Medya:Murat (Kamer'in kardeşi)
Alperene doğru gidip önüne gelince hafifçe eğilip kahvesi uzattım. Kahvesini verince arkamı dönüp annemle Muratın arasına oturdum. Herkes kahvesini içerken daha Alperen bir yudum dahi içmemişti. Halil amca dikkati üzerine çekecek şekilde sesini düzeltmek istercesine öksürdükten sonra "Efendim sebebi ziyaretimiz belli..." Dedikten sonra Alperen kahvesinin yarısını içtikten sonra serte önündeki sehpaya koydu. Halil amca Alperene bakıp sonra anneme doğru döndü "sebebi ziyaretimiz kızınızı gördük beyendik eğer sizin uygun görürseniz Allah'ın emri peygamberin kavliyle kızınızı oğlumuza istiyoruz." dedi. Annemse gülümseyip "verdik gitti" dedi. Herkes ayağa kalkınca Halil amca cebinden yüzükleri çıkardı.Ben Halil amcanın sağına Alperen de soluna geçti. Parmaklarımızı uzatınca Halil amca takıp makası eline aldı. "Allah bu yüzükleri hiç parmağınızdan çıkarmasın inşallah her zaman mutlu olursunuz. Allah tamamını erdirsin" deyip kurdeleyi kesti. İlk Halil amcanın elini öptüm sonra da Zehra teyzenin annemin kardeşimin yanına gidip sıkıca sarıldım "ablam benim hani sen benim prensesimdin ya küçükken kimselere paylaşamadığım şimdi ne olcak seni ben paylaşacak mıyım? Ama ben hiçbir zaman bir şeyimi paylaşamam ki unutma tamam mı sen benim her zaman prensesim olacaksın. O sana başka bir şey desin. Ben paylaşmam bana paylaşmak öğretilmedi" dedi. Korkma kardeşim ben zaten hiçbir zaman onun prensesi olmıcam. Olamam da. Istemiyorki beni o. Ağlamamak için kendimi zorlayarak "sen de benim her zaman prensim olarak kalacaksın." dedikten sonra ondan ayrıldım ve Şeymaya sarıldım. Şeymadan da ayrıldıktan sonra herkes yerlerine oturdu. Annemin yanına oturup sessizce "anne biz şeymala bahçeye çıkabilir miyiz?" Dediğinde kafasını salladı. Şeymala beraber bahçeye çıkıp babamın Muratla bizim binmemiz için yaptığı salıncağa gittik.
Şeymala beraber binip yavaşça sallanmaya başladık. "Şeyma bu o anlattığım kızın kolunu tutan oğlan." "Nasıl yani emin misin?" "Şeyma emin.."
"Abla gelebilir miyiz?" Arkamı döndüğüm de Murat ve yanında Alperenle Emre. Başımı sallayıp önüme döndüm. Muratlarda ellerinde ki minderi karşımıza koyup oturdular."Ya hadi konuşsanıza insan bir tanışır evleniceksiniz."deyen Emreye baktım bakışları Alperenle benim aramdaydı.
"Yok biz zaten tanışıyoruz. Hani anlatmıştım ya işte o burnunu sokan bilmiş kız." Diyen Alperene bir şey demeden önüme bakmaya devam ettim. "Ne yani bu o mu?" "Aynen. O gün işlerime karışırken bilmiş bilmiş konuşuyordu ama bugün dilini yutmuş herhalde(!)" dediğinde Şeyma araya girip "konuşmalarına dikkat et orada haklı bir şekilde kıza yardım etmeye çalışmış. Bazı insanların sizin gibi sığırlardan insanları koruması gerekiyor." "Ne oldu? Kamer bitti şimdi de sen mi başladın" dediğinde Emre araya girip "ya hepiniz susun o gün Alperen'in anlattığı kadarıyla iyi bir tanışma olmamış hadi tekrardan tanışın." "Saçmalama Emre" diyen Alperenin konuşmasıyla Emre "aman be ne halin varsa gör" dedi.
Aradan zaman geçmişti ama hep Emre konuşmuştu. Emre Alperen gibi değil. Böyle karşındaki kişiyi mutlu edebilmek için her şeyi yapıyor ve başarıyor da. Muratsa bizim bu halimizden sıkılıp içeri girmişti. Emreyse o da artık susmuştu. Emre ayağa kalkıp Şeyma benimle bir gelir misin? Dedi Şeyma beni yalnız bırakmak istemese de ben gidebilirsin manasında başımı sallayınca yanımızdan uzaklaştılar. Alperense onlar uzaklaşınca yerinden kalkıp salıncağın şeymanın kalktığı tarafa oturdu. "Sakın aklın..." Alperen konuşacakken sözünü kesip "kalk salıncaktan" "kalkmıyorum ve sende ben sözümü bitiresiye kadar dinliyorsun" "birincisi sen bana emir veremezsin ikincisi kalkmadan dinlemem" "kalkmıyorum istersen sen kalk" onun kalkmacağını anlayınca salıncaktan kalktım. O benim dediğimi yapmıyorsa bende yapmam onu dinlemeden gidecekken kolumu tutup "beni dinle" diye bağırdı. "Kolumu bırak " deyince kolumu bırakıp konuşmaya başladı. "Hiçbir zaman mutlu bir evliliğimiz olmucak bunu o koca kafana sok tamam mı bayan bilmiş." Konuşması bitince benden önce eve doğru gitti. Evet kardeşim beni kimseyle paylaşmana gerek yok veya paylaşmayı öğrenmene beni o hiçbir zaman sevmeyecek. Ben sadece senin prensesin olacağım kardeşim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vasiyet Usulü
Spiritual(ARA VERİLDİ) "İYİ Kİ GEÇİYORSUN ZAMAN, YA ACININ EN DERİNİME İŞLEDİĞİ ZAMAN DONSAYDIN..."