Baekhyun korkuyla mesaja atmaya devam etti. Bir umut cevap vereceğini düşünüyordu.
Mesajları görülmemişti bile. İçindeki korku git gide büyürken aramaya karar verdi ve numarasını tuşlayıp telefonu kulağına götürdü.
Açmıyordu.
"Delireceğim. Aç şu telefonu!"
Alt kata indi hemen ve müdürün odasına girdi. Kapıyı çalmayı unutmuştu.
"Özür dilerim. Birinin adresine ihtiyacım var lütfen yardımcı olun durum ciddi."
Müdür ifadesizce suratına bakarken "üzgünüm mümkün değil." diye mırıldandı. Baekhyun, "konu ciddi diyorum lütfen." diyerek rica etti.
"Konu ne?" diye sordu müdür. "Sizi ilgilendirmez acil olduğunu bilmeniz yeterli."
Müdür, sıkıntıyla iç geçirdi ve arkasında bulunan raflardan birkaç dosya çıkarıp incelemeye başladı.
"Hangi öğrenci?"
"Park Chanyeol."
"Bak adres burda yazıyor."
"Teşekkürler."
Müdürün eliyle işaret ettiği yeri hızla fotoğraf çekti ve taksi durağına koşmaya başladı Baek. İlk defa biri için bu kadar endişelenmişti. Birkaç saat önce o kişiden kurtulmak için nelerini vermezdi ama şimdi durum çok çok farklıydı.
Rastgele bir taksiye atladı Baek ve hızla galeriye girip adresi okudu şoföre.
**
20 dakika sonra taksiden indi ve kapıya doğru yürüdü üstünü başını çekeleştirirken.
"Sakin ol Baek, o iyi." diye tekrarladı kendi kendine ve kapıyı çaldı.
Ancak kapı açıldığında yarı çıplak bir Chanyeol görmeyi beklemiyordu.
Kesinlikle beklemiyordu.
Chanyeol'un hediyesi Baek :)
-nuyeol