"You heard me, kitten."

2.3K 265 324
                                    

LouisIsMySoul sana gelsin biç ;))

Havanın titreten soğukluğuyla birlikte içine çektiği zehiri dışarı üfledi. Bütün gözler onun üzerindeydi. Olmalıydı zaten. Çünkü oğlan cidden yakışıklıydı. Ve o bunun farkımdaydı. Son bir nefes aldıktan sonra izmariti yere fırlatıp ayağının ucuyla ezdi.
Okulun içine girdiği an yüzüne vuran sıcaklıkla kaslarının yumuşadığını hissetti. Yarım saattir dışarıdaydı ve kendini fazlasıyla kasmıştı, bu ona iyi gelmişti.
Derken yanına bir kızın gelmesiyle düşünceleri son bulmuştu.

"Şey, benim arkadaşım senden hoşlandı da. Acaba takılmak ister misiniz diye sorcaktım?"

Mavi çocuk en alaycı haliyle gülümsedi ve direk cevap verdi.

"Peki neden kendisi gelip sormuyor?"

"Çünkü, o biraz utanıyor ve benden rica etti. Peki, cevabın nedir?"

Kız rahat davranmaya çalışıyordu ama arkadaşından daha gergin olduğu belli oluyordu.
Louis hafif bir şekilde gülümsedikten sonra kızın kulağına eğilip nefesini verdi.

"Penis tercih ederim."

Ardından muzipçe gülümseyip şaşkın olan kızı gerisinde bıraktı.

Louis cinsel kimliğinden utanmıyordu, aksine gurur duyuyordu. Bu onun eğilimi ve insanların ne düşündüğü zerre umurunda değil. Zaten anca düşünürler. Cesaret edip konuşamazlar.

Louis, Zayn'in yanına gidip selam verdi.
Konuşmaya dalmışlardı ama Louis'in aldığı o güzel kokuyla kesilmişti.

Bebeği gelmişti.

Kafasını onun yönüne gülerek çevirdiğinde gördüğü görüntüyle yüzü düşmüştü. Bir çocuğun Harry'le yakın durması onun sinirlerini çoktan germişti. Ne diye o çocuk Harry'nin ağzına girmişti ki?
O kadar sinirlenmişti ki pençelerinin çıktığını fark etmemişti. Kimse görmeden ellerini göğüsünde bağladı. Siniri geçene kadar pençeleri inmeyecekti. Buda kedi olmanın dezavantajıydı.

Hırlamaya başladığını anlayınca cidden sinirli olduğunu farketti. Kıskançlık tüm bedenini sarmıştı. Ayaklarına hakim olamayıp o yöne doğru ilerledi. Tam o çocuğu itecekken, Harry'de bir anda Louis'in yönüne dönüp ilerlemeye başladı.
Ve ikisi daha ne olduğunu anlamadan çarpıştı.

"Önüne bakmıyor musun sen?"

Harry bağırdığı kişiye baktığında ise şimdiden pişman olmuştu. Ve eğer bu güzel oğlan böyle bakmaya devam ederse, onu temizlik odasına sokacaktı.

"Bunu bana diyen sen misin?"

Normalde hiç kimse Harry'e karşı gelebilecek bir şey söyleyemezdi. Söylerse eğer çok güzel cevabını alırlardı. Ama bu mavi çocuğa ne kızabiliyordu, ne de sesini çıkartabiliyordu.
Ama cevabını verecekti tabii ki de.

"Evet, benim. Sorun mu var?"

Bunu gülerek söylemişti, çünkü eğlenmek istiyordu. Hiç gecikmeden cevap gelmişti.

"Evet, bir sorun var. Şimdi çekil yolumdan."

Fazla mı sert?

Harry, mavi çocuğu kolundan tuttuğu gibi boş olan bir sınıfa soktu ve onu duvara yasladı. Gerçekten de eğleniyordu.

"Bana bak ufaklık, benimle nasıl konuşacağını sana öğretmedi mi Zayn? Yoksa siz ikili laf yemekten mi hoşlanıyorsunuz?"

Louis onu kendinden uzaklaştırdı ve tüm alaycılığıyla konuştu.

Cat boy || Larry Stylinson Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin