KIŞLA

Kışla/2

BÜŞRA TAŞÇI'NIN AĞZINDAN

Dün kü olaydan sonra Pelin ile görevlerimizi icra etmiş, evlerimize dağılmıştık.Sabah 06:00'da kışlaya giderek,bize verilen evraklarla uğraşmıştık.Evraklar bir operasyon hakkındaydı.Köylerden birinden gelen terörist ihbarıyla yeni bir operasyonun gerçekleşeceği belirtilmişti.Operasyonda yer alacak askerlerin sayısından tutunda kullanılacak mühimmatın sayısına kadar her şey belirtilmişti.

Kapı tıklatıldığında,Pelin gözünü evraklardan çekmeden gür bir sesle bağırdı.

"Gir!"

Kapı açılarak içeriye asker girerken,Pelin başını kaldırdı ve askere baktı.Asker önce selam verip ardından hazırola geçerken,nefes nefese konuştu.

"Komutanım!Albay tüm subayları odasına çağırıyor."

Pelin başıyla onayladı ve askere ''Çıkabilirsin.''diyerek,ayağa kalktı.Asker hızla dışarıya çıkarken,ayağa kalktım.Pelin'de benimle birlikte ayağa kalkarken,odadan çıktık.

Hızlı adımlarla üst kata yöneldiğimizde Devrim komutan ile Aras komutana rastladık.Devrim ile Pelin önden giderken Aras komutan yanımda yürüyordu. Sert çehresini yine korumaktaydı.Soğuk ve donuk bakışlarını bana çevirdi.

"Merdivenlere dikkat edin komutanım,bu sefer tutamayabilirim."

Gözlerimi devirdim.

"Merak etmeyin komutanım,başımın çaresine bakabilirim."

Aras komutanın ilk defa güldüğünü görüyordum şuan,beyaz dişleri inci gibi parlıyordu.

"Evet,dün görmüştük."

Devrim komutan arkasını döndü.

"Konuşmayı bırakın da acele edin,Albay bekliyor."

Ne oldu şimdi buna?Hayır sadece konuşmuştuk.Rahatsız edici bir şey göremiyorum.

Adımlarımızı hızlandırıp Albay'ın odasına vardık.İçeride neredeyse tüm komutanlar vardı.Albay boğazını temizledi.

"Biliyorsunuz bir köyden ihbar aldık ve bunun için bir plana ihtiyacımız var.Sizden istediğim can kaybı yaşanmadan terörist grubunu çökertecek bir plan geliştirmeniz."

Devrim,derin bir nefes aldı ve Albay'a döndü.

"O zaman şöyle yapabiliriz.İlk olarak terörist grubunun olduğu bölgenin etrafını sarıp,mağaranın içine terörist gibi görünen bir grup göndereceğiz.Aralarına katılan grup ise onların ağızlarından laf alacak ve bize bildirecekler.''

Pelin kaşlarını çatarak,itiraz etti.

"Eğer teröristler onların ağzından laf almaya çalıştıklarını anlarsa,tüm operasyon mahvolur.Bence teröristlerin boş bulunduğu bir vakit mağaranın içine sis bombası atmalıyız.Böylelikle teröristlerin görüş alanı azalacak ve dışarıya çıkmaya başlayacaklar.İşte tam o anda da bizler tarafından çapraz ateşe tutulacaklar.''

Aras ilk önce Pelin'e baktı ve ardından başını olumsuz bir anlamda salladı.

"İllaki fark edeceklerdir.Daha kafa karıştırıcı bir şey bulmamız gerek."

Derin bir nefes alırken,sonunda konuşmaya ortak oldum.

"Devrim Komutanında dediği gibi fark ettirmeden etraflarını sarmak mantıklı olabilir.Aralarına göndereceğimiz grup,dikkat çekmeden tüm mağarayı etkisi altına alabilecek bir yere sis bombası yerleştirecek ve ardından ise mağaradan çıkacaklar.Böylelikle sis bombası etkisini gösterdiği anda askerler saldırıya geçecek ve teröristlerin işini bitirecekler.Lakin tüm bunların yanı sıra,atladığımız bir konu var."