Yemeklerini yemiş, birlikte koltuğa uzanmışlardı ve film izliyorlardı. Tabii Baekhyun filmin yarısında uyuyakalmıştı.
Büyüğü yavaşça onu dürttü gözlerini açana kadar.
Sonunda başarılı olduğunda Baekhyun gözlerini ovuşturdu ve doğruldu. "Hı?"
Şirin bir şekilde mırıldandığında Chanyeol dayanamadı ve yanağını öptü. "Seni bir yere götürmek istiyorum."
Baekhyun gülümsedi ve ayaklandı. "Nereye gidiyoruz?" Heyecanlanmıştı.
"Takım elbisen var mı?" Chanyeol ayağa kalkıp odaya doğru ilerlemeye başladı.
"Evet, neden?" Baekhyun peşinden yürürken sordu.
"Beyaz, değil mi?" Chanyeol dolabın önüne geçti ve takım elbisesini aramaya koyuldu.
Baekhyun tek kaşını kaldırarak yanında durdu ve ona baktı. "Resmi bir yere mi gidiyoruz?"
"Evet, bebeğim. Oldukça resmi bir yere gidiyoruz." Büyüğü göz kırptığında, iki takım elbiseyi dolaptan çıkartıp yatağa sermişti. "Ben gelene kadar takım elbiselerin gömleklerini ve pantolonları güzelce ütüle ve hazırlanıp beni bekle, olur mu?"
"Olur, ama nerey-" Küçüğü konuşurken, büyüğü dudağına bir buse kondurarak lafını kesti. "Soru sormak yok, sadece bana ayak uydur meleğim."
Küçüğünün başını okşadı ve bir şey demesine izin vermeden evden çıktı.
Baekhyun çok şaşıracaktı.
***
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
