KIŞLA

Kışla/3

BÜŞRA TAŞÇI'NIN AĞZINDAN

Şanlıurfa'nın o değişik kokusunu içime çektiğimde,bir eli kamuflajlı ceketinde olan Devrim komutanı gördüm.Uzun boyu ve geniş omzuyla oldukça dikkat çekiyordu.Siyah postallarının sesi iyice yaklaştığında,yere doğru olan bakışlarımı onun gözlerine kenetledim.Ela gözleri bir ahenk içinde dans ediyordu.Onunda bakışları benimle buluştuğunda,gözlerimi bağı çözülmüş postallarıma çevirdim.Yere eğildiğimde Devrim komutan askerlerden malûmat alıyordu.Bağcıklarımı bağlayıp doğrulduğumda,Devrim komutan bana döndü.

"Askerler Kışla'ya dönüyorlar.İstersen biraz sana Şanlıurfa'yı gezdireyim.Ne dersin?"

İkimiz mi?

Sadece ikimiz,başka kimse olmayacak.

Ben,Devrim ve Şanlıurfa.

Ellerim ile oynayıp cevap vermek için hazırlandım.

"Tabii ki olur.Lâkin ya Kışla'da acil bir durum meydana gelir ve bize ihtiyaçları olursa?"

Devrim komutan adem elmasını hareket ettirecek şekilde yutkundu.

Bakmamaya çalış Büşra!

Ah!Hadi ama bu kadar zor olmamalı bu iş!

İçimde kendimle savaşırken,Devrim komutan elini cebinden çıkarıp omzuma koydu.

"Bu kadar telaşlanma Büşra.Bir şey olursa Aras veya Pelin bize haber verir.Hem gezimizin fazla uzun süreceğini sanmıyorum."

"Peki,fakat bu asker üniformalarıyla sizcede biraz fazla dikkat çekmiyor muyuz?"

''Sorun olacağını sanmıyorum.Ama yinede hedef olmamak için mantıklı olabilir."

"Nasıl isterseniz komutanım."

Devrim gülümsedi.

"Şuan Kışla sınırları içinde değiliz Büşra.Bana 'Komutanım' demene gerek yok."

"Emredersiniz komu-"

Devrim başını arkaya atarak gülmeye başladı.

Size bunu yapmayın demiştim ama!

"Ah Büşra ah!"

"Alışkın olduğum için böyle oldu."

Devrim kafasını salladı.

Dalga geçercesine mi salladı kafasını?!

Tatlı ama sinir bozucusun Devrim!

Etrafımızda bulunan ilk mağazaya girdiğimizde Devrim erkek reyonuna,bense kadın reyonuna yönelmiştim.İlkbahara yeni yeni girmemize rağmen, Şanlıurfa soğuk yüzünü hala gösteriyordu.Üşümemek adına siyah,boğazlı ve örgü bir kazak,pantolon olarak ise yüksek bel bir kot pantolon almıştım.Deneme kabinlerine girip üstümü giyinerek,saçlarımı düzelttim.Kabinden çıktığım sırada ise Devrim'i gördüm.

Kaslarını belli edecek gri bir kazak ve siyah bir kot pantolon almıştı.Önce birkaç saniye kadar beni süzdü,ardından ise kasaya doğru ilerlemeye başladı.

"Eksik bir şeyin var mı?"

"Hayır,çıkabiliriz."

Cüzdanımı çıkartınca Devrim, ellerimin iki misli olan elleriyle cüzdanımı kapadı.

"Devrim ne yapıyorsun?"

"Burada ben varken parayı ödemek sana düşmez Büşra."

Kahkaha atarken kasadakilerin bakışları bizi buldu.Saçmalıyordu!Bu yaşıma kadar kimseye muhtaç olmamıştım,bundan sonrada olmayı planlamıyordum!