11! (Ashton)

63 16 68
                                    

"En yakın arkadaşımı lanetledin! Amacın neydi senin?" diye bağırdı Ashton, Hestia'ya bakarken.

"O en yakın arkadaşımı üzdü! Haklı olan benim, neden ceza aldım anlamıyorum!"

"Haklı olan sen misin? Ciddi olamazsın Hestia! Ona saldırmanın hiçbir açıklaması olamaz!"

"Eğer sen de aynısından biraz istemiyorsan sesini kessen iyi olur!" diye bağırdı Hestia ve Ashton'ı arkasında bırakarak Hufflepuff ortak salonuna gitti.

"Aptal." diye söylendi Ashton. Bu sırada Michael, koşarak yanına geldi. "Duyduklarım doğru mu?" diye bağırdı.

"Ah, evet, Hestia Luke'u lanetledi. Onun adına üz-"

"Üzgün mü? Dostum bu harika! Bunu yapmayı tüm hayatım boyunca istedim! Hestia nerede, gidip onu tebrik edeceğim!"

"Michael!" diye bağırdı Ashton. "O senin en yakın arkadaşlarından! Hestia'yı tebrik edemezsin!"

"Kes sesini Ashton." dedi Michael.

"Hestia'dan nefret etmen gerek, onu bu kadar sevmeyi kes!" dedi Ashton sinirle.

"Ondan neden nefret edecekmişim, Hestia'yı seviyorum harika biri!"

"Onu sevme! İstemiyorum, ne gereği var?"

"Ashton kıskanma." dedi Michael ve çocuğa sarıldı.

"Seni mi kıskanacağım? Komik olma lütfen!" dedi Ashton gülerek. Tam o sırada ardı ardına hapşırmaya başladığında anladı ki Michael minik, simsiyah kedisi Nemesis yanlarına gelmişti. Minik kedi, adeta Ashton'a aşıktı. Sahibi Michael olsa da, Ashton'dan ayrılamıyordu. Geldi ve çocuğun bacaklarına sürtündü. "Şu kedini alır mısın, ondan nefret ediyorum! Alerjim tutuyor."

"Duygularını incitme kızımın!" dedi Michael kediyi kucağına alıp başına minik minik öpücükler bırakırken. "Sonra depresyona giriyor sen ona kötü davranınca."

Bu sırada Audrey, ikisinin yanına geldi ve onlara bakmadan Michael'ın kucağındaki kediye yöneldi. "Her yerde seni arıyorum Nemesis, nerelerdeydin? Biraz oynayalım hadi." dedi ve kediye uzandı. Michael onu Audrey'ye uzatırken kedi, Ashton'ın kucağına atladı. Ashton, sinirle boynunu ve kollarını kaşırken ayağa kalkış kediyi kucağından attı. "Aptal şey." diye söylendi. Audrey ona sinirle baktı ve Nemesis'i kucaklayıp kediye bir şeyler mırıldandı. Sonra da Ashton'a dil çıkarıp oradan ayrıldı. Ashton, üzerindeki tüyleri temizledi ve tekrar oturdu. "Kedilerden nefret ediyorum." diye söylendi hapşırmaya devam ederken.

"Ama benimki tatlı." dedi Michael gülümseyerek.

"Luke'a bakmamıza gerek var mı?"

"Ona ne olacak ya." dedi Michael umursamaz bir tavırla.

"Michael, ayıp ediyorsun!" dedi Ashton.

"Fazla kibarsın." dedi Michael gözlerini devirerek. "Ama tamam, hadi gidelim."

------------------------------

Luke'u bulmak pek de zor olmamıştı, üzerinde montuyla bahçede oturuyor ve iksir kitabının sayfalarını karıştırıyordu.

"Luke!" diye seslendi Ashton onun dikkatini çekmek için. Michael'la gidip onun yanına oturdular ve Ashton konuşmaya devam etti. "Hestia adına özür dilerim. Eminim kötü bir amacı yoktur. Yani, olmadığını düşünüyorum. Hestia'yı bilirsin sonuçta-"

"Tamam Ashton, biraz sakin ol sorun değil benim için. Gerçekten değil. Hem biraz komik oldu." dedi Luke gülerken.

"Onu neden bu kadar alttan alıyorsunuz ki? Yani hadi ama kız seni lanetledi! Bu kadar alttan alma!"

"Neden almayayım ki? Hestia'yı hepimiz severiz, onu biliyorum yani sıkıntı yok benim için. Sen neden bu kadar büyütüyorsun anlamıyorum Ashton."

"Of!" dedi Ashton ve söylene söylene arkadaşlarının yanından kalktı. Bir an için aslında ikisinin de haklı olduğunu düşündü. Yani muhtemelen çok fazla tepki göstermişti. Hestia'yı bulmaya ve ani tepki verdiği için özür dilemeye karar verdi.

Onu, Audrey ile Michael'ın kedisiyle oynarken bulduğunda şaşırmamıştı. Kedi, onu görünce çıldırmış ve Audrey'nin kucağından atlamak istemişti. Miyavlayarak Ashton'a bakarken Ashton, Hestia'nın ilgisini bile çekememişti.

"Selam Audrey, selam Tia!" dedi yanlarına gidince. Audrey gülümsedi fakat Hestia onu umursamadı bile.

"Tia, konuşalım mı?" dedi Ashton kıza bakarken. Hestia yine onu umursamadı.

"Dışarı mı çıksak?" dedi Audrey'ye dönerek. 

"Olur, ama bekle ilk üzerime montumu alayım." dedi Audrey dışarı bakarak. "Kar yağıyor baksana."

"Evet, evet, haklısın. Ben de kendiminkini alayım, Nemesis burada kalsın, dönerken alırız." İkisi birlikte oturdukları yerden kalktı ve farklı yönlere gittiler. Ashton da Nemesis'le baş başa kaldı. Kedi onun bacaklarına sürtünürken Ashton hapşırmaya başladı. "Aptal kedi." diye söylendi ve ayaklarına dolanan kediyi hafifçe ittirerek sinirle Hufflepuff ortak salonuna gitti.

-----------------------

Evet, evet bu hikaye hala yaşıyor. Ama ben bir türlü yazamıyorum. Bu bölüm biraz kısa oldu ama umarım bir dahakine telafi edebilirim. Okuduğunuz için teşekkürler!

common room//5sosHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin