Sehun: Ne yapıyonuz lan?
Chanyeol: Yarın için çantamı hazırlıyorum.
Yixing: Ben de.
Kai: Ben de.
Minseok: Ben de.
Chen: Ben yatıyorum.
:)
Ne şanslıyım ya.
Meleğim benimkini de hazırlıyor.
Kai: Sen hala yaşıyor musun lan?
Cenaze işlemlerine başlamıştık oğlum biz.
Sehun: Tüh.
Paramıza yazık oldu lan.
Chen: Aferim.
Dalga geçin hemen de.
Sizi de göreceğim lan ben.
Şerefsizler.
Biriniz bile kurtarmaya gelmediniz.
Yixing: Bir şey mi oldu Chen?
Yardıma mı ihtiyacın var?
Chen: Ağlayacağım galiba.
Miniğim biraz ara ver de.
Benimle ilgilen ya.
Minseok: Kapa çeneni Chen.
Sana hala sinirliyim.
Chen: Zaten cezalı değil miyim ya?
Yatak odamıza adımımı atmadım.
Kıçım koltuğa yapıştı resmen.
Birazcık ilgileniversen ne olur bir tanem.
Minseok: Her anlamda cezalısın Kim Jongdae!
Chen: :(
O zaman.
Gidip kendimi camdan sarkıtayım az.
Sizin de cenaze işlemlerini durdurmanıza gerek kalmaz.
Sehun: Lan.
Duyan da kendini 100. kattan falan atacak sanır.
Kai: Dublex, bahçeli evde oturuyorsunuz oğlum.
Minseok seni odadan kovduğu her seferde.
Misafir odasına değil de salondaki koltuğa gidiyorsun.
Kendini acındırmak için.
Oradan kendini sarkıtsan ne olur.
En fazla kafanı yere sürtersin.
Mal.
:)
Minseok: Ben de neden boş odalar dururken.
Salona gidiyor diyorum.
Yuh Chen.
Chen: Ama bebeğim.
Salonda yatınca bana kıyamıyorsun ki.
:)
Ertesi sabah hop odamıza dönüş yapıyorum.
Lan.
Ne zekiyim.
Lanet olsun.
Zekam içimi ürpertti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Just Love Me
FanfictionBaekhyun: Beni nasıl öylece engelleyebilirsin ha!? ParkChanyeol: Sen kimsin? Baekhyun: Asıl sen kimsin!? Ha. Ben de bunu sormanı bekliyordum. Ben Baekhyun. (Mesaj iletilmedi. Bu kişiye mesaj gönderemezsiniz.) "Ne? Park Chanyeol. Seni pislik!" Baekhy...