet nerde o nerde bu nerde şu nerde gibi öğrenmesi gereksiz olan her yeri öğrenmişti ama hala kendi ofisini görmemişti.

Danışma daki sarışının ikizi olduğundan şüphelendiği bir kadın ile tanıştı ve en başından beri hiç iyi anlaşamayacaklarını anlamıştı. Bunun dışında şirketteki çalışanların genel olarak yirmilerinin sonları otuzların başlarında alımlı ve iş hayatında profesyonel olan bir kitleden oluştuğunu anladı. Tanışmadığı şirketin üst kademelerinin de genelde yaşlı olduğunu Nalan hanımın sözlerinden anlamıştı.

Bütün bu tanışma faslı aklına Yunan tanrısını getirdi. Hani Yunan tanrısının hayat bulmuş hali olan ve çarparak her zaman ki rezilliğini gözler önüne serdiğinde tanıştığı adamdan bahsediyordu. Hatırladığı kadarıyla buraya girmişti. Belki bir çalışan, belkide iş yaptıkları biriydi. Ya da en kötü ihtimal ise bütün yakışıklı adamların kapılmış olduğu gibi o da kapılmıştı. Anlında kocaman sahibi var levhası ile bu binanın içinde bir yerlerde onu bekleyen sevgilisin hasretine dayanamayıp ziyarete gelmişti. Zaten hiç bir zaman erkekler tarafından yüzü gülmemişti ki. O yüzden son ihtimalin yüksek olduğunu düşünerek turuna devam etti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 31, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Karga ile...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin